Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Mart '09

 
Kategori
Güncel
 

Süleyman Ateş: Bu gece Mevlit Kandili

Süleyman Ateş: Bu gece Mevlit Kandili
 

Hazreti Muhammed'in 1438. doğum günü olan Mevlit Kandili bu gece Türkiye'de ve İslam Alemi'nde kutlanacak. Diyanet İşleri Başkanı'mız sayın Profesör Doktor Ali Bardakoğlu, Mevlit Kandili nedeniyle yayınladığı mesajda: "Hazreti Peygamber'i sevmek ve onu örnek almak demenin; onun, insanlığın huzuru ve kalıcı mutluluğu için yaptığı çağrıyı günümüze taşıyarak hayata yansıtmak, davranışlarının temsil ettiği değerler bütününün insanlar için her zaman yaşanabilir ve uygulanabilir özelliktedir." dedi.

Bugünkü Vatan Gazetesi'nde de Diyanet İşleri Eski Başkanı ve Vatan Gazetesi yazarı Profesör Doktor Süleyman Ateş "Bu gece Mevlit Kandili" başlıklı bir yazı yazdı. Bu yazıyı da aşağıya alıyorum:

"Bugün Hz. Muhammed’in doğum günüdür. Süleyman Çelebi’nin anlatımıyla:

O Rebiülevvel ayın nicesi

Onikinci gece isneyn gecesi

Doğdu ol saatte ol sultan-ı din

Nura gark oldu semavat-ü zemin.

(Rebiülevvel ayının 12’nci gecesi olan pazartesi gecesi, o din sultanı doğdu ve onun doğduğu anda gökler ve yer ışığa boğuldu.)

Henüz 3 aylık bebekken babasını, 6 yaşındayken annesini kaybetti. 2 yıl dedesinin,

8 yaşındayken amcası Ebutalib’in himayesinde kaldı. 25 yaşında Hatice ile evlendi ve

40 yaşında peygamberlikle şereflendirilip karanlığa boğulmuş olan dünyaya ışık getirdi:

Karanlık içinde yüzen dünyayı

Sen çıkardın nura ya Resulallah

Göklerden alarak güneşi ayı

Sen indirdin yere ya Resulallah.

Onun manevi nuru, ilk peygamberden itibaren ataları dolaşa dolaşa nihayet babası Abdullah’a gelmişti. Bir gün babası Abdullah, Amine ile evlenmeye giderken yolda kendisini görüp alnındaki ışığı sezen Nevfel kızı Rukayye, hemen kendisiyle evlenirse yüz deve vermeyi önermiş. O anda babası Abdülmuttalib’ten ayrılamayacağını söyleyen Abdullah, Amine ile evlendikten bir gün sonra Rukayye’ye gelip dünkü önerisini yapabileceğini söylemiş. Rukayye, “Dün senin alnında bir nur görmüş, o nurun bana geçmesini istemiştim. Ama görüyorum ki Amine o nuru senden almış. Artık sana ihtiyacım yok” demişti.

Hz. Muhammed 13 yıl Mekke’de, 10 yıl da Medine’de görevini yapıp Allah’ın birliği inancını yerleştirdikten sonra en yüce dostla buluşmak üzere ruhunu yücelere saldı. Hem peygamber hem kahramandı. Askeriyle Huneyn Vadisi’ne girdiğinde önceden yamaçlara mevzilenmiş olan düşman kabileler, Müslümanları ok yağmuruna tuttu. Neye uğradıklarını bilmeyen ashab sağa sola kaçışmaya başladı. Fakat o, metanetle atının üstünde durup, “Ben peygamberim yalan yok, ben Abdülmuttalib oğluyum” dedi ve amcası Abbas’ın çağrısı üzerine tekrar toparlanan Müslümanlar saldırgan düşmanı bozguna uğrattı. İnsanı insana kulluktan kurtarıp Allah’a kulluk özgürlüğüne ulaştırmak için ömrü boyunca uğraştı. Sonunda tevhit yerleşti. Köleyle efendi bir oldu."(Süleyman Ateş; Vatan, 08.03.2009 Pazar)

Başta Milliyet blog yazarları ordusunun olmak üzere Türk Milleti'nin ve tüm İslam Alemi'nin Mevlit Kandili'ni tebrik eder; insanlığa barış, huzur ve refah için vesile olmasını Allah'tan niyaz ederim.

Dün ülkemiz için acı bir gündü. Malatya'dan Kayseri'ye hareket eden bir askeri helikopterimiz aşırı rüzgar nedeniyle irtifa kaybederek düştü. İki üsteğmenimiz şehit oldu.

Şehit üsteğmenlerimiz; Kara Pilot Üsteğmen Faik Şimşek ve Kara Piot Üsteğmen Volkan Koçyiğit gözyaşlarıyla uğurlandı. Milliyet'in saat 17.02 itibariyle son dakika olarak verdiği bu haberi de duygu yüklü olduğu için olduğu gibi buraya alıyorum. Şehit Şimşek'in ikizleri ile üç yaşındaki çocuğu için gözyaşlarınızı tutamayacaksınız. Askerler böyledir; tüm sevenleriyle ansızın vedalaşıp giderken, özgürlüğün acılardan süzülüp gelen çok değerli bir kazanım olduğunu aklı başındaki herkese hatırlatırlar. "Sana borçluyuz ta derinden" diye içsesimizin tercümanı olan şairin; bu dizesi, Atatürk'e ve onun kazanımlarını canları pahasına yaşatan Mehmetçikler'e de borcumuzu dile getirmiştir. O borç bitmez!.. Vatan bölünmez, şehitler ölmez!..

"MALATYA'dan Ankara'ya giderken Kayseri'nin Pınarbaşı ve Sarız ilçeleri arasındaki Büyükçaylak Yaylası'nda düşen askeri helikopterde şehit olan Kara Pilot Üsteğmen Faik Şimşek ve Kara Pilot Üsteğmen Volkan Koçyiğit için Ankara Kocatepe Camii'nde bugün ögleyin tören düzenlendi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un da katıldığı törenin ardından şehitlerin naaşları, toprağa verilmek üzere memleketlerine gönderildi.
Kocatepe Camii'ndeki törende Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Işık Koşaner ve eşi, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aydoğan Babaoğlu, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Atila Işık, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Hasan Iğsız, Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Orgeneral Arslan Güner, Ankara Valisi Kemal Önal, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, Ankara Garnizonu'nda görevli generaller ile subay ve astsubaylar hazır bulundu.
Törene, şehit Üstteğmen Şimşek'in eşi Eda Şimşek, ikiz çocukları 1.5 yaşındaki Belinay ve Berkay, annesi Samiye ve babası Mustafa Şimşek ile şehit Üsteğmen Koçyiğit'in eşi Seyran Koçyiğit, 17 Mart'ta 3 yaşına girecek olan oğlu Tuna ile annesi Gönül ve babası Yusuf Koçyiğit, aile yakınları katıldı.
Cumhurbaşkanı Gül, Orgeneral Başbuğ ve diğer komutanlar, Kocatepe Camisi'ne gelişlerinde şehit üsteğmenlerin ailelerine taziyede bulundu, yetim kalan çocukları sevdi.

BEBEKLER, TÖRENE KATILANLARI AĞLATTI
Şehit Üsteğmen Faik Şimşek'in ikiz çocukları olan ve henüz 1.5 yaşındaki Belinay ile Berkay, anneleri Eda ve babaanneleri Samiye Şimşek'in kucaklarında babalarının ölümünden habersiz etrafı izledi.
Şehit Üsteğmen Volkan Koçyiğit'in 17 Mart'ta 3 yaşına girecek oğlu Tuna ise, tören sırasında elinde bulunan bir oyuncakla baloncuklar yaparak arkasından koşturdu. Minik Tuna, cenazeler götürülürken annesi Seyran Koçyiğit'in kucağında babasına el sallayıp, gözyaşı dökerek veda etti.
Şehitlerin yetim yavrularının törendeki görüntüleri, katılan sivil ve askerleri ağlattı.
Şehit üsteğmenler Şimşek ve Koçyiğit'in Türk bayrağına sarılı naaşları, öğleyin kılınan namazın ardından, bir süre askerlerin omzunda taşındıktan sonra top arabasına konuldu. Askeri törenin ardından şehit Üsteğmen Faik Şimşek'in cenazesi toprağa verilmek üzere Kırşehir'e, şehit Üsteğmen Koçyiğit'in cenazesi de İzmir'e götürüldü."(Milliyet; saat 17.02; 08.03.2009 "Şehit üsteğmenler gözyaşlarıyla uğurlandı)

Gözyaşlarıyla uğurlanır şehitler,
Özgürlük selamlanır; bayrak bayrak...
Vatan varolsun,
Millet sağolsun diyerek...

Anadolu şehitlere,
Şehitler Anadolu'ya yaraşık...
Birlik ve beraberlikle,
Ne güzel yaşanır benim can yurdumda...

"Sana borçluyuz ta derinden",
Varol şanlı Mehmetçik...
Analar döksün gözyaşlarını,
Yas bizim de yazgımız, ne fayda diyerek...


fot.Vatan gazetesi






 
Toplam blog
: 323
: 2029
Kayıt tarihi
: 04.09.06
 
 

Yaşanan her hayat en iyi hayattır; yeter ki içinde kötülük olmasın!.. ..