Sussam gönül razı değil, söylesem tesiri yok

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, 21 ay önce Suriye Devlet Başkanı Esad ile Şam’da yaptığı görüşmenin perde arkasını anlattı:“Baş başa görüşmede ‘Seçimde destek vereceğiz, yeter ki, askeri çek, siyasi sürecin önünü aç’ dedim.”  Başbakan ise Esad ile son telefon görüşmesinde ‘Ramazan günü bırak halk sokağa çıksın, en kötü plastik mermi kullan’ dedi.. Ama uyarılarımızı dinlemedi.” Şeklinde bir söz sarf etmiş. 

Devletlerin egemenlik hakkının ve egemen eşitliği ilkesinin gereği olarak Devletler birbirlerinin içişlerine karışmazlar. Bu ilke Milletler Cemiyeti Sözleşmesi 15. maddede 8. fıkrası ile gerçekleşmiştir. Benzeri bir hüküm BM Antlaşmasının 2. madde 7. fıkrası ile de benimsenmiştir.

Bu uluslararası ilke ve hükümler halen geçerli ve bizimde ülke olarak altında imzamız olduğuna göre Sayın Davutoğlu, Esad’a seçimlerde nasıl destek verecekti acaba?

Aklıma gelen başka sorular da var. Bu güne kadar herhangi bir ülkeye seçimlerde yardım ettik mi? Herhangi bir ülkeden seçimlerimizde yardım aldık mı?

Sayın Davutoğlu nasıl olsa bu yazıyı okumaz tesadüfen okusa ya da duysa bile kaba bir deyimle “iplemez” ama ben bu soruyu sormazsam, sorduğumu da bu yazı yoluyla ilan etmezsem vicdanım rahat etmez.

''Şecaat arz ederken merdi kıpti sirkatin söyler.'' demiş Sadrazam Koca Ragıp Paşa.

Bu sözün üstüne daha ne söyleyeyim ki.