Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ekim '10

 
Kategori
Siyaset
 

Tansu Çiller: Bir Beyaz Kurdele kampanyası başlatınız.

Tansu Çiller: Bir Beyaz Kurdele kampanyası başlatınız.
 

Türkiye Cumhuriyeti Eski Başbakanı, DYP Eski Genel Başkanı Prof. Dr. Tansu Çiller


Tansu Çiller, 90'lı yıllara damgasını vuran önemli bir siyasetçidir bana göre. Türkiye'nin ilk kadın başbakanı sıfatıyla anılmak hoştur ancak beraberinde büyük özveri gerektirir. Şöyle ki diğer siyasetçilere göre çok daha fazla konuşulur, çok daha fazla eleştirilirsiniz. Kadınsınızdır çünkü; hakkınızda bu topraklarda çok fazla özdeyiş vardır: "saçı uzun aklı kısa", "kızını dövmeyen dizini döver" gibi özdeyişler kamuoyunun büyük çoğunluğunun kabullendiği özdeyişlerdir. Ülkeniz kadın erkek eşitliği konusunda 126. sırada gösterilmektedir ve bir çok kesim bundan rahatsızlık duymuyor gibidir. Ve siyasette tecrübesizsinizdir: Kurtlarla dans etmeyi iyi bilmeniz gerekir, siz o kurtlarla dans ederken çevrenizde sizi pür dikkat izleyen başka kurtlar da vardır.

İşte hal bu iken Çiller'in adı gündeme geldiğinde hemen eski defterler açılmakta, bir eleştiri tufanı kopmaktadır. Diğer birçok siyasetçi için yapılmayan yapılmaktadır.

Arkasına çok büyük destek alarak, Demirel'e rağmen DYP'nin başına geçmişti Çiller. Hayalleri vardı, ancak bu hayallerini gerçekleştirebilecek ekibi yoktu. Yalnızdı, güçsüzdü. Yaptığı bazı stratejik hatalar (medya gruplarıyla tartışmalara girmesi, milletvekili seçimlerinde tabanının sesine çok kulak vermemesi, muhalefet partileri ile ağız dalaşı, 1995 seçimlerinde Türkeş'in MHP'si ile ittifak yapmaması, daha sonradan koalisyon ortağı olduğu Refah Partisi ile 1995 öncesi gereğinden sert polemiklere girmesi, malvarlığı konusunda çekingen tavırlar göstermesi) yavaş yavaş gerileme dönemini başlattı. Bir de başbakanlığa %90 enflasyon, siyasi istikrarsızlık ve tepe yapmış PKK terörü olguları ortadayken gelmişti. Biraz da şanssızdı. Aslında 1993'te başına geçtiği siyasi parti tek başına iktidar olan bir parti olsaydı işi daha kolaydı belki ama bir de her yaptığını Anayasa Mahkemesi'ne götüren sosyal demokrat(!) bir ortağı vardı maalesef.

Ve 2002'de siyasi hayatına son noktayı koydu Çiller. Daha doğrusu halk böyle uygun gördü o dönem.

Terörle mücadele konusunda başarılıydı ancak bu mücadelenin insani boyutu konusunda yanlışlıklar yaptığını kendisi de birçok televizyon programında kabul etmiş ve 1998 sonrası liberal demokrasinin hayata geçirilmesi konusunda politikalarını oluşturmuştu. II. Demokrasi Hareketi paketi bugün tartışmakta olduğumuz bir çok konuya acil çözümler içeren bir paket olarak ortaya çıkmıştı.

Tansu Hanımın geriye dönüp baktığında, Susurluk ve Ergenekon oluşumlarına sıcak bakmadığını ve bu oluşumların kendi siyaset alanını da daralttığını gördüğünü tahmin ediyorum.

Benim için hatırımda kalan en önemli eylemi, 1993 Haziran'ında, DYP Genel Başkanlığı'na seçildiği gün destek verdiği Siyah Kurdele kampanyasıdır. 13 yaşındaydım ve hayatımıza renk katmaya başlayan özel radyo ve televizyonlarla ilgili ciddi bir problem baş göstermişti. "Siyah Kurdele - Radyomu İstiyorum" kampanyası, Türkiye'nin yasaklar cehenneminden, özgürlükler cennetine geçişi için çok önemli bir kampanyaydı. Özel radyo ve televizyonlara özgürlük çağrısı içeren bu eyleme birçoğumuz katılmıştık.

Çiller, başbakanlığa işte böyle iyi bir danışmanlık alarak başladı. Ama devamını getiremedi. Düşünsenize, keşke bu ülkede Alevilerin, başörtülülerin, başı açıkların, Kürtlerin, eşcinsellerin, engellilerin, sokaklarda işkence ve eziyet gören hayvan dostlarımızın hakları için Siyah Kurdele kampanyaları devam etseydi! Her biri için toplumsal mutabakat içeren eylemler tertiplense ve biz de bunlara katılarak sesimizi duyurabilseydik. "Ben mağdurum, yanıyorum" diyen bir çok kesimi yok sayarak değil dinleyerek yangınlarına çare olsaydık! Çiller'in siyah kurdele eylemi anlamlı bir başlangıçtı ama devamı gelmedi. Siyasi bir hareket olarak kaldı.

Tansu Çiller DYP'si, Kütahya'da muhafazakâr, İzmir'de laik, Urfa'da yörenin törelerine bağlı, Edirne'de hanım ağa siyaset izleyen bir merkez partiydi. Parti aslında Cuma günü namaza gidip Cumartesi rakı masasından taviz vermeyen Anadolu insanına hitap eden bir partiydi. Tüm bu kesimlere aynı anda dengeli şekilde seslenebilmeniz zordur. Bu denge bir süre sonra yukarıda bahsettiğimiz açıklar nedeniyle bozuldu ve merkez sağ inişe geçti.

Ancak burada önemli bir noktaya değinmek isterim: Hani bir işe girersiniz, önceleri bocalarsınız, tecrübesizsinizdir, yardım alırsınız, o esnada hatalar yaparsınız vs. Tansu Çiller en tecrübeli, birikimli olduğu dönemde siyaseti bırakmak zorunda kaldı. İşte şimdi, dönüş yapmasının zamanıdır. Ben kendisine ille de bir siyasi partinin başına geçsin çağrısında bulunmuyorum. Şu zamandan sonra şu koşullarda neredeyse bitmiş bir siyasi partinin başına dönmek zordur. Takım tutar gibi saflaşmış kesimlere “Gelin! Biat ettiğiniz liderlerin, ideolojilerin peşinden ayrılın, bana katılın” demek yoğun bir çaba ve özveri ister.

Ancak Çiller’in en azından sessizliğini bozması lazımdır. Çeşitli konularda topluma yol gösterecek, ezilenin, mağdur olanın yanında yer alacak ve karamsarlık duyan çeşitli kesimlere merhem olacak bir çıkış yapması gerekmektedir. Bu, geçmişteki hataları dolayısıyla kendisine mesafeli duran kesimlerin de ona kapıyı açmaları için bir fırsattır.

"Ben elimi, ayağımı siyasetten çektim" diyerek ombudsmanlık gibi bir kurumu da elinizin tersiyle itmemelisiniz Sayın Çiller. Türkiye'nin Avrupa Birliği ile ilişkileri, modern dünyada daha güçlü bir şekilde yer alabilmesi, demokratik hak ve özgürlüklerin şu veya bu ideolojinin tesiri altında kalmadan toplumun tüm kesimlerine yansıtılabilmesi için bir göreviniz daha var. Başı örtülüyle başı açığın talep ve tereddütlerini dinleyen ve onlara doğru yolu gösteren bir anaya ihtiyaç var. O da sizsiniz.

Lütfen bu görevinizi yerine getiriniz ve yıllar süren sessizliğinizi kamuoyu yararına etkinlik ve söylemlerle bozunuz. Bir Siyah Kurdele kampanyası daha istiyoruz sizden. Ama bir farkla! Kurdelenin rengi bu sefer BEYAZ olsun. Hepimiz arabalarımızda, evimizde, yakalarımızda taşıyalım. Ve 20 yıl sonra bizden sonraki nesil desin ki: “Bir beyaz kurdele kampanyası vardı tüm kutupları birleştiren, tüm anlaşmazlıkları çözen, tüm yasakları kaldıran!”

Çok mu şey istiyoruz Sayın Çiller? Torununuz Cansu Çiller ve onunla birlikte ülkemizi sırtlayacaklar için lütfen son bir kez iş başına!

 
Toplam blog
: 78
: 1198
Kayıt tarihi
: 12.10.10
 
 

Alice'in harikalar diyarındaki cennet bahçesinden sesleniyorum sizlere. Burada önyargı, olur olma..