Teğet ve krizin faydaları -11(Bütçe açığı ve nedenleri)

Her alanda olduğu gibi, bütçe açığında da rekorlar kırıyoruz.

Bu kriz bizim işimize yaradı!

Kriz sayesinde seçim kazanmak için olmayan parayı bile harcadık!

Hele bu olmayan parayı harcamakta üzerimize yok.

Tıpkı “Bekâra Karı Boşamanın Kolay geldiği” gibi…

Önce bütçe rakamlarına bir göz atalım.

Bütçe açığı yılın ilk altı ayında 23 milyar 205 milyon TL olarak gerçekleşmiş.

Bu rakam geçen yılın ayın dönemine göre 13 kat artış anlamı taşıyor.

Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü verilerine göre, Ocak-Haziran döneminde bütçeden 124 milyar 831 milyon lira harcama yapılmış.

Bütçe gelirleri ise 101 milyar 626 milyon lira olarak gerçekleşmiş.

Bu verilere ay bazında bakacak olursak; Örneğin: Haziran ayında bütçeden 17 milyar 932 milyon lira harcama yapılmış. Bunun 1 milyar 123 milyon lirasını faiz giderleri oluşturmuş. Bütçe gelirleri ise 15 milyar 411 milyon lira olarak gerçekleşmiş. Bütçeye giren paranın 12 milyar 850 milyon lirası vergilerden gelmiş.

Oysa geçen yılın aynı ayında bütçe 3 milyar 978 milyon lira fazla vermişti. Bu yıl ise 2 milyar 521 milyon lira açık vererek, seçimin yükünü üzerinden atmaya çalışıyor.

Faiz dışı fazla 2008 yılının Haziran ayında 5 milyar 120 milyon lira iken, bu yılın aynı ayda faiz dışı açık 1 milyar 398 milyon lira olmuş.

Son 6 aylık dönemdeki faiz dışı fazla rakamı da 22 milyar 657 milyon liradan, 4 milyar 38 milyon liraya düşmüş. Bu şekilde faiz dışı fazlada da yüzde 82, 2'lik bir gerileme meydana gelmiş. Bunun anlamı; borçlarımızın daha da artacağı şeklindedir.

Birde her alanda yapılan zamma rağmen, bu yılın ilk yarısında bütçe gelirlerindeki artış, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde -0, 9 olmuş. (Yani bütçe gelirleri geçen yıla göre düşmüş)

Şimdi bu bütçe açığının nerden kaynaklandığını merak edenler için sadece Sosyal Devlet(!) olmanın getirdiği bir yük desek! İnanırlar mı?

Son dönemlerde yapılan zamların nedeni açıkça anlaşılıyor. Daha dün, Benzine son bir haftada yapılan 5. zam (iki kerede birer ikişer kuruşluk indirimler yapıldı) açıklandığında herkes şaşırıp, zammın büyüklüğünden yakındı. Tabana yayılan ürünlere böylesine büyük (yüzde 7.6)zam yapılmazsa, bu bütçe açığı nasıl kapanacak?

Rakamlardan dikkatinizi çeken oldu mu? Olmadıysa ben açıklayayım. Benzine bir kerede yapılan zam yüzde 7! Oysa Bağ-Kur emeklisi ve SSK emeklisine yapılan zam yılın ikinci yarısı için yüzde 1.83! (Hatırlarsınız Bağ-Kur emeklisine 5, SSK emeklisine 11 TL zam yapılmıştı) Tabi bu arada sigaraya, değerli kağıtlara yapılan yüzde 50 lik zammı gündeme bile getirmiyoruz.

İşte yaratılan o sanal gündemler, bu rakamları saklamak içindi! (Fotokopi belgesindeki imza gibi)

Tıpkı olmayan gazı taşımak için döşeneceği bildirilen ve Show’a(!) dönüştürülen Nabuco gaz boru hattı imza töreni de bu verilerin üzerini örtmek içindi!

Şimdi bu ekonomik düzenin savunan “Takkeli Liboş”lar bu rakamlar karşısında nasıl bir savunma yapacaklar?

Yoksa Sosyal Devlet olmanın gereği bu mu diyecekler?