Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Ocak '08

 
Kategori
Tarih
 

Tekerleğin icadı

Tekerleğin icadı
 

Benim tarih bilgim biraz zayıftır. Zaten tarih bilgilerini yeni yeni öğrendikçe de zayıflığı geçtim beş para etmediğini düşünmeye başladım. Amerika’yı yeniden mi keşfediyorum nedir?

Dünya üzerinde bir keşif yapıldığında biz bunun Kuran-ı Kerimde yazıldığını ancak bunu fark edemediğimiz yazılıp çizilince, bu türden söylemleri de hep övünme meselemiz olarak görürdüm. Belki ben öyleyim.

Bileniniz mutlaka vardır içinizde ama, beni, bilmeyenler tarafına koyun yada benim bilinmeyenler tarafıma geldiği içindir ki bu seferde tekerleğin keşfine katkıda bulunduğumu zannettim bir anda…

İmam-ı Gazali; mutezile mezhebine mensup olduğunu düşündüğüm İbni Sina ve Farabi gibi aynı görüşte olmayanlar için yazdığı, “Filozofların Tutarsızlığı” nda, “dünyanın küre şeklinde olduğunu, güneş ve ay tutulmalarının şu anki bildiğimiz bilgilerle açıklık getirmelerine karşılık olarak verdiği cevapta; bu türden bilgiler karşısında Kuran-ı Kerim’den ayetlere gönderme yaparak bu durumda namaz kılmamız gerektiğini” anlatıyordu.

Yok sorun burada değildir. Yani sorun edebi usullerle karşılıklı tartışma yada yazışma değildir.

Sorun; İbni Sina ve Farabi gibi filozofların dünyanın yuvarlak olduğunu bilmeleri, ay ve güneş tutulmalarına zamanın değerlerinin üzerinde çalışma yaparak açıklık getirebilmeleri de değildir.

Asıl sorunum benim; bunları bu yaşımda öğrenmemdir. Bu insanların isimleri hakkında bile yarım yamalak bilgiye sahipken, bana gereksiz bir sürü bilgi ile doldurulmamdır.

Sorunum bu bilgileri benim başkalarına ait olduğunu bilmemdir.

Mesela bu konularda hafızamda kalan isimleri size aktarayım: Kopernik, güneş sistemi teorisini ortaya atmıştır. Galileo, güneş sistemine katkıda bulunan açıklamaları ile kilisenin hışmına uğramıştır. Başka yok. Beynin en ince kıvrımlarına kadarda yoklanılsa da, İslam filozoflarına ait bilgi ve onların bilgilerine yer yok.

Peki neden bizim bilgilerimiz arasında Roma-Bizans imparatorluğu, Hititler, Asurlar, Sümerlerle ilgili gereksiz bilgiler vardır da bizim asıl değerlerimizle ilgili bilgiler azdır.

Mesela unutmadığım bir bilgi : Tarihin ilk yazılı anlaşmasıyla sonuçlanan Kadeş savaşında güneş tutulması üzerine barış yolu izlenmişti. (Ömer Kaya hocamın kulakları çınlasın çok iyi anlatmış.)

Tarihi yazanlar açısından bu savaş, benim için değerli olduğunu düşündüğüm bilgilerden daha önemli demek ki…

Mayamızı öğrenmeden başkasının yedi ceddini bilmek bilmem nedendir ki?

Birde tarihi yazanların birkaç kısma ayrılma durumu var ki bu diğerinden de beter bir konu… Yeni tarih yazanları yada bir asır önce tarih yazanları bir kenara bıraksak, bin yıl önce tarih yazanların bile siyasi manevraları oldukça iyi… Alın birini vurun diğerine diyesi geliyor insanın…

Tarih bilgilerimi galiba bir daha kontrol etmem gerekiyor.

Saygılar

 
Toplam blog
: 37
: 557
Kayıt tarihi
: 28.09.06
 
 

2006 itibarıyla 36 yaşında, yolun yarısını geçmiş bir inşaat mühendisiyim. İşim ve ailem herşeyimdir..