Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Mart '09

 
Kategori
Futbol
 

Tigana' nın ağlattığını Denizli güldürecek.

"Hıçkırık", Kerime Nadir' in ünlü eseri. Sonradan filmi de yapılmıştı. Kitapta, Nalan' ın (anne) ağlattığı karakteri (sevgili) Handan' ın (Nalan' ın kızı) güldüreceği varsayılır. İyi de bütün bunların Tigana ve Denizli ile ne ilgisi var, diyeceksiniz.

İsterseniz, iki teknik adamın da yaşadıkları, Beşiktaş' a yaşattıkları ve uygulamaya çalıştıkları ile ilgili ortak/benzer noktalardan söz edelim biraz. İkisi de, yıllardır süregelen başarısızlıklardan dolayı son derece huzursuz ve sabırsız bir hale gelen bir camiaya adım attılar. Daha önce yapılmış, kendilerine ait olmayan hataları en kısa sürede düzeltmek ve camiayı/BJK taraftarını mutlu etmek zorundaydılar. Kendilerinden, yönetim - takım - camia ile yaşayacakları uyum sürecini kısa tutmaları (!), ellerindeki futbolcuları çabucak tanıyıp doğru sistemi hemencecik oturtmaları, "deneme - yanılma"larında hiç hata yapmamaları, kadrodaki zaaflara rağmen güçlü takımlara karşı Beşiktaş' ı hep iyi oynatmaları bekleniyordu. Mucize gerçekleşmedi.

Son dönemde izlediğimiz, Denizli' nin Beşiktaş' ı sezonun ilk yarısını zirvenin bir hayli gerisinde bitirdi, aynen Tigana' nın iki sezon önceki Beşiktaş' ı gibi. Tigana' nın son sezonunda ikinci yarıda Beşiktaş için artık her maç "tamam mı, devam mı maçı" niteliğinde idi. Bu tip maçları, elinizde eğer GS' ın UEFA kupasını kazanan kadrosundaki gibi hem ileride pres yapan hem de ofansif yönü çok kuvvetli futbolculardan oluşan bir orta saha varsa, ona göre oynarsınız. Tigana' nın elinde böyle bir orta saha yoktu. Bu yüzden Tigana, dörtlü savunmanın önünü çift ön libero ile (Koray Avcı-Serdar Kurtuluş) kapatıp en azından zor gol yiyen bir takım yaratmaya çalışmıştı. Geriye kalan dört kişi de (Delgado, Ricardinho, Nobre ve Bobo/Burak Yılmaz) oyuna katkılarından çok, nokta asist ve nokta vuruş ümidiyle Tigana' nın sarıldığı futbolculardı. Bu felsefe ve sistem uzun süre tuttu. Hatırlayalım, Beşiktaş o dönemde pek çok maçı iki atak, yarım karambol, çeyrek kornerlerle 1 - 0 kazandı. Ne zaman ki o dönemin güçlü FB' si ile İnönü' de, sonra da deplasmanda Bursa ve Kayseri gibi takımlarla oynadı, Beşiktaş' ın kadro sıkıntısı ön plana çıktı, gücü yetmedi ve bu maçları kaybederek yarıştan koptu.

Yeni takımı ile birlikte yaşadığı uyum sürecinde sıkıntılar yaşayan, Beşiktaş' ın puan kayıplarına engel olamayan Denizli, sezonun ikinci yarısında Tigana' nınkine benzer bir strateji izlemeye başladı. Kaleci, dörtlü savunma ve çift ön liberodan oluşan 7 kişilik bir savunma bloğu ile 2 (veya 3) yaratıcı ama kırılgan orta saha oyuncusu ve 1 (veya 2) forvet. Beşiktaş' ın kadro kimyası, puan cetvelindeki durumu ve bunların sonucunda takımın üzerinde oluşan baskı Denizli' yi, takımını "1 golü nasıl olsa atarım, yeter ki gol yemeyeyim" mantığıyla oynatmak zorunda bırakmıştı. "Zorunda bırakmıştı", benim yorumum. Kimine göre ise, Türk futbolcusunun beyninden "korku" kavramını silerek futbol tarihimizin en değerli teknik adamlarından biri olmayı hakeden Denizli, bu yeni mantığıyla kendisine ihanet etmişti. Beşiktaş Ocak ayının başından bugüne dek "olmak ya da olmamak" konulu 9 maçı (4 ü kupa) böyle oynadı, bu maçların 7 sini kazandı, 2 sini berabere bitirdi. 15 gol atarken kalesinde 3 gol gördü.

Bu tablo, rakiplerin son haftalarda gözlenen puan kayıpları ve Beşiktaş' ın son Trabzon ve Gaziantep (ikinci yarı) maçlarındaki performansına bakılırsa, gidişat pek de fena değil Beşiktaş açısından. Ayrıca Denizli' yi, Tigana' ya kıyasla şanslı ve avantajlı kılan çok önemli bir faktör var. Denizli' nin elinde, Tigana' nın kadrosunda olmayan Tello, Sivok ve Ernst gibi (bu sonuncusu Denizli' nin kendi tercihi idi, doğru tercihti, Denizli' yi kutlamak gerek.) futbolcular var. İşte temelde bu faktör, Beşiktaş taraftarının bu sezon için iki yıl öncesine oranla daha umutlu olmasını sağlıyor şimdilik. Ancak bu, tek başına yeterli değil.

Bakalım Denizli, başlıktaki kehanetin gerçekleşmesi için gerekli olan diğer faktörü ("Denizli faktörü" nü) ortaya koyabilecek mi?

 
Toplam blog
: 3
: 418
Kayıt tarihi
: 22.02.09
 
 

1968 İstanbul doğumluyum. İşletme okudum. Üniversitede okurken 2 yıl boyunca profesyonel turist re..