Toprak Mehmet'e susamışsa?

Bacagından vurulan subay vuruldugunu anlatıyor, 21Ekim' i 22'sine bağlayan gece, Gülbakan köyü Erdemli mezrası, SİİRT-Baykan...

...Derin deri çekiyor Bitlis tütünün acı dumanını, erin derin düsünüyor, Askerler ile göreve cıkmadıkları zaman köyde nöbet tutuyorlar, sayıları o kadar da cok degil, hem bütün köyüde koruyamazlardı ya, bazen burda bazende orada ama mutlaka bir pusu tutarlar. Koruculardı onlar.

Tedirgin bir zaman, bölgede yeni bir grup dolaşıyor, daha gerienlerde Şirvan köyünde 7 kişiyi katletmişlerdi,

- Gelirler mi?

- Bilinmez ,

-Gelsinler bakalım ..

Sonuna kadar karısını, çocugunu, anasını savunacaktı. Zaten ağabeyininde intikamını da almak istiyordu, çok konusma ihtiyacı duymadılar, bir sigra daha içti, suskundu, düşünceli ve durgun, ta ki bulundukları mevzinin duvarna bir roket çarpana kadardı durgunlugu. Topu topu 30 kişiydiler, 30 namlu. Silah sesleri birden korudukları köyden başlamıstı, arkalarında korudukları köyde bir ateş topu vardı sanki, korkmuştu ya köye girdiler ise?...

Abdullah AĞARA bu kitabında bebek katili nasıl oldular, bu katillerden yaptıklarının hesabını nasıl sordu?

Yazının devamını ve daha inanmıycagınız bır cok olayı bu kitap icindeki sayafalarda bulucaksınız.

Askerliğin, vatan sevgisinin insanı ne denli güçlü yaptığını, inancın, maneviyatın ne kadar önemli olduğunu yeniden öğrenmiş olduk. Kahraman bir gazi, Atatürkçü bir vatan evladı ve şaheser bir yazar olarak sizi selamlıyorum."
Rauf Denktaş, KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı

"Abdullah, çok önemli olayları, çok basit cümlelerle, çok vurucu anlatıyor. O zamanımızın Fakir Baykurt'u... Bir Sahip-i Üslup... Türkiye'de böyle yazar kaç tane? Ve bu, Allah vergisi bir yetenek..."

Attila İlhan

"Ata genlerinden intikal eden askerlik, vatanperverlik, vatan uğrunda şahadet pervasızlığını, gerçek muharebe ortamlarında irdeleme yeteneği herkese nasip olmuyor. Abdullah Ağar, bu yetenekte bir asker ve yazar... Çıkardığı sonuçları bir yiğit duruş ve ruh haliyle gelecek nesillere aktarırken de, son derece usta bir kalem..."

Tuncer Kılınç, Emekli Orgeneral, MGK Eski Genel Sekreteri