Trol'üm, trol'sün, trol

Bir Twitter haberi:

“Sosyal ağda huzursuzluk çıkaran ve başkalarını rahatsız eden kullanıcılarla başa çıkamadığını CEO’sunun ağzından itiraf eden Twitter, sorunu kesin olarak çözmek için Güven ve Güvenlik Kurulu’nu kuruyor.”

http://www.taraf.com.tr/twitterdan-trolllere-kotu-haber/

Sonrası ‘Big Brother’ durumu biraz:

“Chip’in haberine göre, Twitter’ın Güvenlik Kurulu, dünya çapında 40 farklı kuruluşun sorumlularından oluşuyor. Bu sorumluların, firmanın güvenlik ürünleri, ilkeleri ve programlarıyla ilgili aktif biçimde çalışacakları söyleniyor.”

Bence, sonun başlangıcı bu.

Kendi başıma gelen bir olayı paylaşayım.

Biri, Ahmet Altan’ın aşk-meşk sözlerinden alıntı yaptı, ben de altan’ın yaşam çizgisini özetledim ona.

Hoop, trol oldum birden.

Yani, sorun şu:

Dünya’da internetin birinci sorunu, rahatsızlık değil; sahte, yalan, yanlış bilgi yayımı. Güzel yalanlar olsun isteniyor hep. Bu, dezenformasyon bayrağı ve ülkesi demek.

Resmi ideolojilerden söz etmiyorum:

Bildiğimiz depresyon grubu var. İnsanların bazıları, depresyonda falan değil, kendilerine patoloji icat ediyorlar. Bunu da saptadım ve yazdım.

Hoop, yine trololdum.

Daha ironiği ise şu:

Aynı yazdıklarım nedeniyle, arkadaşlık teklifi de alıyorum, beğeni de, iletişim arzusu da.

Gelelim Twitter’a:

Twitter bunu nasıl saptayacak?

Big Brother mahkeme mi kuracak?

Türkiye’deki tüm internet kuramlarının başında (özel, devlet fark noke), rendelenmemiş ahşaplar var.

Adama, yaptıklarının seni ticari zarara soktuğunu belirtiyorsun, tık yok.

Spam geliyor, şikayet ediyorsun, ‘biz reklam alıyoruz’ diyor.

Sonuç şu olacak tabii ki:

Birden çok altkümeler oluşacak.

Bu cemaat değil de, devlet gibi, otonom bölge gibi.

Bunlar da, Twitter’ı ticari olarak bitirecek.

Yani:

Twitter, kendi sonunu hazırlamaya doğru gidiyor.

Tüm büyük devletlerin kendi güçlerinden kaykılarak kendi sonlarını kendi getirmeleri gibi...

Yani:

Twitter’ı kral yap, trol’u astırsın...