Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Şubat '13

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Tüp bebek tedavisinde sigarının yeri yok

Tüp bebek tedavisinde sigarının yeri yok
 

Tüp bebek ve sigara kullanımı


Bu ikisi yan yana gelmesin mümkünse, hatta gebeliklerin hiçbiri bu bağımlılık nesnesi ile yan yana gelmesin.

Sen kullanmıyorsan söylemesi kolay diyecekler var biliyorum, ve evet ben sigara kullanmıyorum ama şu öğrendiklerimi ve yazacaklarımı tedavi öncesi bilseydim, içerken bile bırakırdım emin olun. Çünkü tüp bebek tedavisine başlamadan en az 6-8 hafta öncesinde sigarayı bırakmak ve bedeni nikotinin etkisinden arındırmak gerekiyor ki, döllenmiş embriyo da olumsuz etkilenmesin. Hatta şöyle diyeyim, "yumurta ve sperm" birlikteliği aşamasında bile sigaranın olumsuz etkisi tartışılmaz . Anne adayının yumurtlamasını teşvik edici hormonları kullandığı dönemlerde de sigara kullanımının sonlanmış olması gerekiyor.

" Sigara içerseniz hamile kalamazsınız "gibi bir genelleme söz konusu değil ancak tıp dünyası sigara kullanımının hamile kalmayı zorlaştırdığını araştırmalarla ispatlamış. Sigara kullanan anne adayının tüpleri ve rahim arasında basınç artışı olduğu, döllenmenin bu basınç ortamında riske girdiği, döllenmiş embriyonun ise rahim duvarına tutunmasının zorlaştığını tespit edilmiş. Tüplerden geçerek rahime inmesi gereken embriyonun basınç fazlalığı sebebi ile tüplere yerleşerek, dış gebeliğe sebep olduğu da bildiriliyor. Ayrıca baba adaylarının sperm kalitesi de ( hareketlilik ve yoğunluk oranları ) bozuluyor.

Çok sinir bozucu istatistiki değerler var ;

- Ülkemizde 33. haftadan önceki doğumlarda , başka hiçbir tıbbı sebep olmaksızın doğumu etkileyen kriterlere göre ( prematüre doğum) sigara kullanan kadın oranının % 15 civarında,

- 6 yıldan uzun süredir sigara içen anne adaylarında , plesentia previa ( eşiğinin erken gelmesi ) sorununun % 14 civarında,

- Bebeğin anne karnındayken, plesentasından erken ayrılma ( dekolman) riskinın  % 72 civarında ,

- Hamileliği boyunca sigara içen annelerin erken doğum oranının % 52 civarında,

- Dış gebeliğin, sigara içen kadınlarda içmeyenlere oranla 2 kat daha fazla ,

olduğu belirlenmiş.

Hamile kalmakta güçlük çekiyorsanız, hamile kalmanıza karşın tekrarlayan düşükleriniz varsa lütfen sigara kullanımına bir son verin, ya da en azından ara verin. Hamilelik boyunca her ay bebeğinizin gelişimi testler ve USG ile ölçümleniyor. Parametrelerin çoğu, sigara içen anne adaylarında , içmeyen sağlıklı gebelere göre daha düşük çıkıyor, açıkça bebeğiniz için gelişim skalasında gerileme demektir bu. Gelişim geriliğinin;  sigaradan kaynaklanan nikotinin , solunum ile bünyemizde bulunan karbonmonoksit ile birleşip, bebeğe az oksijen ve kan gitmesi yüzünden olduğunu bilmemiz lazım. O yüzden ne tüp bebeğe başlarken, ne hamilelik sürecinde bu bağımlılık için "önemsiz " demeyelim.

Günde kaç tane içtiğiniz, ne kadar süredir içiyor olduğunuz da bir başka kriter ama esas kriter değil. 9 ay - hadi hazırlık safhasıyla birlikte 1 yıl olsun - süren bir hamilelik için, bir bebeğin yaşamsal fonksiyonlarını riske atmayı bencilce buluyorum ben. Çıkartın o paketleri hayatınızdan ailecek diyorum.

Neden mi ? Çünkü bebeklerin % 60'ının sigara içilen ortamlar ( dış çevre, aile, kapalı mekan ) sayesinde pasif içici olarak yaşadığı bir toplumuz. İş sadece tüp bebek, hamilelik, doğum sonrasıyla bitmiyor malesef.

Nasıl alışırsak öyle gidermiş...

Dorikus.com

Twitter.com/SenaBrn 

Facebook.com/Dorikus

 
Toplam blog
: 48
: 5171
Kayıt tarihi
: 01.03.12
 
 

1978 doğumlu, Uluslarası ilişkiler mezunu, uluslarası lojistik uzmanı, sosyal medya meraklısı, bl..