Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Kasım '12

 
Kategori
Dünya
 

Türkiye - Suriye savaşı, çok kolay başlayacak; ama çok zor bitecek.

Türkiye - Suriye savaşı, çok kolay başlayacak; ama çok zor bitecek.
 

Başladığında yıllarca sürebilecek bu savaşta dökülecek Mehmetçik kanının hesabını hiçkimse veremez.


Bir ülke, ancak akılla yönetilirse, ancak aklı hırslarının ve duygularının önünde olan, sağduyunun gösterdiği yoldan yürüyen yönetim kadroları ve o kadroların aklı selim lideri sayesinde sonsuz refah ve mutluluğa ulaşabilir.

Ordusuyla Şam’a girip, muzaffer bir komutan edasıyla Suriye camiilerinde namaz kılmayı hayal eden bir başbakan!, ülkesinin başına ancak bir tek şeyi, sonsuz belalar getirmeyi becerebilir!

Çıkacak bir 3. Dünya Savaşı’nın, Ortadoğu’dan başlayacağını bilmek için, öyle müneccim falan olmaya hiç gerek yok! Azıcık Dünya Tarihi, biraz da siyaset bilinci olan herkes, farkındadır ki, en geç 2030 yılında su savaşları çıkacak.

Ve zamanı geldiğine, malesef, Türkiye, kendisini bu savaşların kucağında bulacak..

Daha kötüsü, savaş lordları, kan avcıları, silah tüccarları becerebilirse, ki, becerecek gibi gözüküyorlar. Türk Ordusu, ama bugün, ama yarın Suriye’ye girecek. Girecek ama... Türkiye, kendisini Suriye ile savaşır zannederken, asla kazanamayacağı bir savaşın tam da orta yerinde kalacak. 

Nasıl kazansın ki, böyle bir savaşı; Türkiye Cumhuriyeti Devleti?

Bir yanda, Son Kalesi’nin düşmesine asla göz yummayacak bir Rusya…

Bir yanda Suriye’den sonra sıranın kendisine geleceğini adı gibi bilen bir İran…

Bir yanda A.B.D. ile ticari çıkarları yüzünden eninde sonunda kanlı bir savaşa girmek zorunda kalacak Çin...

Girdiği her ülkeyi bölen, dünün evrensel emperyalistlerine, bugünün Dünyasını, kardeş payı esasına göre paylaştıran!, A.B.D. İmparatorluğu’nun hınk deyicisi  NATO…

Ve tabi ki, B.O.P’un patronu, “ Yüzyılın Meydan Okuması “ adıyla, Pentagon’da, Türkiye’yle yapacağı savaşı tartışan, Lozan Anlaşması'nı tanımayan, Anadolu’da bir Kürt devleti kurmak için, koparabildiği kadar toprağı Ermenistan’a hediye edebilmek için Dünya halklarının barış ve refah dağıtıcılığına soyunmuş! başkan Wilson'un demokrasi havarisi! ülkesi A.B.D. …

Yukarıda saydığım bu uluslararası aktörlere, “ içimizdeki İrlandalılar “ Kürtçüleri, Şeriatçıları, Türkiye Cumhuriyeti Devleti düşmanlarını da ekleyin... Ve ne yazık ki, Türk halkının bir türlü başını kaldırmak, uyanmak bilmediği kan uykularını da...

Ve böylesine büyük bir felaketler denizinde yüzmesi kuvvetle muhtemel ülkem için, gelin de endişelenmeyin. Eğer elinizdeyse,  Gelin de, kan ter içinde dehşetli kabuslar görmeyin.

Arkasından ha bire ittireninlerin gazladığı, böyle bir savaş için, avuçlarını ovuşturanların gün saydığı ülkemin, Suriye’ye girme günü gelip çattığında, Türkiye, bunu hiç kimsenin hayal bile edemeyeceği bir hızla başaracak. Ancak, elini kolunu sallaya sallaya gireceği o Suriye bataklığından, bir daha kolay kolay çıkamayacak.

Böyle bir savaş yüzünden, Türkiye – Suriye savaşı yüzünden, on milyonlarca insan, sayılamayacak kadar çok Müslüman bu dünyadan ayrılmak zorunda kalacak. Çoluk çocuk, genç - yaşlı,  kadın – erkek milyonlarca masum insan, yıllarca sürecek bu savaş yüzünden, malesef hiç de hak etmedikleri acılarla yüzleşecek. Böyle bir savaş çıktığında, yaşananlar yüzünden, dünya dünyalıktan çıkacak. tüm insanlık, asla hafızasından silemeyeceği, o güne kadar şahidi olmadığı zulümlere tanıklık edecek.

Asi Nehri’nde su yerine oluk oluk kan akacak günleri görmek istemeyen herkesi, bu ülkeye gönülden bağlı, yurduna, ulusuna, vatanına, toprağına, atasına, töresine ölümüne, canı pahasına bağlı bütün vatanseverleri, bu savaşa karşı durmaya çağırıyorum.

İslam dinine gönülden bağlı, kardeş kanı akmasına alet olmak istemeyen yüz milyonlarca müslümanı, sonu belki de tüm insanlığın mahvolmasına sebep olacak, belki de Dünyamızın göreceği bu en son ve en büyük savaşa karşı durmaya, engel olmaya çağırıyorum.

Şu yazdığım satırlarım şahidim olsun ki, böyle bir savaştan, ne Türkiye, ne de herhangi bir ülke kazançlı çıkar.

Şu yazdığım satırlarım şahidim olsun ki, böyle bir savaş resmen başladığında, Dünya, bugün beğenmediği yarım yamalak huzurunu bile mumla arayacak.

Bu savaşa karşı durabilmek için şimdilik, yapabileceğim en iyi şey, bu yazıyı yazmaktı. Ben de oturup yazdım.

Ancak, Türkiye - Suriye savaşı çıktığı gün, yaşanacak insanlık felaketinin büyüklüğünü anlatmama, ne kalemimin gücü, ne de kelimelerimin anlamı yetebilir.

 Biliyorum… Yazdığım şu yazıyla ulaşabileceğim insan sayısı sınırlı kalacak. Biliyorum… Evet belki isyanımı, feryadımı milyonlarca insan duyamayacak, göremeyecek, fark edemeyecek belki… Evet, evet ama…

Bu cümleyi söyleyemek yüreğimi tarifsiz acılarla, binlerce parçaya bölse de, ülkemin çıkarları, insanımın güvenliği, vatanımın bekası için söylemek zorundayım. Bugün bunu söylediğim için lütfen bana kızmayın, mümkünse, beni affedin ama…

Allah’ın bir mucizesi hasıl olmaz da, ülkem bugün olduğu gibi dolu dizgin savaşa koşmaya devam ederse…

Şu yazdığım satırlarım şahidim olsun ki,Türkiye – Suriye savaşı, çok kolay başlayacak; ama çok zor bitecek.

Not: Yazıda kullanılan görsel www.haberler.com adresinden alınmıştır.

 
Toplam blog
: 1349
: 1777
Kayıt tarihi
: 30.01.11
 
 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler veTanıtım, A.Ö.F. Adalet Yüksek Meslek ..