Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Mayıs '13

 
Kategori
Siyaset
 

Türkiye, Suriye sorununa fazla mı angaje oldu?

Türkiye, Suriye sorununa fazla mı angaje oldu?
 

AK Parti'nin iflah olmaz muhaliflerini bir yana bırakırsak, ılımlı  muhalifler Türk dış politikasının Suriye sorununa gereğinden fazla angaje olduğunu ifade ediyorlar.

Peki, Türkiye gibi bölgenin büyüyen ve büyüdükçe de dünyanın gözüne batan bir ülkenin hemen yanıbaşındaki trajediye duyarsız kalmasının mümkün olmadığını itiraf etmekle beraber yine de Türk dış politikasının Suriye sorununa gereğinden fazla angaje olduğunu iddia etmek gerçekçi midir?

Aslında, belkide soruyu şöyle sormak lazım; Türkiye, Suriyedeki kanlı katliama söylendiği gibi "angaje" olmasaydı ne yapardı?

Orada uçaklar, füzeler masum insanların, bacak kadar beblerin üzerine düşerken, minicik bedenler paramparça olurken ne yapmalıydınız?...

Eski Cumhuriyet politikalarını yürütüp görmemezlikten mi gelecektiniz?... "Yurtta Sulh Cihanda Sulh" isterük diyip sınırlarınızı kapatır mıydınız?

Yoksa, bugün CHP'nin yaptığı gibi Esed'e destek verir, Suriyedeki tüm muhalefetini kurşundan geçirmesini sağlar ve sorunu kökünden hal mi ederdiniz!!!

Türkiye, bu soruna nasıl daha az angaje olurdu söyleyen yok... Sadece, bu kadar angaje olmamalıydı, deniyor.

Türkiyede en kolay iş muhalefet yapmaktır malum... Hele de ülkede işler iyi gidiyorsa hem ense yapar keyif çatarsınız hem de muhalefet yapmanın zevkini tadarsınız.

Oysa gerçek ne "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh"tur ne de angaje sorunudur. Gerçek kendini dayatacak kadar kesin ve somuttur; asla kaçamazsınız... Kaçmaya çalışırsanız daha kötü olur.

Yurtta sulh, cihanda sulh, diyen insanın nice savaşlar yaptığını unutup buradan Esed'e destek çıkarmanın ahlakla bağdaşır yanı olabilir mi?... Siz, ister iktidar yanlısı olun ister muhalefet, Suriye sorununa angaje olacaksınız ve öncelikle hakkı adaleti savunup zulme karşı duracaksınız.

Aksi halde zalime angaje olmuşsunuz, demektir ki bu sizin anlınıza silinmeyecek bir kara leke olarak sürülür ve öylece kalır.

Türkiye, Suriye'deki katliama az bile "angaje" olmuştur. Ta baştan iş bu kadar çetrefilleşmeden, kan bu kadar akmadan; akan kan, kan davasına dönüşmeden müdahele etmeli ve Suriye diktatörünü tarihin diktatörler mezarlığına göndermeliydi.

Bazan, uluslararası dengeleri gözetmek de iyi sonuç vermiyor. Bir atasözümüzde dendiği gibi: "Akıllı düşünüp karar veresiye kadar deli dağlar aşar"...

Türkiye, çok fazla hesap yaptı; çok fazla denge gözetti ve maalesef sorun kangren halini aldı. Eğer, işin başında, Suriye'nin başındaki ur alınsaydı asla böyle olmazdı. Ne Rusya, ne Çin ne de İran Türkiyeye bir şey yapamazdı üstelik... Bir iki açıklamadan, BM'de yapılacak faydasız toplantılardan da asla sonuç çıkmazdı.

Şöyle düşünün: Eğer 1974'te fazla ince eleyip sık dokusak ve Kıbrıs Harekatını yapmasaydık bugün KKTC olur muydu?... Olmazdı...

Peki, Kıbrıs Harekatını yaptık KKTC'yi kurduk da ne kaybettik... Amerikan ambargoları sayesinde kendi silahlarımızı yapma bilinci kazanmanın dışında ne oldu?

Eğer, işi baştan halletseydik; bugün Suriyedeki katili alaşağı etmek için Başkan Obama'nın iznine muhtaç kalmazdık, eminim...

Allah, mazlumların yardımcısı olsun!

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..