Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ekim '12

 
Kategori
Güncel
 

Türkiye'de bayram sevinci neden ortaklaştırıl(a)maz,ilk meclisten bugüne süren ayrışma okuması...

Türkiye'de bayram sevinci neden ortaklaştırıl(a)maz,ilk meclisten bugüne süren ayrışma okuması...
 

Mustafa Kemal Atatürk


Bayram sözcüğünün anlamını TDK Büyük Türkçe Sözlük’te; “Millî veya dinî bakımdan önemi olan ve kutlanan gün veya günler” olarak veriliyor.

 

Sözlükte ‘sevinç, neşe’ anlamlarına da yer verilmiş. ‘Ankara ili, Ayaş ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi. Giresun ili, Şebinkarahisar ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim biriminin’ adı ifadesi de yer alıyor.

 

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı 2011’de Van depremi gerekçe gösterilerek kutlanmamıştı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yayımladığı genelgeyle 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle tören geçişi ve kabul töreni faaliyetlerinin yapılmamasını istemiş, genelge uyarınca valilikler, yürüyüş ve kabul törenlerini iptal etmişti.

 

Genelgede,“23 Ekim 2011 tarihinde Van ili ve çevresinde meydana gelen deprem felaketi nedeniyle 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlama törenlerinin sadece çelenk koyma ve tebrikleri kabul törenleri şeklinde icra edilmesi; tören geçişi, kabul töreni gibi diğer kutlama faaliyetlerinin yapılmaması uygun görülmüştür. Bilgilerini ve gereğini rica ederim” deniliyordu.

 

Van depremi dolayısıyla Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının yapılmamasını öngören Başbakanlık genelgesi uyarınca Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı eğitim kurumlarında da faaliyetler iptal edilmişti. Genelgeye rağmen birçok okulda öğretmen, öğrenci ve veliler bir araya gelerek kısa süren törenlerle 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutlamıştı.

 

Bayramın resmi genelge ile iptal edilmesi kamuoyunda tepkilere neden olmuştu. Oysa Bayram törenlerinin iptal edilmesi ilk değildi. İnönü ve Ecevit dönemlerinde de yaşanan felaketler sonrası iptaller yaşanmıştı.

 

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları 2012 yılında da krize neden oldu. Ankara Valiliği, 27 demokratik kitle örgütünün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda Meclis’ten Anıtkabir’e yapmayı planladığı yürüyüşten sonra, Ulus’taki Birinci Meclis önünde yapılacak alternatif kutlamaya da izin vermeyeceğini duyurdu.

 

29 Ekim’de yapılacak olan Anıtkabir’e yürüyüşe izin verilmeyince kitle örgütleri bu kez alternatif Cumhuriyet Bayramı kutlaması çerçevesinde, ‘Seferberlik Yürüyüşü ve Vatan ve Cumhuriyet için Halk Buluşması’  adı altında yeni bir yürüyüş çağrısı yaptılar.

 

Ankara Valiliği, ‘toplantı ve gösteri yürüyüşleri’ yasasına aykırı ilan ettiği Birinci Meclis önünde ‘hiçbir eylemin yapılamayacağını’, eylemin demokrasinin güvencesi altında olmadığını’ ifade ettiği açıklamasında “Kaldı ki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşunun 89. yıldönümü Ankara ilinde tüm Ankaralıların katılımıyla engin sevinç ve coşku içerisinde kutlanacaktır” denildi.

 

Valilik “eyleme tevessül edilmesi halinde”  güvenlik güçleri tarafından engelleneceğini ve eylemi organize edenler ile katılanlar hakkında yasal işlemlerin yapılacağını duyurdu.  Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Tansel Çölaşan, “Halkın bayramını kutlaması engellenemez” dedi.  CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın ise yasağın yasal olmadığını söyleyerek, “Bunun için herhangi bir merciden izin almayız. Yasaklamaya yönelik herhangi bir genelge olursa yırtar atarız” dedi. Günaydın, kutlamaya yönelik tüm mazeretleri, “Cumhuriyet karşıtlığı tanımlayacaklarını ve gerekli cevapları vereceklerini” söyledi.

 

 

 

Türkiye’nin farklı illerinde de alternatif kutlamalara yönelik yasaklar, engellemelere yönelik bilgiler geliyor. Kadıköy Belediyesi’nin Bağdat Caddesi’ne Atatürk posterleri asmasını İstanbul Büyük Şehir Belediyesi görevlilerinin engellemeye çalıştıkları, sosyal medyada yer alan tepkilerin ardından engellemenin kalktığına dair haberler medyada yer aldı.

 

 

Kılıçdaroğlu’ndan sert açıklama

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gelişmeler üzerine twitter’da, “Dün sırtını işgalcilere verip Cumhuriyetin kuruluşunu engellemeye çalışanlar, bugün Cumhuriyet kutlamalarını yasaklamaya çalışıyorlar” diyerek sert tepki verdi.

 

Öte yandan Adana Valiliği’nin, ADD (Atatürkçü Düşünce Derneği),Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, İşçi Partisi ve Emekli Astsubaylar Derneğinden oluşan komiteye 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı mitingine izin verdiği haberleri medyada yer aldı.

 

Antalya’da ise aralarında ADD, CHP gibi kurumların da olduğu 15 örgütün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda Atatürk Anıtı’na çelenk sunmak için Antalya Valiliği’ne yaptığı başvuruya ‘uygun değil’ yanıtı verildi.

 

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları ile ilgili yaşanacak gelişmeleri kuşkusuz yaşayarak göreceğiz. Yaşananları, gelişmelere bakıp kısaca özetlersek;  29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşkusunu ortaklaştıramadığımızı kestirmeden söylemek gerekiyor.

 

Cumhuriyete dair şerhleri olanlar ile yaşanan çatışmanın yeni olmadığını da ifade ettikten sonra isterseniz 89 yıl öncesine kısa bir yolculuk yapalım.

 

Kurtuluş Savaşı başarılmış artık sıra yaraları sarmaya, ekonomik ve sosyal yaşamda da gerçekten bağımsızlığı oluşturacak atılımlara yönelmenin zamanı gelmiştir. Siyasi istikbal ve rejim tasavvurları Ankara kulislerinde konuşulmaya başlanmış, Mustafa Kemal’in savaş bittiğine göre kenara çekilmesi veya Halife/padişah olarak yola devam edilmesi senaryoları fısıltı halinde tedavüle sokulmaya başlanmıştır.

 

TBMM’ye Mustafa Kemal’in önünü kesecek, bir sonraki seçimde milletvekili seçilmesini engelleyecek önerge verilme aşamasına bile gelinmişti. Temmuz 2007’de bloğa taşıdığım bu süreç ‘Mustafa Kemal’i vatandaşlıktan çıkarmak’ başlığını taşıyordu.

 

O yazımdan geniş bir alıntı yaptıktan sonra devam edelim, “Teklif edilen kanuna karşı Atatürk kendini savunmak zorunda kalmıştır. O günlerde "İslam Hilafeti ve Büyük Millet Meclisi" adlı bir broşür dağıtılmış, Meclis ve halk Atatürk'e karşı kışkırtılmaya çalışılmıştır. Hilafet yanlıları ve Atatürk'e karşı olanlar gizli bir şekilde çalışmaya devam ederek işi Ata'yı seçtirtmemeye kadar vardırmışlardı.

 

Mecliste teklife karşı yaptığı konuşmada Atatürk: "Zannediyordum ki çalışmalarımı herkes bilir. Hiçbir yerde beş yıl kalamayacak kadar çalışmış bulunuyorum. Ben zannediyordum ki, hizmetlerimden dolayı milletimin sevgisini ve saygısını kazandım. Belki de bütün İslam alemi bana sevgi ve saygı duyuyor. Bundan dolayı, bu sevgi ve saygılara karşılık vatandaşlık haklarımdan mahrum bırakılacağımı asla aklıma getirmezdim. Tahmin ediyorum ve ediyordum ki, yabancı düşmanlar bana suikast yapmak suretiyle memleketimdeki hizmetlerimden beni alıkoymaya çalışacaklardır. Fakat hiçbir zaman hatır ve hayalime getirmezdim ki, yüce Mecliste, iki üç kişi de olsa aynı zihniyette kimseler bulunabilsin. Bu efendiler, kendi seçim bölgeleri halkının ciddi olarak duygu ve düşüncelerini mi aksettiriyorlar?"

 

"Yine bu efendilere karşı söylüyorum, Mebus olmak dolayısıyla tabii bütün milletin vekili sıfatını taşıyorlar. Şu halde millet, bu efendiler gibi mi düşünüyor?"

 

"Efendiler, beni vatandaşlık haklarından mahrum etmek yetkisi bu efendilere nereden verilmiştir? Bu kürsüden, resmen, yüce heyetinize ve bu efendilerin seçim bölgeleri halkına ve bütün millete soruyorum ve cevap istiyorum!"

 

Görüldüğü gibi Atatürk'e karşı hareketler ve kalkışmalar ta o günlerde başlamıştı.

 

Yine o teklifi veren vekillerin seçim bölgelerinden vekillere karşı halkın tepkileri de o günlerde basında yer almıştı.

 

Aradan geçen onca yıldan sonra bu gün yapılanları anlamak daha bir anlamlı. O'nun kurduğu cumhuriyete ve kuruluş felsefesine sevgi duymayanlar farklı gerekçeler ile ilke ve devrimlerini yok etme çabalarına ısrarla devam ediyorlar.” Diyerek yazımı bitirmiştim. Şimdi ‘Mustafa Kemal’i vatandaşlıktan çıkarmak’ başlıklı yazıyı yazdığım  2007 Yılının siyasi atmosferinde konuşulanlara bir bakalım. (Zamanı kısıtlı okur maddeler halinde verilen satırbaşlarını geçebilir);

 

*Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Emre Taner, teşkilatın 80. kuruluş yıldönümü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, ''ulus devletin tehdit altında olduğunu'' ifade etti.

 

*Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Gazeteci Hrant Dink, İstanbul'da gazete binasının önünde uğradığı silahlı saldırıda yaşamını yitirdi.

 

*Hrant Dink'in öldürülmesi olayının zanlısı O.S, Samsun'da yakalandı.

 

*Hrant Dink'in cenazesi, İstanbul'da toprağa verildi. Cenaze töreninde açılan ''Hepimiz Hrant'ız'' ve ''Hepimiz Ermeniyiz'' yazılı pankartlar tartışmalara neden oldu.

 

*Maliye Bakanlığı'nda Cumhurbaşkanı Sezer, Başbakan Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt, parti liderleri, iş adamları ve bazı gazetecilerin mal varlığı ile vergi bilgilerine usulsüz olarak girildiği iddia edildi. Konuyla ilgili soruşturma başlatıldı.

 

*Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Petrol Ofisi'ne (POAŞ), Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun (EPDK) verdiği 498 milyon 693 bin 80 YTL'lik idari para cezasına ilişkin kararının yürütmesini durdurdu.

 

*İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında, Eyüp Belediye Başkanlığınca, tarihi Piyer Loti Kahvesi'nin de bulunduğu tepenin adının ''Eyüp Sultan Tepesi'' olarak değiştirilmesi teklif edildi.

 

* Yargıtay 9. Ceza Dairesi, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın cezasının, yasa gereği, ''ağırlaştırılmış müebbet hapse dönüştürülürken duruşmalı yapılması gerektiği'' yönündeki istemi reddetti.

 

*İstanbul'da, sinagog, İngiltere Başkonsolosluğu ve bir banka binasına düzenlenen saldırılarla ilgili açılan dava sonuçlandı. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, terör örgütü El Kaide'nin Türkiye yapılanmasında faaliyet gösterdikleri belirtilen sanıklardan Louai Sakka ile 4 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis, 2 sanık hakkında da müebbet hapis cezası verdi.

 

*Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, terör örgütü Hizbullah adına 1990-1994 yılları arasında çok sayıda kişinin öldürülmesi ve yaralanması eylemlerini gerçekleştirdikleri gerekçesiyle 13 yıldır yargılanan 34 sanıktan 20'sini ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı.

 

*7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in, bir gazetede yer alan ''Türkiye ileride eyalet sistemine geçebilir'' şeklindeki açıklamaları tepkilere neden oldu.

 

*Adalet Bakanlığı, terör örgütü elebaşının Türkiye'de ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilen kişilere tanınan tüm haklardan yararlandığını, bugüne kadar ciddi bir sağlık probleminin de olmadığını bildirdi. Terör örgütü elebaşının avukatları, Roma'da, ''saç örnekleri aldıkları Öcalan'ın zehirlendiğini'' iddia etmişlerdi.

 

*Danıştay 2. Daire üyelerine yönelik saldırıyla ilgili davada, savcı, olayın faili Alparslan Arslan ile Osman Yıldırım, İsmail Sağır ve Erhan Timuroğlu için ''anayasal düzeni cebren ortadan kaldırmak için silahlı örgüt kurmak ve yönetmek'' suçundan 4'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi.

 

*İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi, Atatürk'e hakaretler içeren görüntülerin yer aldığı Youtube'a erişim yasağı koydu.- Gündem gazetesinin yayını, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin iki ayrı kararıyla durduruldu.

 

*İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, üyelerine silah üzerine yemin ettirdiği belirtilen Kuvayi Milliye Derneği hakkında yasal takibat başlatıldığını açıkladı.

 

*CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Erdoğan'ın geçmişte Avustralya'da bir radyoya verdiği mülakatta, terör örgütü elebaşından söz ederken ''sayın'' ifadesini kullandığını öne sürerek, ''Öcalan'a 'sayın' diyen kişinin cumhurbaşkanı olmaması gerektiğini'' söyledi.

 

*Haftalık Nokta Dergisi, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek'e ait olduğu iddia edilen günlükten bölümler yayımladı.

 

*Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok, eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanları Cumhur Ersümer ve Zeki Çakan'ın Yüce Divan'da yargılandıkları davada esas hakkındaki görüşünü bildirdi. Ok, Ersümer'in 3 ihaleye ''fesat karıştırmak'' suçundan 36 yıla, Çakan'ın 2 ihaleye ''fesat karıştırma'' ve ''görevi kötüye kullanma'' suçlarından 28 yıl 6 aya kadar hapis cezasına çarptırılmasını istedi.

 

*TMSF, Sabah-Atv Grubuna el koydu.

 

*Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Nokta Dergisinde yayımlanan ve emekli Oramiral Özden Örnek'e ait olduğu iddia edilen günlükten anlatımlar içeren habere ilişkin inceleme başlattı.

 

*Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, düzenlediği basın toplantısında, ''Hem vatandaş hem de TSK'nın bir personeli olarak, Cumhuriyetin temel değerlerine sözde değil özde bağlı olacak bir kişinin Cumhurbaşkanı seçilecek olmasını umut ediyoruz'' dedi.

 

*Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Harp Akademileri'nde verdiği konferansta, ''Türkiye'nin laik düzenini ve Cumhuriyet'in çağdaş kazanımlarını hedef alan etkinlikler ile dini politikaya yansıtma çabaları toplumsal gerginlikleri artırmaktadır'' dedi. ''Türkiye'de siyasal rejimin, Cumhuriyet kurulduğundan beri, hiçbir dönemde günümüzde olduğu kadar tehlikeyle karşı karşıya kalmadığını'' ifade eden Sezer, ''Laik Cumhuriyet'in temel değerleri ilk kez açıkça tartışma konusu yapılmaktadır'' diye konuştu.

 

*Atatürkçü Düşünce Derneği tarafından düzenlenen, bazı siyasi partilerle sivil toplum örgütlerinin desteklediği ''Cumhuriyet Mitingi'', Ankara'da Tandoğan Meydanı'nda yapıldı.

 

*Ankara'da ''Turgut Özal Ödülleri'' törenine katılan TBMM Başkanı Bülent Arınç, ''Sivil, dindar ve demokrat cumhurbaşkanı taraftarları ile onun tam tersi tanımların tartışması son 50 yıldır hiç bitmedi. Bugün de tartışmanın adı budur. Meclisimizin sivil, dindar ve demokrat bir cumhurbaşkanı seçecek olmasına yine itiraz ediliyor'' dedi.

 

*Abdullah Gül Cumhurbaşkanı seçimi oylamalarından sonuç alınamayacağını görünce adaylıktan çekildi.

 

*Malatya'da, Hristiyanlık ile ilgili kitaplar dağıtan Zirve Yayınevi'ni basan saldırganlar, biri Alman 3 kişiyi boğazını keserek öldürdü.

 

*''Darbe iddiaları'' ve ''andıç'' haberleriyle gündeme gelen Nokta Dergisi'nin yayını, sahibi tarafından durduruldu.

 

*Nurullah İlgün adlı kişi Ankara'da YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç'e yönelik saldırı girişiminde bulundu. Saldırgan, aynı gün AŞTİ'de yakalandı.

 

*TBMM Genel Kurulu'nda 11. cumhurbaşkanı seçimi için yapılan ilk tur oylamada Abdullah Gül, 357 oy olarak, Anayasa'nın öngördüğü 367 oyu sağlayamadı. TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın açıkladığı ilk tur sonucuna göre oylamaya 361 milletvekili katıldı. CHP, oylamada ''toplantı yeter sayısının 367'yi bulmadığı'' iddiasıyla, ilk turun iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı.

 

*22 Temmuz 2007 milletvekili seçiminde AKP’ye 7/8 puan oy kaymasına neden olduğu iddia edilen 27 Nisan e-muhtırası gündeme bomba gibi düştü.

 

*Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinde gece yarısına doğru yayımlanan açıklamada, son günlerde, Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde öne çıkan sorunun, laikliğin tartışılması konusuna odaklanmış durumda olduğu belirtilerek, ''Bu durum, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından endişe ile izlenmektedir. Unutulmamalıdır ki, Türk Silahlı Kuvvetleri bu tartışmalarda taraftır ve laikliğin kesin savunucusudur'' denildi.''Milli bayramlara alternatif kutlamalar'' gibi faaliyete girenlerin ''Halkın dini duygularını istismar etmekten çekinmediği, devlete açık bir meydan okumaya dönüştüğü'' belirtilen açıklamada, buna örnek gösterilen bazı etkinliklere yer verildi. Açıklamada, ''Özetle, Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk'ün, 'Ne mutlu Türküm diyene!' anlayışına karşı çıkan herkes Türkiye Cumhuriyeti'nin düşmanıdır ve öyle kalacaktır. Türk Silahlı Kuvvetleri, bu niteliklerin korunması için kendisine kanunlarla verilmiş olan açık görevleri eksiksiz yerine getirme konusundaki sarsılmaz kararlılığını muhafaza etmektedir ve bu kararlılığa olan bağlılığı ile inancı kesindir'' denildi.

 

*Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Genelkurmay açıklamasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Çiçek, ''Bu açıklama hükümete karşı bir tutum olarak algılanmıştır. Demokratik bir düzende bunun düşünülmesi dahi yadırgatıcıdır. Başbakanlığa bağlı bir kurum olan Genelkurmay Başkanlığı'nın herhangi bir konuda hükümete karşı bir ifade kullanması demokratik bir hukuk devletinde düşünülemez'' dedi. Genelkurmay Başkanlığı'nın, ''hükümetin emrinde, görevleri Anayasa ve yasalarla tarif edilmiş bir kurum'' olduğunu ifade eden Çiçek, ''Anayasamıza göre, Genelkurmay Başkanı görev ve yetkilerinden dolayı Başbakana karşı sorumludur. Bu metnin basın yayın organlarına verilmesi ve Genelkurmayın internet sitesinde yayınlanmasındaki zamanlama manidardır'' diye konuştu.

 

* Anayasa Mahkemesi, CHP'nin, Cumhurbaşkanı seçiminin ilk tur oylamasında, toplantı yeter sayısı için TBMM'de 367 milletvekili bulunmadığı gerekçesiyle açtığı davada, ilk tur oylamayı Anayasa'ya aykırı bularak iptaline karar verdi ve yürürlüğünü durdurdu.

 

*AKP Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, Anayasa Mahkemesi kararını değerlendirirken ''Bu, demokrasiye sıkılmış bir kurşundur'' dedi.

 

*TBMM Genel Kurulu'nda milletvekili seçiminin 22 Temmuz 2007 Pazar günü yapılması benimsendi.

 

*Yargıtay 8. Ceza Dairesi, kamuoyunda ''Adnan Hoca'' olarak tanınan Adnan Oktar'ın da aralarında bulunduğu 18 sanık hakkındaki davanın zaman aşımından ortadan kaldırılmasına ilişkin yerel mahkeme kararını esastan bozdu.

 

*Çeşitli sivil toplum örgütlerince düzenlenen ''Cumhuriyet Mitingi''nin sonuncusu Samsun'da yapıldı.

 

*Ankara'nın Ulus semtindeki Anafartalar Çarşısı önündeki patlamada 6 kişi öldü, 3'ü ağır olmak üzere 91 kişi yaralandı.

 

*Cumhurbaşkanı Sezer, cumhurbaşkanının 5 yıllığına halk tarafından seçilmesini, milletvekili genel seçiminin 4 yılda bir yapılmasını ve TBMM'nin seçimler dahil toplantı yeter sayısının 184 olmasını öngören anayasa değişikliğini TBMM'ye iade etti.

 

*Genelkurmay Başkanlığı, ABD'ye ait iki F-16 uçağının, 24 Mayıs günü, Güneydoğu Anadolu Bölgesinde Hakkari Üzümlü Mevkii’nde Türk hava sahasını 4 dakika ihlal ettiğini bildirdi.

 

*Başbakan Erdoğan, Anayasa Mahkemesi'nin cumhurbaşkanı seçimi konusundaki kararı ile ilgili olarak, ''Çok açık konuşuyorum; bu, yargı için talihsizdir, yüz karasıdır. Çünkü açık, net her şey ortada'' dedi.

 

*Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu, düzenlediği basın toplantısında, ''Başbakanın hukukun üstünlüğü ve yargı kararlarının tartışmasız bağlayıcılığı ilkelerini dışlayan, üstlendiği görev ve devlet adamı sorumluluğu ve ciddiyeti ile bağdaşmayan, tehdit, hakaret ve husumet içeren söylemleri mahkememizi doğrudan hedef göstermektedir'' dedi.

 

*AKP'nin yeni genel merkez binası basın mensuplarına tanıtıldı. Başbakan Erdoğan, şehit cenazelerinde yaşanan protestolarla ilgili, ''Bu terbiyesizliği yapmış olanlar ne İslami görevi ne insani görevi yapmak için geliyor. Tamamen bunların dışında bir görevlendirmeyle oraya geliyorlar'' diyerek, protestolarla ilgili olarak İçişleri Bakanlığınca inceleme başlatıldığını bildirdi.

 

* Yargıtay 7. Ceza Dairesi, YİMPAŞ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar ve 10 yönetim kurulu üyesi hakkında ''Sermaye Piyasası Kanununa muhalefet'' suçundan verilen hapis ve para cezalarını onadı.

 

*Cumhurbaşkanı Sezer, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini de öngören anayasa değişikliğine ilişkin yasayı ''halkoyuna sunulmak üzere Resmi Gazete'de yayımlanması'' için Başbakanlığa gönderdi. Sezer, ayrıca Anayasa Mahkemesi'nde dava açacağını bildirdi.

 

Barzani’ye soruşturma...

 

*Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, IKDP lideri Mesut Barzani hakkında terör örgütü PKK'nın faaliyetlerine destek olduğu suçlamasıyla soruşturma başlattı.

 

*CHP, ''Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi, milletvekili genel seçimlerinin 4 yılda bir yapılması ve TBMM toplantı yeter sayısının seçimler dahil 184 olması'' yönünde Anayasa'da değişiklik yapan 5678 sayılı yasanın ''şekil yönünden'' iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı.

 

*AKP'de, anayasa uzmanlarının ''sivil anayasa'' için çalışma yürüttüğü bildirildi. Partinin milletvekili adaylarından Prof. Dr. Zafer Üskül, ''Gereksiz hiçbir konu yer almayacak. AB ve Avrupa Anayasası anlayışına uygun olacak'' dedi.

 

*Niğde'de Başbakan Erdoğan'ın da katıldığı tören öncesinde çıkan tartışmada, TOKİ Başkanı Bayraktar'ın basın müşaviri ve danışmanının bir teğmeni yumrukladığı iddia edildi.

 

*Anayasa Mahkemesi'nin Cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci ve ikinci turunda toplantı yeter sayısının 367 olduğu yönündeki kararının gerekçesi Resmi Gazete'de yayımlandı. Gerekçede, 367 oy koşulunun ''Anayasa'nın, Cumhurbaşkanı seçiminin uzlaşmaya dayanması amacına yönelik olduğu'' belirtildi.

 

*Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı, İstanbul'da yürütülen soruşturmada gözaltına alınan emekli askeri personel hakkında, ''ele geçirilen silah ve patlayıcı maddelerle ilgili olarak askeri yargının görev alanı kapsamında'' soruşturma başlattı.

 

*Başbakan Erdoğan, AKP'nin Kayseri mitinginde DSP-MHP-ANAP hükümeti döneminde terör örgütü elebaşının idam edilmemesini eleştirdi. Erdoğan, MHP lideri Bahçeli'ye, ''O zaman idam vardı sen niye asmadın?'' diye seslendi. MHP lideri Bahçeli ise Erzurum'da düzenlediği mitingde, kürsüde konuşurken çıkardığı ipi atarak, ''Al sana ip, asabiliyorsan sen as'' dedi.

 

*Seçime gidilmesi nedeniyle üç aylık maaşları milletvekillerine peşin ödendi. Peşin maaş ödenmesine tepki gösteren  Zülfü Livaneli (Bağımsız-İstanbul), Turhan Çömez (AK Parti-Balıkesir), Ersin Arıoğlu (CHP- İstanbul), Cengiz Kaptanoğlu (AK Parti-İstanbul), Muharrem Eskiyapan (AK Parti-Kayseri), Memduh Hacıoğlu (Bağımsız-İstanbul) ve Hasan Özyer (ANAVATAN-Muğla) TBMM Başkanlığına başvurarak, 3 aylık maaşlarını istemediğini bildirdi. AKPSamsun Milletvekili Cemal Yılmaz Demir de dilekçesinde, yeniden milletvekili seçilmesi halinde maaşının ödenmesini istedi. AKP Diyarbakır Milletvekili Aziz Akgül, 3 aylık maaşını, Türkiye İsrafı Önleme Vakfına bağışladı.

 

*22Temmuz 2007’de Türkiye genel seçime gitti.AKP tek başına iktidar olacak çoğunluğu sağladı.

 

*Cezaevinde tutukluyken İstanbul'dan bağımsız milletvekili seçilen Sebahat Tuncel de Geçici Başkanlık Divanında görev alacak.

 

*TBMM Başkanı Arınç, DTP destekli bazı bağımsız milletvekillerinin Mecliste kayıt sırasında, “Bildiği Diller” kısmına “Kürtçe” yazdığı iddialarıyla ilgili olarak, “Biz beyana tabiyiz. Bu beyanlarda Anayasa ve içtüzük bakımından bir yanlışlık varsa, bunu tashih etmesi için arkadaşlara duyuruda bulunabiliriz” dedi.

 

*Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, AKP Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Erdoğan'ı, 60. Hükümeti kurmakla görevlendirdi.

 

*28 Ağustos’ta Abdullah Gül 3. turda aldığı 338 oy ile Cumhurbaşkanı seçildi.

 

*Başbakan Erdoğan, Gül'ün seçilmesiyle bilinmezliğe mahkum edilmiş bir yapının aşıldığını kaydederek şunları söyledi: "Bugünkü neticeyi parlamentomuzun daha ileri bir demokrasi için gerçekleştirdiği bir netice olarak görüyorum. Özellikle MHP, DTP ve DSP ve bağımsız milletvekillerine, parlamenter demokrasiye verdikleri destek nedeniyle çok teşekkür ediyorum. Ülkemiz, milletimiz, cumhuriyetimiz için hayırlı olsun. "Sayın Gül, daha önce AK Partiliydi. Bundan sonra herkesin cumhurbaşkanı olacak. Artık önümüzdeTürkiye'yi daha ileriye götürme hedefimiz var. Buna yoğunlaşacağız. Eskiden de çok istemiştik ama sayın Cumhurbaşkanı ile toplu açılış törenleri ve toplantılarda bir araya gelemedik.  Bundan sonra Cumhurbaşkanımız Gül ile açılışlara ve toplantılara birlikte gideceğiz." dedi.

 

*Cumhurbaşkanı Gül'ün TBMM'deki ant içme törenine CHP'liler ile bağımsız vekiller Kamer Genç ve Erdoğan Yetenç dışındaki tüm milletvekilleri katıldı.
Genelkurmay Başkanı ile kuvvet komutanları ise törende yer almadı.

 

*Görevi Abdullah Gül’e devreden Cumhurbaşkanı Sezer Anıtkabir’i ziyaret ederek deftere "Yüce Atatürk, Cumhurbaşkanı olarak son kez huzurunuzdayım. Görevimi; ilke ve devrimlerinize, yeminime, anayasal kurallara, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel değerlerine bağlılıktan ayrılmadan tamamlamanın mutluluğunu yaşıyorum. Hizmet makamları ve kişiler gelip geçicidir. Sonsuza kadar kalıcı olan laik, demokratik, çağdaş ve aydınlık Türkiye Cumhuriyeti'dir." yazdı.

 

 

*Ankara'da Sıhhiye Katlı Otoparkı'nda patlayıcı yüklü bir minibüs bulundu. Patlayıcılar yaklaşık 3 saatte etkisiz hale getirildi. Ankara Valiliği, patlayıcıların, daha önce Mersin ve Şırnak'ta terör örgütü PKK'ya karşı yürütülen operasyonlarda ele geçen malzemelerle örtüştüğünü açıkladı.

 

*TOBB, TİSK, Türk-İş, Hak-İş, TZOB, TESK'ten anayasa çalışmaları konusunda yapılan ortak açıklamada, ''Biz sivil toplum kuruluşları olarak, yeni bir anayasa ihtiyacını çok net olarak görüyoruz. Mustafa Kemal Atatürk, bu ülkenin kurucusudur. Bunu kimsenin silmeye gücü yetemez. Onun için bu tip boş hayal ve kaygılardan herkesin kurtulması lazım'' ifadelerine yer verildi.

 

*Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Dağlıca'daki terörist saldırının ardından irtibat kesilen 8 askerin Türkiye'ye getirilmesi süreciyle ilgili olarak DTP'li milletvekilleri Osman Özçelik, Aysel Tuğluk ve Fatma Kurtulan hakkında inceleme başlattı.

 

*İstanbul-Isparta seferini yapan Atlasjet'e ait uçak, Isparta'nın Keçiborlu ilçesi yakınlarında düştü. Kazada, 7'si mürettebat 57 kişi öldü.

 

*Cumhurbaşkanı Gül, Prof. Dr. Erdoğan Teziç'in görev süresinin dolmasıyla boşalan YÖK üyeliği ve YÖK Başkanlığı'na Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ı seçti. YÖK Başkanvekili Prof. Dr. Aybar Ertepınar ise bu görevinden istifa etti.

 

*Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde 9 Kasım 2005 tarihinde meydana gelen olaylarla ilgili Van Askeri Mahkemesinde görülmeye başlanan davada, sanık astsubaylar Ali Kaya, Özcan İldeniz ve terör örgütü PKK itirafçısı Veysel Ateş tahliye edildi.

 

*Piyanist Fazıl Say, bir Alman gazetesinde yer alan görüşleri ve ardından yayımlanan haberlerin ardından, prodüksiyon şirketi yaptığı yazılı açıklamada, ''Bu iktidar, bana ve müzik sanatına şimdiye kadar dostça davranmadı. Müzik sanatını küçümsemenin başta gelen örneklerinden biri, Milli Eğitim Bakanlığının önceki yıl okullarda müzik ve resim derslerinin kaldırılması girişiminde bulunmasıdır'' dedi.

 

*Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt, operasyona ilişkin yaptığı açıklamada, ''PKK artık ayağını denk alsın. Unutmasın ki artık bizim için PKK'nın oradaki kampları ve hareketleri BBG evi gibidir. Yeter ki gidip vurabilme imkanı sağlansın. Oraları artık elimizin, avucumuzun içi gibi biliyoruz'' dedi.

 

*DTP Genel Başkanı Nurettin Demirtaş, Almanya'dan Türkiye'ye dönüşünde Ankara Esenboğa Havalimanı'nda, ''sahte rapor kullanarak askerliğini yapmadığı'' gerekçesiyle gözaltına alındı.

***

2007 yılında yaşanan gelişmelere dair derleyebildiklerim. Kuşkusuz farklı gelişmelerde yer aldı. 2007 yılında Cumhuriyet Mitingleri, Cumhurbaşkanlığı seçimi, Genel seçimler, Şemdinli davası, Hrant Dink’in öldürülmesi gibi önemli süreçler yaşandı.

 

Bugün Cumhuriyet Bayramı Kutlamalarına ilişkin yaşanan gerilimin/gelişmelerin anlaşılmasına katkısı olur düşüncesiyle yazıyı hazırlarken bende hafıza tazeleme olanağı buldum. Neredeyse 5 yıl geçmiş, temel sorunlar üzerinden yaşananlara bakılınca fazla değişen bir şey yok. Alternatif Cumhuriyet Bayramı törenleri yapmak isteyenleri engelleyeceğini ilan eden, çelenk koyma girişimlerini yasaklamaktan imtina etmeyen valiler ve arkasındaki iktidar desteğiyle toplumun daha da gerileceğine dair işaretler artarak sürüyor.

 

Atatürk portrelerinin çöplüklerden toplandığı, büstlerinin parçalandığı; Atatürk’e İnönü üzerinden saldırmanın siyasi arenada sıradanlaştığı bir siyasi iklimde yarın ne olacağını kestirmek giderek zorlaşıyor.

***

 

Cezaevleri hiç olmadığı kadar dolu. Uluslararası kuruluşlar Türkiye’ye yönelik yargı ve basın özgürlüğü üzerinden eleştirilerinin dozunu artırıyorlar.

 

Ve ne yazık ki Türkiye, her ne kadar iki bayramı bir arada kutlama olanağı yakalamış olsa da bayramı ortaklaştırıp sevinçte/kederde aynı noktada buluşamıyor.

 

Kim bilir belki gelecekte bayramların ‘sevinçte, neşede’ ortak olunduğu şafaklara da uyanır Türkiye. Türkiye Bayram’ın Ayaş’ta, Giresun’da yerleşim yeri adı olmasının ötesinde anlamlarını yaşama geçirme olanağı bulur, belki...

 

Mutlu bayramlar...

 

 

Not: Yazının hazırlanmasında arşivlerden yararlanılmıştır. Meraklı okur google sorup daha ayrıntılı sonuçlara ulaşabilir.

http://www.candundar.com.tr/_v3/index.php#!%23Did=5809

 

http://www.molazamani.com/2007/12/31/turkiyede-2007-yilina-damgasini-vuran-olaylar-2007-yilinda-turkiyede-neler-oldu/

 

http://tr.wikipedia.org/wiki/2007

 

http://www.imo.org.tr/resimler/dosya_ekler/38024141506ddba_ek.pdf?dergi=151

 

http://fotoanaliz.hurriyet.com.tr/galeridetay.aspx?cid=8656&rid=4369

 

 
Toplam blog
: 1114
: 827
Kayıt tarihi
: 28.09.06
 
 

Ankara'da yaşar, dünyalı,aynadaki görüntüsüne muhalif, vicdan hesapları yapmaktan yorgun, yaşanıl..