Ucu açık AB yolu

Ucu açıktı…

Baştan kabul ettik.

Her müzakere anlaşmazlıkla sonuçlanabilir. İlla ki bunu dillendirmenin de bir manası olmalıydı. Göz boyamak için görmezden gelindi.

Bu gün AB organlarında bazı başlıkların görüşülmeye kapatılması, ilişkilerin bir müddet dondurulması gibi teklifler tartışılmakta, raporlar düzenlenmektedir. Üstelik ucunun kapanma ihtimali AB’lileri düpedüz korkutmaktadır. Çünkü halen Türkiye konusunda bir karar verilmiş değildir.

Türkiye de Kıbrıs konusunda, azınlıklar konusunda, komşularıyla ilişkiler konusunda ne yapacağına, nereye kadar gidebileceğine kanımca karar verememiştir. 2004 yılında görüşmeciler maalesef hazırlıksız yakalanmıştır. Zihinler zina sanal sorunu ile meşgul edilirken, Kıbrıs aceleye getirilmiştir.

Can Dündar Hodri Meydan başlıklı yazısında “Ama bilinen o ki Türkiye'deki Avrupa karşıtları ile Avrupa'daki Türkiye karşıtlarının elbirliğiyle hazırladığı bu "kaza"nın çok ciddi siyasi yansımaları olacak.” diyor. Bu kaza, AB karşıtlarının mı başarısı mıdır? Yoksa AB görüşmecilerinin başarısızlığı mıdır? Bunu iyi görmek lazım...

Yapılan tüm uyarıları, alaycı tavırlarla, küçümseyen bakışlarla göz ardı etmek, bugüne bir şey kazandırmamıştır.

Günlük alınan politik kararlarla AB yolculuğuna çıkmak macera aramakla eş anlamlıdır. “Kervan biraz da yolda düzülür“ mantığı ile gelinen nokta budur.Oysa Türkiye’nin uzun vadeli politikalar belirlemesi kritik konularda açık ve net tavırlar alması gerekir.Çünkü masanın bu tarafında Türkiye tek başınadır.Diğer tarafında 25 ülke vardır.En ufak bir tereddüt belirtisi bile işi çıkmaza sürükleyebilmektedir.

AB nin kültürel sosyal ekonomik ve siyasi tercihleri uygulamaları ile ortadadır. Uyum yasalarının çıkartılmasına devam edilmeli, AB yolunda hız kesilmemelidir. Devletler tarihinde bir iki yıl kısa zamandır. İlişkilerin bir iki yıl dinlendirilmesi belki Türkiye açısından da AB kamuoyunun açısından da olumlu olabilir.

Zaten AB yolunun uzun ve ucunun da açık olduğu bilinen bir gerçekse, bugün üzülmeye, başkalarını suçlamaya da gerek yoktur. Yola kendi yapacağımız işler ile devam edilmeli AB ile işler yoluna koyulduğunda mesafe kazanılmış olunmalıdır.