Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ocak '11

 
Kategori
Güncel
 

Ucube, ''İnsanlık Anıtı'ndan, içine tükürülen sanata!...

Ucube, ''İnsanlık Anıtı'ndan, içine tükürülen sanata!...
 

Bu yılki, ''Sarıkamış Şehitlerini Anma Törenleri'' ne katılan Başbakan Erdoğan'ın eski AKP'li(!) Kars belediye başkanınca yaptırılmaya çalışılan, fakat '' insanlık vicdanı ve gözyaşı'' bölümleri yapılmadan, yapımı bir zaman önce durdurulan, dünyanın en önemli heykeltraşlarından biri olarak kabul edilen Mehmet Aksoy'un bitirmeye çalıştığı, ''İnsanlık Anıtı'' çalışmayla ilgili sözleri, bu soğuk kış günlerine bir ateş topu gibi düştü!.. 

'' Bu Kars soğuğunda Hasan Harakani Hazretleri' nin hemen başında bir ucube oraya koymuşlar bir garip birşey dikmişler, tabii bu orada ki tüm vakıf eserlerinin o sarrachane eserlerinin böyle birşey olması düşünülemez. Konu ile ilgili olarak Belediye Başkanımız süratle yerine getirecektir inşallah!...'' diyordu, değerli başbakan. 

Ucube sözcüğünü duyarduymaz aklıma öncelikle, Costa Rica'lı ''ucube sanatçı" Guillermo Vargas Habacuc' un, ilkini 2007 yılında yaptığı ve büyük tepki topladığı "Vahşet sergisi" aklıma geldi... 

Yaptığı şey bir canlıyı, (bir köpeği) aç bırakarak ölüme giden yaşam sürecini ve finali, sergiye gelen insanlara izlettirmekti!... Evet, insan yüreğinin kaldıramayacağı bu tür sözümona sanatın içine ve tepkiler üzerine , ''...bu köpek nasıl olsa açlıktan sokakta ölecekti'' diyen ve bu cinayeti sanat diye işleyen ya da ''yapan'' sözümona sanatçının da yüzüne, insan tükürebilirdi!... 

Bu, ''nasıl olsa'' ölecekti lafı, ucube''yle birleşip ve beni yüzyıl öncesine götürüp, Sarıkamış Dağları'na doğru bir yolculuğa çıkardı... 

Sarıkamış Dağlarında, Bardız'da, o günlerde bu ülkeyi ele geçirmiş olan Alman Emperyalizminin çıkarlarına uyumlu, Türkistan'a uzanan, Pan islamizm ve Pan Türkizm(!) kurmaya çalışan ve bu günlerde güncelde tartışmalara neden olan Said'i Nursi (Kürdi)nin de Almanlarla yaptığı o işbirliğinde, büyük desteğini alan Enver Paşa'nın, Alman çıkarları uğruna yokettiği, biçare bırakılmış yiğit, Osmanlı askerleri ve hem de üstlerince başarılı olduğu söylenmesine rağmen, çekip silahını vurduğu, gencecik subayın siluetleri gözlerimin önünden bir kez daha geldi, geçti!.. 

Ve o Costa Rica'lı ucube sanatçının sözlerine paralel, milletten sakladığı Sarıkamış kırımıyla ilgili hakikat Avrupa basınında çıkınca ve buradan millet de öğrenince, zamanın Ordu Daire Başkanı Behiç Bey'e, bu beklenen faciayla ilgili şehitler hakkında söylediği; ''Bunlar nasılsa bir gün ölecek değiller miydi.?'' sözleri!... Bu konuda ki,  

http://blog.milliyet.com.tr/Musul_sorunu__XII_____Sarikamis_tan_Yemen_e_Ihanetin_Bedeli__/Blog/?BlogNo=84041 yazıma bakabilirsiniz... 

Başbakan , Sarıkamış söylevinde, ''(Türkiye Sarıkamış şehitleriyle yürüyor).'' önerisini yaparken, cumhuriyet donemine yaptığı haksız göndermelerin yanında, Enver Paşa'ya da, geçmişte yapılan hatalarla ilgili haklı bir gönderme yapabilirdi ama, her nedense bu kez milliyetçi - mukaddesatçı, hamasi bir söylemin ötesinde bir şey söylemedi!... Bu geziden nihai pay ve darbeyi de, yarım kalan heykelin yapımcısı Heykeltraş Mehmet Aksoy aldı!... 

Ve Kars'da yaptığı konuşmada, 1970'li yıllarda yapıtlarıyla, ''Periler Ülkesi'' Türkiye'ye girerken Nazım'ın heykelini yaptığı için daha baştan başı belaya giren ve Melih Gökçek'in tükürmeye çalıştığı sanatını, adalet marifetiyle sanatın yüzünden sildirebilen Mehmet Aksoy'a, haksızca saldıran bir söylemden o da vazgeçmemiş oldu!... 

Ve henüz bitiremediği, İnsanlık Anıtı çalışmasıyla da bu kez Erdoğan'a kadar uzanan bir tepki zincirinden bir türlü bu yaşında bile kurtulamayan, Mehmet Aksoy da, haklı olarak kendisinin siyaset üstü kaldığını, bu sanatsal işlerin bir kez daha siyasete alet edilmemesi gerektiğini vurguluyordu!... 

Mehmet Aksoy, kendi ifadesiyle, daha önce de, bu anıtın asıl yapılma nedeninin eski AKP'li Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu'nun soykırım anıtlarına karşı, savaş ve kışkırtıcı anıtlara karşı, barışı ve insanlığı savunan düşüncesi olduğunu söylemişti... Ve heykelin uzaklardan izlenmesi dilenmisti!... 

Ve son olarak şöyle diyordu: 

''Sanatın ve sanatçının özgürlük alanını kısıtlayıcı, küçümseyen tavırlar maalesef devam ediyor. Belediye başkanları ve Kültür Bakanlığı, şehir mekanlarına inanılmaz cehalet ve bilgisizlikle heykel önerileri getiriyorlar. Ellerindeki yaptırım gücünü kötü kullanıyorlar. Her üçboyutlu şeyin heykel olduğunu, bir fotoğrafın veya fantezinin üçboyutlu hale getirilirse heykel olacağını düşünüyorlar. Olmadık yerlere heykel dikmeye kalkıyorlar. Eş dost, tanıdık ve torpil, sanat alanında da geçerli.’'  

İşte başbakanımızın, son Kars Seferi sonucunda ortaya çıkan hal ve vaziyet böyle... 

9.ocak.2011 / Tarabya 

 
Toplam blog
: 392
: 4592
Kayıt tarihi
: 12.03.07
 
 

İstanbul doğumluyum. Sağlıklı beslenme, yüzme, doğada yürüyüş ve çevre özel ilgi alanlarım. Şiiri ve..