Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ekim '18

 
Kategori
TV Programları
 

Ufak Tefek Cinayetler Uzatmaları Oynuyor!

Ufak Tefek Cinayetler Uzatmaları Oynuyor!
 

Star TV ekranlarında yayınlanan ve liseden beri arkadaş olan dört kadının etrafında dönen entrikaları konu alan “Ufak Tefek Cinayetler” dizisinde kim olduğunu uzun süredir beklediğimiz katili bu hafta yayınlanan bölümde nihayet öğrendik.  Edip’in kafasına şamdan ile vurarak camdan düşmesine ve ölmesine neden olan karakter Arzu çıktı.

Katilin Arzu çıkması izleyicilerin çok da tahmin ettiği bir gelişme değildir herhalde. (Gerçi en çok panik durumda olan, korkan Arzu’ydu, bir diğer zayıf halka Taylan’ı da polise konuşması konusunda engelleyen Mehmet’ti) Zira, dizi boyunca Edip’le bir derdi olmadı, onu öldürecek bir sebebi yoktu. Hatta; Oya, Merve ve Pelin’e göre bir adım geri planda idi bile denilebilir. Bu nedenle katilin Arzu olması izleyiciyi çok da tatmin eden bir gelişme değil açıkçası. Çünkü, geçen hafta sonu yayınlanan fragmanda katilin bu bölümde açıklanacağının duyurulması konusu sarpa saran ve reytingleri giderek düşen dizinin izleyicileri arasında ufak bir heyecan dalgası yaratmıştı. Ancak, katilin Arzu olması bu heyecan dalgasını maalesef ki geri tepti. Katilin Merve ya da Serhan gibi daha dişli daha yüksek bir karakter çıkması gerekiyordu. (Edip’in katilinin Oya olmadığı zaten belli olmuştu. Yoksa katilin Oya olması da hikaye içinde mantıklı olurdu)

Ayrıca, tüm sezon boyunca bize cinayete giden hikayeyi anlatan Edip kendi ölümünü anlatırken “Katil gözlerimin içine baktı ve gözlerimde ölümü gördü” demesine rağmen Arzu’nun Edip’in kafasına arkası dönükken vurduğunu da gözden kaçırmadık. İlk bölümde gördüğümüz camdan düşme sahnesi ile Edip’in camdan düşme sahnesi arasındaki farklar zaten çok bariz.  

En çok merak ettiğim noktalardan bir tanesi de, Merve’den Burcu’ya Raşel’den Emre’ye, Oya’dan cinayeti işleyen Arzu’ya kadar herkesin parmak izinin bulunduğu şamdanda yapılan DNA raporunda katilin Arzu olduğu nasıl anlaşılacak? Bir de keşke Oya o odadan çıktıktan sonra neler yaşandığını, neler konuşulduğunu, cinayetin nasıl örtbas edildiğini, Edip’in camdan nasıl atıldığını görebilseydik. Tabi bunun için Edip’i canlandıran Selim Bayraktar’ın dizide bir bölüm daha rol alması gerek ama kendisi başka bir dizide rol alırken sanırım bu pek ihtimal dahilinde değil. Arzu’nun cinayet anını hatırladığı sahneyle yetineceğiz galiba.

Arzu’nun Edip’i öldürmesini bağlayabilecekleri tek nokta; Edip’in Arzu’nun yaraladığı Burcu’yu görmesi ve bunu polise ihbar edeceğini söylemesi olabilir. Yoksa, Arzu’nun Edip’i öldürmek için başka hiçbir sebebi yoktu.  Cinayet nedeninin bu olduğunu varsayarsak, dizinin hikayesi daha da saçma bir hal almış olur. Bu dizinin ana hikayesi dört kadının birbiriyle olan hesabıydı. Cinayet nedeni dönüp dolaşıp Burcu’ya dayanmamalı, dört ana karakterin arasındaki bir çatışmadan dolayı olmalıydı. Edip de geçmişte yaşanan olaylar ya da ölmeden önceki son birkaç bölümde birden bire ortaya çıkan ama bir sonuca varamayan Merve ilgisi yüzünden ölmeliydi. Çünkü; bu dizi dört kadının geçmişten gelen hesaplaşması üzerine kuruluydu ve buna ek olarak Oya-Serhan ilişkisi bir çatışma yaratıyordu.

Yeri gelmişken; dizinin Oya-Serhan arasındaki hikayesinin nereye varacağını çok merak ediyorum. Aralarındaki ilişkiye dair uzun zamandır bir ilerleme yok, yan yana sahneleri çok az, hatta Serhan’ın sahneleri neredeyse Mert Fırat’ın kadroda olduğunu unutturacak kadar az. Üstüne üstlük, bu iki karakter aralarındaki sorunlara dair konuşmuyor, birbirlerini ve olayları yanlış anlayıp susuyorlar. Merve ya da Serhan’ın annesi Betül Hanım bir şeyler yapıyor, Oya ve Serhan da uzaktan kumanda ile idare ediliyorlarmış gibi bu durumdan etkileniyorlar.  Oya’nın oğlunun Aksak soyadını almasını (bebek Aksak soyadını resmen aldığına göre gerisini Merve düşünsün artık) bu kadar gurur meselesi yapıp bu kadar inatla reddetmesi de, Serhan’ın Oya ile Kerim arasındaki dedikoduyu duyup sorgulamadan buna inanıp babalık davasından vazgeçmemesi de, Betül Hanım’ın daha üç aylık olan bebek için diş buğdayı partisi düzenlemesi de, Oya’nın Serhan “Davayı ben değil annem açmış” diye durumu açıklamaya çalışırken Kerim ile arasındakilerin bir dedikodudan ibaret olduğunu anlatmaması da cidden artık bunaltan detaylar oldu. Ancak, tüm bunlara rağmen Oya ve Serhan’ın hastanedeki kavga sahnesini beğendiğimi eklemeliyim. Serhan kapıdan girer girmez Oya’nın eline geçirdiği kalemliği fırlatması sıkıcı bölüm içinde güldürmedi de değil üstelik.  

Dizide yaşanan son gelişmeler üzerine Oya’nın öldürdüğü karakter tahmini listesine Serhan’ın annesi Betül Hanım’ı da ekleyebiliriz. Betül Hanım, torununa soyadını vermekle yetinmeyip bir de velayet davası açarsa Oya’ya da cinayet işleme yolu açılabilir. Zaten Oya’nın cinayet işleme sebebi bebeği ile ilgili bir durumdan başka bir olay değildir herhalde. Bu bölümde söylediği “Benim bugün buraya geleceğim o akşamdan belli olmuştu” repliği de buna bir işaret olabilir.

Gerçi, bu soyadı davası Betül Hanım’dan çıktığına göre ve bu durum en çok Merve’nin kraliçeliğine zarar vereceğine göre Betül Hanım’ın sonu Merve’nin elinden olabilir gibi bir seçenek de söz konusu.

Zaten, dizi yılların hesaplaması sırasında işlenen cinayetten çıkıp iyice seri cinayetlere doğru yol alıyor son bölümlerde. Pelin’in geçmişte yaptığı kaza ve uğruna Oya’ya iftira atıp, intihar bile ettiği Taylan’ı aldattığı yetmiyormuş gibi bir de Arzu’nun kızı Nilay’ın olayı çıktı. Dizinin sonunda Sarmaşık ahalisinin yarısı mezarda diğer yarısı da hapiste olacak galiba.

Son olarak; rahatsızlığı nedeniyle son iki bölümdür dizide yer alamayan Aslıhan Gürbüz’e acil şifalar ve geçmiş olsun dileklerimizi göndererek bitirelim son haftaların kritiğini.  Giderek dağılan hikaye artık toparlanır gibi görünmüyor ama dizinin saplandığı bu bomboş ilerleyen sıkıcı bölümler çukurundan kurtulup ilk bölümlerdeki heyecanlı havasına dönmesini dilerim. Yoksa düşen reytinglerin de etkisiyle artık uzatmaları oynayan dizi için düdük her an çalıp, maç bitebilir. Bu haliyle dizi bu sezonu bitiremez gibi görünüyor. Keşke; konuyu uzatmak yerine tüm hikayeyi heyecanlı ve dinamik bölümlerle tek sezonda anlatıp diziyi tadında bıraksalardı. Böylece arkasından iyi hatırladığımız bir dizi olarak hatırlardık biz de.

 
Toplam blog
: 23
: 4537
Kayıt tarihi
: 01.03.13
 
 

Gazetecilik/ Radyo Tv alanlarında eğitim aldım. Şu an aktif olarak çalışmamaktayım. Ancak dizigaz..