Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Hüseyin Hakkı Kahveci / GM

http://blog.milliyet.com.tr/hhakkikahvecigm

04 Kasım '08

 
Kategori
Güncel
 

Uluslararası oyunda son perde oynanıyor. Uyanalım artık...

Uluslararası oyunda son perde oynanıyor. Uyanalım artık...
 

Bu bir utanç vesikasıdır.Hainler topluluğu adına bir utanç vesikasıdır.


Uluslararası oyunda son perde oynanıyor. Uyanalım artık...

"Bir şeyi bildiğin zaman, onu bildiğini göstermeye çalış. Bir şeyi bilmiyorsan, onu bilmediğini kabul et. İşte bu bilgidir." Konfüçyüs .

Çinli filozof böyle demiş ……Yıllar önce. O günden bu güne değişen ne??? Dünya değişirken biz bu değişime ayak uydurabildik mi ?...

1980'li yıllar dün gibi hatırlıyorum. O günlerde rüzgarı yakalamış olan Anavatan Partisi rüzgarı yelken gibi arkasına almış mutluluk şarkıları söyleyen ülkem insanı 1984 yılında başlayan terör olayları ile taki 20.yüzyılın sonuna kadar yüzleşmek zorunda kalmıştık. Kalkışma provalarının kan ve barut kokusunun iyiden iyiye havaya sindiği anda teröristbaşı yakalanarak ebedi istiratgahına gidince ülke olarak hep beraber rahatladık ve bu iş bitti demiştik ki…

21. Yüzyılın başında tekrar başka bir parti siyasi rüzgarı yakalayarak yelkenler fora diyerek siyaset sahnesine girdi. Fakat Ulu önderin dediği gibi “Tarih hiç bir zaman jest yapmaz” ve Milli şairimizin dediği gibi “Tarih tekrar etmez, tekerrür eder. Çünkü insanlar tarihten ders almazlar.”

Döndük yolun başına onca kaybedilen insan ve para kaybı hepsi bir tarafa derken 1992 yılında terörün farklı bir sürece girdiği kepenk kapatma eylemlerine yüz be yüz şahit olmağa başladık. Aynı olaylar tekerrür ediyor. Dikkat ettiyseniz tarih jest yapmıyor. Bunca teröristi ovada siyaset altında dağdan indirme filmini yazıp siyasi erklerin önüne koyarak kanunlaştıranlar!!! Sözüm ona kime iyilik yaptılar. Demek ki Sayın Genel Kurmay Başkanım doğru söylemiş. ”Herkes doğru olan yerde durmalı..” Peki ya durmayıp alakasız olarak Ankaradan milletvekili, İzmirden, Adana illerinden miletvekilliği listelerine konulup parlementoya oturtulan bu teba; hedefine ulaşmak için bunca acı çektirmeyi kendilerine görev edinmişlerin bu parlementoda hatta ve hatta siyasi güç sahibi olmalarına neden müsade edilir.

Erkek olmak için anadan erkek doğmağa gerek yok. Erkek olmak için tarihimizin ilk kadın başbakanı kadar herkesin erkek olması gerekir. Basiret gerekir. 1994 yılından itibaren teröre karşı en sert tedbirleri alan kişi olarak bu günleri yaşarken o günlerin bir hatıra olarak önümüze geldiğinde hatırlanmasında yarar görüyorum.

Fakat ne acıdır ki… 21.yüzyılın başlarında bulunduğumuz bu dönemde Terör siyasi demeç ve destek vasıtaları ile “Kurşun adres sormaz “ misali veya “Besle Kargayı Oysun Gözünü” diyerek şehirlerin nüfüsü kadar yeşil kart dağıtarak, para yardımı yapıyorum diye destek vererek, bilmem ne okul hayatımda ne de geçirdiğim yıllarda duyduğum kaç çeşit milletin olduğu bir ülke olduğumuz şeklinde demeç vererek, realiteden uzak ülkeme ve milletime küfür edilmesini onore edici bulanlara bir çift sözüm var; Biz hep burdayız ya siz!!!! Ne yapalım gün gelecek devletin yapmadığını bu halk yapacak. Onlarda sokaklara çıkıp dişe diş, taşa taş misali bu topraklarda yaşamak istemiyenleri sonsuza dek bu topraklara uğramayacak şekilde göndereceklerdir. Her kim bu konuda aman dikkat desede maalesef gidilşimiz öyle gibi gözüküyor.

Ne hikmet ise son günlerde devlet erkanı da yavaş yavaş uykudan uyanmaya başladı. Baksanıza kaç parça milletten oluştuğumuz yerine "Tek Devlet, Tek Millet, Tek Bayrak " söylemi bile hala "Ne Mutlu Türküm Diyene" diyemeyenler tarafından söylenmeye başladı. Ne zaman sonra ??... Siyaset adı altında her türlü rezilliği AB uyum yasaları diye kanunlaştırdıktan sonra;...

Çok doğru bir terim. Ne Mutlu Türküm Diyene demek bu kadar mı zordu?Hayır. Aslında hep derler ya Askeri darbeler Türkiyeye çok büyük zarar verdi. Gerçekten askeri darbeler zarar yerine bu ülkenin bütünlüğü açısından yarar sağladı. Siyaset meydanlarında her gidilen yerde kişiye göre şerbet vererek bu günlere kadar gelindi. Manzara ortada. Bu manzara karşısında eğer yapılacak bir şey varsa o da sessiz eylem yerine sesli eylem. Öyle taş ve sopa yerine siyasi parti liderlerinin yapması gereken madem burası vatan... Hakkari de vatan, Kars da vatan... O zaman tez elden otobüslerle vatanın diğer köşelerinde bu hainlere karşı ses vermek lazım. Biz buradayız dememiz lazım. Bugün Diyarbakır da isek, yarın Van da olmamız lazım ki.. Bir avuç uşak bu vatanın her parçasının sahipli olduğunu anlayabilsin.

Hep dedik ya ne konuştuğumuzu, ne yaptığımızı siyaset ve demokrasi altında yaparken biz bu işi bilmiyoruz. Karşımızda olanları nasıl eğitip ehilleştireceğimizi bilmiyoruz. Bizi yönetebilecek olan insanları nasıl seçeceğimizi bilmiyoruz. Sonuç olarak bilmediğimizi kabul etmiyoruz. Erdemli olamıyoruz. Son otuz yılda her şey değişirken ülkemizde gündem konusu otuz yıl once neyse bu gün de aynı. Bu yüzden birileri demokrasi kisvesi altında bize küfür ederken dönüp bakmıyoruz.

Hep deniyor ya biz de kan döktük bu ülke için.. O zaman Kurtuluş savaşı kayıtlarına göre ne kadar insan kaybının Doğu ve Güney Doğu kökenli vatandaşlarımız tarafından oluştuğu ve bunun yüzdesi nin ne olduğunun ivedi devlet erkleri tarafından açıklanması lazım gelir ki.. O zaman neyin gerçek neyin söylem olduğu ortaya çıkar.Bildiğim bir doğru var ise O bölgelerin insanları Cumhuriyetin ilk yıllarında Dersim isyanı adı altında sadece Mehmetçik kanı döktüler. Kim için??? İngilizler için. Bugün kimin için?? Bugün de aynı güçler için taş atıp, lastik yakarak kan döküyorlar.

Son sorum gerçekten siyasiler bu işi ne kadar biliyor???...

Sonuçlarını kendimizin tayin edemeyeceği ve stratejiden yoksun olarak yönetilen ülkemizde tez elden herkesin durması gerektiği yere, doğru olarak durması gereken yere gelmesi temennisi ile ......

Saygılarımla ;

Hüseyin Hakkı Kahveci / GM

h.kahveci@yahoo.com

 
Toplam blog
: 11
: 1087
Kayıt tarihi
: 06.09.08
 
 

Profesyonel Yönetici, TV programı yorumcusu , Anayurt Gazetesi politika, Günboyu gazetesi ekonomi..