UMUR BUGAY

Aynı mekânda geçen farklı öyküleri anlatmak sıkça başvurulan bir yöntem. Mahalleri, apartmanları, hapishaneleri mesken tutmuş insanları anlatarak özelden genele giden, başka bir deyişle tümevarım yöntemini uygulayan en önemli yazarlardan biri de kuşkusuz rahmetli Umur Bugay.

1975 yılında çekilen Hababam Sınıfı’nın senaryosunu yazarak adından söz ettiren yazar özgün tarzıyla başarısını sürdürmüştür. Çöpçüler Kralı, Davacı, Düttürü Dünya gibi birçok önemli filme imzasını atan senarist aynı çatı altındaki değişik öyküleri birlikte harmanlayarak seyirciye aktarmıştır.

Senaryosu Umur Bugay’a; rejisi Zeki Ökten’ e ait Kemal Sunal’a 14. Antalya Altın Portakal Film Festival’inde en iyi erkek oyuncu ödülünü kazandıran Kapıcılar Kralı filmini ele alırsak konunun daha iyi kavranacağını düşünüyorum. Kapıcılar Kralı reji ve oyunculukları kadar ele aldığı meselelerle de sinemamızda ayrı bir yer almaktadır. On beş sezon kesintisiz yayımlanarak önemli bir rekora imza atan Bizimkiler dizisine kaynaklık eden filmin başarılı gözlemlerin bileşkesi olduğu kanısındayım. Sınıf atlama tutkusunu, bir arada yaşayan insanlar arasındaki anlaşmazlıkları, anlayışsız yöneticilerin yetkiden güç alarak emekçiye mobbing yapmasını, özel hayata saygı duyulmamasını işleyen film günümüze de ışık tutmaktadır. Benzer biçimde Yoksul filminde de bir iş hanında geçen öykülerden yola çıkılarak sermayedar-emekçi çatışması, menfaate dayanan soğuk para ilişkisi, insanları maddi durumuna göre değerlendiren iki yüzlü anlayış gerçekçi bir dille ifade edilmiştir.

Sosyoloji öğrenimi gören yazar sağlam tespitleriyle insanları daha iyi tanımamızı sağlamakla kalmamış, sosyoekonomik ve siyasal unsurları farklı bir bakış açısıyla anlatarak seyirciye özeleştiri yapma olanağını da tanımıştır.6 Ağustos 2019 tarihinde aramızdan ayrılan yazarın elinden çıkan yapımları izleyerek büyüyen bir kuşaktan olduğum için gerçekten çok şanslıyım.