Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Temmuz '12

 
Kategori
Uzay
 

Underground - yeraltı

Underground - yeraltı
 

Dünyamız üzerine oturduğumuz katlanmış halı değil beyler; altı da var yani içi dolu. Tekmeleyerek yürüdüğün bu sonsuz genişlikteki yüzeylere bakıp “işte dünya” diyemezsin. Ama diyorsun. Bırakın insanları, literatür sorumluları bile yerin altını, dünyanın içini bilmiyorlar, yok sayıyorlar. İnsanoğlu çok sahtekâr; ucunda petrol, doğalgaz ya da maden yani para varsa paranın olduğu yere kadar gidiyor. Sonrası? Sonrası yok. Yahu bu üzerinde yaşadığımız devasa bir yer küre. Derinlikleri var. İçinde kim bilir neler neler var. On binlerce yıldır üstündeki çayırlarda otlamış gelmişiz. Bir de bunun içine bakalım diyen olmuyor.

Herkes gözünü uzaya dikmiş. Ben yer altı ile ilgili bilimsel bir çalışma hatırlamıyorum. Deprem olduğu zaman o da affedersin şey korkusuna yerin altına şöyle bir bakıyoruz. Bu nasıl iş ya! Kurulduğundan beri, binlerce milyonlarca yıldır insan denen yaratık üzerinde dolaşmış da şu dünyanın altına da (içine) bir bakayım dememiş. Beyler kuş gibi uçmak isteyebiliriz ama bir yanımız kaplumbağadır. Nedir ki bu underground, ölülerimizi atalım (çünkü artık onların işi bitti) dirilerimiz uçsun gitsin demeden önce bu milyarlarca metreküp hacminde devasa kütle sırf altımızda dursun diye boşa yaratılmış olabilir mi, ona bakmalıyız.

Ben anladım arkadaş, bu insanlığın aklı eksik. Yani “belki faydası olur, araştırayım” diye düşünsen ölür müsün? Ne var yerin altında? Ya da yerin altı nere? İnsanoğlu 50 metre ( o da kuyu kazdığı için), madenciler 500 metre ve petrolcüler 2000–3000 metre derine kadar aşağı indiler. Ya sonrası? Sonrası yok. La angut 50 sene 100 sene üzerinde yürüyorsun; bir sor, bir araştır. Allah bilir inekler bile otladıkları çayırların altında ne olduğunu merak ediyorlardır.

Altın kokusunu alırsan Johannesburg dağlarını delik deşik ediyorsun; ama bilmiyorsun ki belki bu devasa kütlenin içinde insanlığa faydalı nice nice başka altınlar, Johannesburg dağları var. Yani gerçekten bu dev küre sadece yüzeyini tutayım diye yaratılmış olamaz.

Dünyamızın kuzey/güney enleminde mıknatıs bir demir çubuk etrafında döndüğü düşünülüyor. Öyle ya bir şey kendi etrafında başka nasıl dönebilir. Ama dünyamız güneşin yörüngesinde onun etrafında da dönüyor. Dıştan içe beş bölümden oluşuyor. En içte ağır küre/çekirdek var. Çekirdeğin dışında ateş küre denilen mağma tabakası var. Ama bu konudaki bilgiler kesin olarak açıklanamamaktadır.

Yer altı deyince aklımıza define, altın madeni gibi şeyler geliyor. Halbuki zor olmasına rağmen bir ülkenin ya da ülkelerin birlikte büyük bütçelerle yapacakları underground araştırmaları belki de o ülkeleri zengin edecek sonuçlar yaratabilir. Ateş küreyi çevreleyen mağma tabakasında 20000 derece ısıdan bahsedilmektedir. Eriyik halinde bulunan bu tabaka kim bilir belki insanlığa faydalı sonuçlar içerir. Dünyadaki her şey bir işe yarıyor. Nasılsa yerin altı (bildiklerimizin ötesindeki yerin altı) hiçbir işe yaramıyor. Bir kere yer kürenin merkezindeki ateş kütle olmasaydı güneş bu kadar derinleri ısıtamayacağı için belki de altımızdan donardık.

Sonra bir de yer çekimi diye bir şey var. Bence tam olarak açıklanamamış. Biz merkezkaç kuvvetiyle güneşin etrafında dönüyorsak uzaydan niye aşağı (dünyaya doğru) düşüyoruz; tersine o tarafa gitmemiz gerekmiyor mu? Biliyorum yukarıdan aşağıya düşülür; ama bilimsel anlamda, uzay bilimi açısından gökyüzü yukarı, dünya da aşağı değil ki. Belki dünyanın merkezindeki etrafında döndüğümüz manyetik çubuk çok büyük çekim gücü yaratıyor yer çekimi bundan oluyor.Evrendeki kütle çekim kanunu. Her cisim kütlesi oranında diğerini çeker. Yani dünya bizi çekerken aslında bizde kendi kütlemiz oranında dünyayı çekiyoruz ama dünyanın kütlesi daha fazla olduğu için biz düşüyoruz. Ben yine de ortada cevaplanmamış sorular olduğu için dünyanın merkezinin yüzeyindeki durumları etkiliyor olabileceğini düşünüyorum.

Amacımız burada bilimsellik yapmak değil. Bilgilerimiz eksik olabilir, hiçbir bilgimiz olmayabilir ama yaşadığımız dünya ile ilgili gözlemlerimize, bilgi ve duyumlarımıza dayanarak düşünceler üretebiliriz. Bizim ülkemizde yerin altı deyince algılanan tek kavram mezar. Bir ülkenin underground kültürü böyle olabilir mi ya! Yer altı eğitim sistemimizde yok, yazmıyor. Çünkü ülkenin başında gerçek anlamda bir önder yok. Kerim Korkut bu ülkenin başına geçtiğinde insanlarımız gerekirse karıncaların hayatını bile bilecek.

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..