Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Nisan '07

 
Kategori
Sosyoloji
 

Unutulan

Unutulan
 

Uçan bir balon olmuştur Hazerfen Çelebi, boynunda kırmızı bir atkı. Unutulan. Ne vardır ki hatırlanan?

Fuzuli? Mısralarda.

Levni? Derinlerde.

İbni Sina nın reçetesinden, bir ilacın adı mı kalan?

Ne vardır hatırlanan?

İçimde sızı. Ne zaman?

Vatanı oluşturan her satıh cephedir.* Toplumu oluşturan her birey neferdir.** Yurdun temeli kültür, rotası bilimdir.*** Rotanın hedefi: Yurttaşı olmaktan onur duyduğumuz, sürekli barış içinde kalkınan; kadını erkeği, sosyal sınıflarıyla toplumun her kesiminin birinci sınıf vatandaş olduğu, tam bağımsız Türkiye’dir. Ödevimiz: Dünya denilen gezegenin her noktasında, hallaç pamuğu gibi duran nu unutmamak; kültürel, ekonomik ve akraba dayanışmasını kurmak, ı oluşturmaktır.

To day:

Avrupa ve ABD nin oluşturduğu dünya egemenliğinin, yaptıklarını anlatayım mı? Buna göz yuman Damat Ferit ekolünün arsızca yaşadığını hatırlatayım mı? Cumhuriyet Devrimlerinin uğradığı erozyonları biliyorsun değil mi? Günde beş kez duyduğun kutsal Ezan sesinin Arapça olması seni rahatsız etmiyor mu? in o muhteşem vaatleri, sokaklarında şirin kapitülasyonlar olarak omuzlarına çarpmıyor mu hala? Yurdun sınırlarının artık dünya literatüründe tartışmaya açılmış olması uyku sorunlarının oluşmasına neden olmuyor mu? Yüce meclis, içini ısıtıyor mu? Yargı önünde, terör veya organize suçlardan hüküm giymiş şahısların, senden kesilen dolaylı dolaysız vergiler ve alınan dış borçlarla hala maaş aldıklarını biliyorsun değil mi? Coğrafi bir bölgedeki belediye başkanlarının hangi devletin otoritesinde olduklarını henüz kavrayamadıklarını biliyorsun değil mi? Tam bağımsızlık isteyen Türk çocukları, yetmişli yıllarda, bir tek insanı dahi öldürmedikleri halde asılırken, kongrelerinde, senin Bayrağını dahi asmayan, hatta mitinglerinde senin Bayrağını yakan siyasi oluşumların esenlikle, senin yurdunu parçalamak için mücadele ettiğini biliyorsun değil mi?

Türk ordusu iki bin iki yüz elli yıllık geçmişi boyunca bir tek kurşun dahi sıkmadan ne zaman bertaraf edildi? Sarıkamış da dondu bir; (Kumandanın beyni Alman İmparatorluğuydu) Deniz tatbikatında, Birleşik Devletlere ait bir denizatlıdan atılan füzeyle vuruldu iki; (Kumandanın beyni ABD deydi); Irağın kuzeyinde, stratejik ortağımız olduğunu lanse eden Birleşik Devletler tarafından, on bir Türk askeri, elleri arkadan bağlı, başlarında kara çuval, esir alındılar, üç. Hatırladın değil mi? Hiç olmazsa, içi bahar dolu hafta sonları akşamlarında, iki duble rakı içtiğinde, ne olacak bu memleketin hali diye, soruyorsun değil mi? Peki ne olacak sence?

Fuzuli neden kaldı, unutulan, hor görülen mısralarda? Hazerfen Çelebinin torunları, hatta şu an, o adını anımsayamadığım, yeryüzünün ilk füzesini icat eden o meraklı Türkün torunları neden yapamıyor kendi uçaklarını hala? Rönesans sanatıyla tanışma fırsatını dahi yaşamadan Türk resim/ plastik sanatlarında ilk kez kullanan devrimci Levni neden anılmıyor hala? Mimar Sinanın torunları neden da yapıyor yüksek lisanslarını? İnsanlık tarihinin en değerli hekimlerini yaratan kültürün çocukları, neden hala ölüyor sıtmadan? Verem neden tehdit hala?

Çocukluğumdan gülen dondurmacı, gençliğimden şırdancı, ilk kustuğum şarap, peş peşe rüyam! Delip geçen hançerden akan… Ne vardır ki hatırlanan?

Ne zaman anacak olsam Hoca Nasrettin imi, ne zaman şöyle dolu dolu gülecek olsam… Tıkanırım. Düşlerim kabusa döner çoğu zaman, daralırım. Unutmamaya sarılırım. Unutmamayı yaşatırım. Canım Atama sığınırım. Nefes nefese kalan soluğumu rahatlatmaya çalışırım.

Aziz Ulusum, soruların yanıtları sende.

* Gazinin Sakarya savaşı stratejisi, aynı zamanda dünya stratejiler tarihine geçmiş, akademilerde verilen bir derstir. Bu savaş taktiği için gerekli olan en önemli unsur ise kendini vatanına adamış olan ulustur.

**

***

 
Toplam blog
: 153
: 1481
Kayıt tarihi
: 16.09.06
 
 

Tıka basa dolu bir adam değilim. Balığı gördüysem derine inerim. Uzun süre gölgede kalamam. Okuru..