Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

kevser şekercioğlu akın

http://blog.milliyet.com.tr/kevser

31 Ekim '08

 
Kategori
İlişkiler
 

Unutulmasa da "sil baştan"

Unutulmasa da "sil baştan"
 

İz kalsa da sil baştan...


Şebnem Ferah’ın Sil Baştan şarkısı çalınıyor, içimde bana ait olmayan fırtınalar cirit atmaya başlıyor dört nala. Kanıyla-canıyla bana ait bir insanın şarkısıydı bir zamanlar. Gitmeden once de canımı yakan, gitme diye yalvardığım, gittiğinde de bitmeyen endişeler ve şimdisi… Bazen bazı acıların önüne geçmek imkansız oluyor her şeyi denemeye rağmen. Yaşanacaklar kendi düzenleriyle geliyorlar hayatın içine, hayatının içine girilense, hep söylerim ya, zaman-zemin-kişi ye gore değişken.

Geçenlerde Blogda bu şarkı için yazılmış yazıya yorum yazmıştım ve sonrasında düşünceler içinde silinebilir mi gerçekten diye benim yaşanmışlıklarımla başkalarını düşünmeye başladım.

“Sil Baştan Sevmek Gerek Bazen, Her şeyi Unutmak” Silip de yeniden başlanabilir mi hakikaten? Yaşanan onca acı, gözyaşlarının aktığı yerlerde çıkmayan izler kalmaz mı insanın yüreğinde? İnsanın yüreği taş mı? Beyni nasıl avutur ruhunu? Unutmak mümkün mü sahiden kırılganlıkların geçerken yakıp yıktığı zamanları? Savaş sonrası döküntülerin içinde güneş açsa da tüm enerjisiyle donmaz mı insanın bütün kemikleri? En ince hücrelerine varana kadar işleyen, geri dönülmesi imkansız, imkansızlıklar içinde kıvranan, yılanların cirit attığı, atların tehlikeye kişnediği, yılan bakışlarına dönen zamanlar… Silinebilir mi sahiden? Hiç mi aklına gelmez yağmurların gözyaşlarını sakladığı o ince sızılı anlar?

Belirsizlikler ortasında, buza tutmuş soğuk duvarlara boş bakışlar, boş avuçlar içindeki çaresizlikler, yetememeler içindeki dik duruşlar. Kızılcık şerbeti değil çiğ kan içtim ama hala ayakta ve ben burdayım duruşları. Onurum yeter demektir “Sil Baştan” diye avaz avaz şarkı söylemek. Hiç bir yaşananı unutmadan, elinin tersiyle tüm kötülükleri kara tahtadan tozuyla beraber silkelemek. Hep sevmek ister yaşamak. Susmaya, küsmeye yüz vermeden, silik-süprük ne varsa üstüne basa başa yürümek tüm ağrılara ve yorgunluklara rağmen. Ayaklar boşuna gümlemiyor zamanla zamana karşı yürürken. Her acı beraberinde kendince bir gizli güç yüklü, acıya tahammül edenin ikramiyesiyle daha da katı. Bazı acılar var ki yaşadıktan sonra; artık her şey hiç bir şey olabiliyor ki, kimsenin yaşamaması içindir tüm dualarım.

“Sil Baştan Başlamak Gerek Bazen/Hayatı sıfırlamak/Her şeyi Unutmak” Unutmasan da beynin en dip dolaplarına kaldırmak en fazla bahar temizliğine kadar. Her sabah yeni bir hayat demek aslında, her gün yeni umutlar doğurur beraberinde. Olmuyorsa olmasın yeniden başlarım diyebilmektir hayatı sevmek. Hayatın içindeki çul-çaput, çer-çöplerin üzerine basa basa yürüyebilmek. Bazılarının bazılarına hep uzaktan bakması gereklidir aslında da… Gel de anlat bunu hayata ya da… Sıfırlamalı insan kendini bile zaman zaman, zamanlar iyice geçe kalmadan. Hayatı sevmek adına kendi için yapmalı bunu öncelikle. Kadın ya da erkek fark etmez kim ki canı yanmışsa destur edinsin bu şarkının nakaratını hayatı nakaratlamadan. Bazen hep istediğin ama olur mu olmaz mı endişelendiğin güzel şeyler de gelebiliyor insanın avuçlarına.

Kimse üşümesin güneşli havalarda, duvarları soğuk olan evler hep kabus getirir insanın hatırına, hatırlarında güzel renkler kalsın yaşayanlara. Eğer hainlik yoksa yaşananların içinde mutlaka ama mutlaka güzel günler de gelecektir onun için sonbahar da olsak bu bahar tozlu raflara aydınlık getirme zamanı. Temizlik yaparken açın bu şarkıyı enerji dolduruyor ortama. “Sil Baştan Başlamak Gerek Bazen/Hayatı sıfırlamak/Her şeyi Unutmak”

 
Toplam blog
: 374
: 869
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

1965 Akçakoca doğumluyum. Evli ve dört kız annesiyim, küçük bir kızın  anneannesiyim. A.Ü. Halkla..