Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ocak '22

 
Kategori
Anılar
 

UNUTULMAYAN HÜZNLÜ ÖLÜM

 
Van şehrimiz I.Dünya Savaşı yıllarında yaşadığı işgalin, isyanın, yıkımın, acı olayların ve kayıpların uzun yıllar etkisini üzerinden atamamıştır.1927 yılında nüfusu sadece 6.981 kişiden oluşan şehrimizin nüfusu 10.000 rakamına ancak 1940’ta ulaşmıştır. Bundan sonrada 1960’e kadar yavaş büyüyen şehrimizin nüfusu 1960 sonrası hızlı bir büyüme ivmesi yakalamıştır. 1927’den 1960’a kadar yüzde 215 artan şehir nüfusu 6.981 den 22.043 e çıkmıştır. Ancak asıl patlama 1960 sonrası olmuştur.
Yıl, 1951…
İşte bu yıllarda birçok başarılı şarkıya imza atan, Türk halk müziği ve Anadolu rock tarzlarında şarkılar yapan Türk şarkıcı ve besteci Selda Bağcan'ın babası Selim Bağcan Veteriner Hekim olarak küçükbaş hayvancılığın merkezi Van'a tayin ediliyor. Selim Bağcan eşi Fevziye Bağcan oğlu Savaş ile onun küçüğü Sezer ve bir yaşındaki kız çocuğu Selda ile birlikte yollara düşerek Van'a geliyor.
Selim Bağcan Van da sadece köylere giderek köylünün tek sermayesi, geçim kaynağı olan hayvanlara veterinerlik yani hayvan sağlığı hizmeti vermiyor; Van'da müzik grupları kuruyor. Sadece kendi çocuklarına değil, birçok Vanlı çocuğa müzik aleti çalmayı öğretiyor Selda Bağcan da öğrencisi olduğu İrfan Baştuğ ilkokulunun trampet takımında trampet çalıyor.
Bağcan Ailesi'nin hayatı 1957 yılının 20 Kasım'ında kararıyor… Selim Bağcan gittiği bir köyde içtiği sudan tifoya yakalanıyor. Van Devlet Hastanesi'nde yapılan tüm müdahalelere rağmen 10 gün içinde hayatını kaybediyor. Cenazesi meslektaşlarının, vefalı Vanlıların gözyaşları arasında Van'da Garipler Mezarlığı'nda defnediliyor.
Selda Bağcan Doğunun ilk ve tek gençlik festivali olan sonraki yıllarda düzenlenmesi çeşitli çevrelerce engellenen 'GezginFest konseri için 2018'de geldiği Van'da babasının mezarını ziyaret ediyor. Yarım asır önce babasının mesai arkadaşlarının yaptırdığı mezarı yeniden yaptırıyor.
Yeni öğreniyorum.
Ağbim İsmail Kali anlatıyor:
Van'da Şerefiye Mahallesi'nde yer alan işçi, esnaf, zengin, fakir, amir, memur ve subay çocuklarının aynı sıralarda kardeşçe, eşitliği sağlamayı amaçlayan siyah önlükler içinde birlikte okuduğu ve arkadaşlık yaptığı İrfan Baştuğ İlkokulu'nda 4. sınıfa gidiyorum. 60 sene önce yani. O zaman Ahmet Ayvalı veteriner müdürü, Selda Bağcan'ın babası Selim Bağcan da veteriner hekimdi. Rahmetli dayım, aynı zamanda babamızın amcasının oğlu Celil Balak veterinerliğin resmi pikap aracını kullanıyordu. İlkokulumuz veterinerlik dairesinin güney tarafında yer alıyordu. Veterinerliğin batısında mahfel (Orduevi), kuzeyinde askerlik şubesi ve yanında Gevher Altaylı'nın un fabrikası vardı. Dayımlar lojmanda oturuyorlardı Bende kimi zaman okul çıkışında sevgisini eksik etmeyen dayımın yanına ve evlerine giderdim. Hayal meyal Selim Bağcan'ı o zamandan hatırlarım. Mahallelerden yakın köylerden hayvanlar bakım ve aşı için veterinerliğe getirilirdi. Bizde yapılanları dayımın çocuklarıyla merakla izlerdik.
Müdür Ahmet Ayvalı, veteriner Selim Bağcan, dayım şoför Celil Balak ve görevlendirilen diğer personeller hayvancılık yapan köylerimize dağ taş aşarak hizmet götürüyorlardı. Resmi kurumlarda imkanlar yıllar kısıtlıydı ama görev aşkı, sorumluluk ve özveri çok fazlaydı. Bazen günlerce köylerde kalırlardı. Selim Bey'in hastalandığını ve sonra tifodan öldüğünü duyduk. Dayım başta olmak üzere tanıyan herkes çok üzülüp ardından göz yaşı döktü. Babalarını Van'a emanet eden Bağcan ailesi de Ankara'ya yerleşti. Hizmetler, saygıdeğer çalışkan dürüst insanlar asla unutulmaz. Hepsini rahmet ve saygıyla anıyorum"
Selda Bağcan müzikte zirve yapıyor
1957'de Veteriner Hekim Selim' Bagcan'ın ölümüyle Van'dan ailenin geri kalanı Ankara'ya taşınıyor. Selda Bağcan da ortaokul ve lise yıllarında mandolin çalmaya devam ediyor. Ve bu dönemde mandoline ek olarak gitar da çalmaya başlıyor. Erken müzisyenlik yıllarında İngilizce, İtalyanca ve İspanyolca dilde şarkılar seslendiren Selda Bağcan, geleneksel Türk Halk Müziği'ne ilgi duymaya başlıyor ve Mühendislik Fakültesi'nde öğrenciyken Cem Karaca, Barış Manço ve Fikret Kızılok gibi Anadolu Rock müziğine yöneliyor. Müzisyenlik kariyerine bir kelime bile bilmediği, sadece ezberleyerek gitarıyla çaldığı İspanyolca şarkılarla başlıyor. Kardeşleri yine bu dönemde Ankara'da Beethoven isimli popüler bir müzik kulübüne ev sahipliği yaparken Selda Bağcan bir üniversite öğrencisi olarak o mekanda yıllar boyunca kendi müziğini düzenli olarak icra etmeye devam ediyor. Müzik kariyerinde zirveye ulaşan Selda Bağcan Times dergisinin yayınladığı "Dünya'daki efsane kadın müzisyenler" listesinde yer alıyor.
Bir açık hava görseli olabilir
 
Toplam blog
: 41
: 2320
Kayıt tarihi
: 22.06.07
 
 

Van'da doğdu. Anadol Üniveristesi Sosyal Bilimler, İşletme Fakültesi mezunu. Gazeteci,araştırmacı..