Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Kasım '12

 
Kategori
Deneme
 

Unutuluş

Unutuluş
 

Karanlık, soğuk, acı yeşil bir sudur unutuluş. Bir kalpten, sıcacık bir sarılıştan kopup; derin,  çıkışsız bir kanyonun diplerine yitip gitmeye doğru düşmektir. Kimse duyamaz orada seni. En yakınların bile çırpındığının ayırdına varamaz. Derin duvarlarla çevrili iç çığlıklarını duyan olmaz. Çıplak, kuşsuz çiçeksiz kayalıklarında soğuk rüzgarlar uğuldar. Çöküp kalırsın orada; başın eğik, yüzün yıkıktır.

Silinmiş ya  da çizilmişsindir tarihten. Hiç bir ilerin kalmamıştır yürünecek.  Perdeyi çekip, oyunu bitirmek isteği gelişir gün geçtikçe içinde. Tamamdır artık; işlem sona ermiştir. Öyleyse neden hala tenin sıcak, beynin çalışkan, yüreğin inatçıdır ? Neden bırakıp gitmiyor seni belleğine yerleşmiş sözcüklerin, dudağından düşmeyen şarkıların ? Bir kez daha doğrulup, tırmanacak mısın yeryüzüne doğru; yeni bir başlangıcı taşıyabilecek mi yenik omuzların?

Seni çökerten, dibe iten yaşam ağrısına tutunarak bir kez daha doğruluyorsun işte!  Canını dişine takmak budur. Unutuluşun ölü toprağını silkeliyorsun üstünden. Yeniden güneşe çıkıyorsun.

Unutuluşun soğuk koynunda ölümü de tanıdın. İçinde bir tutam yaşama sevinci kalmışken, soluğun hala sıcacıkken seni çekmiyor toprağına. Yazmak, çizmek isteğiyle coşmuş ellerin   yaramaz bir çocuk gibi bileğinde sabırsızlanıyor. Kalk, yürü üstüne doğru zorluklarının. Böyle zamanlarda yazılır unutuluşun şiiri. Düşen yaprakları, solan çiçekleri sarıyı da ekle yaşamına.  Unutuluşu da koy masana birkaç kadeh rakı içerken. Unutuluşun da buruk, acı bir tadı vardır. 

 
Toplam blog
: 40
: 661
Kayıt tarihi
: 11.01.12
 
 

Anadolu'da yoksul bir bozkır kasabasında doğdum. Yoksul, acı, zor bir çocukluk ve gençlik yaşadım..