Vah zavallı ülkem vah!

İstanbul'un göbeğinde bir ilköğretim okulu. Okul özel bir okul değil. Devlet okulu. Genç bir bayan öğretmen, diğer bayan öğretmenler gibi diz boyunda etek giyerek okula gidiyor. Yani giyim normlara uygun. Ancak veliler etek giyen öğretmenlerden şikayetçi. Söz konusu veliler ise genelde sarıklı ve cübbeli tipler. Okul müdürüne şikayette bulunan velilerin bu talepleri müdür tarafından değerlendirilip, öğretmenlere ikaz şeklinde yöneliyor.

Öğrencilerin ders sırasında öğretmenlere sordukları sorular ise korkunç boyutta:

"Öğretmenim, Atatürk kötüydü değil mi?"

"Atatürk alkolden öldü değil mi öğretmenim?"

İşin ilginci bu durumu öğrenen müdür, velileri değil, öğretmenleri ikaz ediyor. Bu durum karşısında bayan öğretmen tayinini isteyerek başka bir okula gidiyor.

1980 öncesinde komünizm yanlıları Ecevit'in iktidar olmasını istiyorlardı. Nedenini sorduğumda ise öyle bir ortamda kendi ideallerini çok daha rahat gerçekleştirebileceklerine inanıyorlardı. İşte şimdi öyle bir ortam yaratıldı ki şeriatçılar, sarıklılar, cübbeliler bu ülkede istediklerini yaptırabilecek güce ulaştılar.

Şikayet mi?

Kimi kime şikayet edeceksiniz?

Böyle durumlarda geçmişte yaşlı bir teyzenin sözünü hatırlıyorum. Teyze aynen şöyle diyordu.

"Anamı şaapan kadı. Kimi kime şikayet edeyim?"