Vatandaş nereye

Hepimiz kendi kendimize birşeyler yazıp düşüncelerimizi ifade ediyoruz.

Belki paylaşma isteği veya kendini ifade etmenin bir başka yolu. Ancak Milliyet blogda bin küsür insanın duyarlılığına köyde kentte kaç kişi sahip. Merak ediyorum oy deposu olarak görünen köylerde yurttaş ne düşünüyor.

Son yıllarda genel olarak gazete okurunun arttığını biliyoruz, ancak bu önemli artışın acaba ne kadarı metropol dışındaki yerlerde. Hani kısaca özetlemek gerekirse halkın gündemi ile medyanın gündemi örtüşüyor mu. Merak bu siyasilerin demogojileri vatandaşı ne kadar etkiliyor..

Türkiyenin Irak'a harekat düzenlemeyi tartıştığı bir dönemde köy kahvelerinde neler konuşuluyor.

Hala vatanseverlik vurup kırmak olarak mı algılanıyor. Yükseldiği söylenen ulusal dalga ülkeye neler getirebilir, neler götürebilir tartışılıyor mu.

Ya da ne bileyim uluslar arası otomotiv markalarının ülkemize gelirken yerle şirketlerle piyasaya yerleştikten sonra kendi yollarına tek başlarına devam etmeleri konusunda fikir sahibi olan var mı. Neden Türkiyenin kendine özgü bir otomobil markası yok. Cumhuriyetin neredeyse ömrünce kurulan fabrikaları sanayi kuruluşları satılırken bu milliyetçi dalga neredeydi.

İnsan kafasına takmaya görsün bin türlü düşünce gelip geçiyor. Örneğin sivil toplum kuruluşları yakınlarda üçyüzbirinci madde ile ilgili toplandığında, neden bazıları masayı terk etti. Yoksa üçyüzbirinci maddeyi savunmakla pervasızca sürdürülen özelleştirmeyi savunmak arasında bir çelişki yok mu. Bu günlerde yükselen ulusal dalganın onca özelleştirmeye rağmen , Türkiyenin çığ gibi çoğalan dış ve iç borçları hakkında söyleyecek sözleri yok mu.

Yıllardır yüzde altıbuçuk faiz dışı fazlaya endeksli bütçelerin gizli ve açık destekçisi olanların bu üçyüzbirinci maddeye sarılmaları tarihin ikiyüzlülüğünün göstergesi mi. Yoksa ucuz söylemlerle vatanseverlik edebiyatı yapanların köyde kentte konuşulanlardan hiç haberi yok mu...