Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Kasım '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Veda için hazırlık

Veda için hazırlık
 

Göç


Bir yere gitmeden sıkıntısı, kabusu, endişesi insanın içine çöker mi? Kabusu olur mu? Vatanı daha gitmeden burnunda tüter mi?vYemekleri, kokusu, kalabalığı, karmaşası, fotoğrafları kare kare gözünde canlanır, baktığı her yere bir daha görebilecek miyim diye bakılır mı?

Ben gezmeyi, seyahati çok ama çok severim.vAdeta hayatımın anlamıdır.vAma göç etmek, vbir ülkeye temelli gitmek, vatanından ayrılmak sancılı bir doğummuş. Ya bir sorun olsun gidemiyim ya da bir an önce uçağım kalksın istiyorum. Boğazımda devamlı yumru var.

Yüzüme bakan herkes dram dolu ve çok üzgün bakışlarla bakıyor, acaba yanlış birşey mi yapıyorum. Ya da paranoyamı başladı bende diye düşünüyorum.

Amerika’ ya yerleşme kararı aldığımdan beri ailem bana düşman, herkes "neden diyor, ihtiyacın mı var sanki" diyor, düşüncemi küçümser gibi. Ben denemek istedim sadece bu kadar kötü mü bilmiyorum ama cesaret destek görmüyor anladım. Annem bile kırıcı, olumsuz, karamsar, "yapamazsınız, alışamazsınız, kolay mı hiç oralar kızım" diye başlayan cümleler kuruyor, düşünün annem bile... Beni hayata hazırlayan, ilk adımımı atmamı sağlayan annem. Adımlarımın ondan uzağa gitmesini görmeye tahammülü yok, bu belki sevgi belki bağımlılık ama ben şu sıralar çok üzgün ve mutsuzum. Annem sürekli New York’ taki suç oranı veya ekonomik kriz haberlerinin olduğu gazete sayfalarını koltuğumun üzerinde, çantamın yanında, gözlüğümün altında bırakıyor. Çok kararlı çalışıyor ve azimli, bu davranışları beni gülümsetiyor, sevildiğimi hissediyorum; korkuyorum ya başaramazsam, ne derim diye.

Bir yerden ayrılmak kolunu bacağını kesmek gibi acıtıyormuş anladım. Elbette abartıyorum ama tarih boyunca yapılmış göçleri düşünüyorum, tehcirleri, ne büyük bir travma, ne büyük bir karabasanmış, ben tamamen kurtluş olmaktan dolayı, özgür irademle verdiğim karardan dolayı, yani keyfi bir durum olmasına rağmen resmen dert sahibi oldum. Küçük Emrah’ ın kızkardeşi şeklinde dolaşıyorum. Gülsem mi halime yoksa katıla katıla ağlasam mı...

Durumum şu sıralar bundan ibaret...

Hiç dönmemek için bavul hazırlamak, seyahat için hazırlamaya benzemiyormuş, anılarımı bavullar almıyor. Zaten bavullarım ağzı açık canavar şeklinde. Kimseye uzun zamanlar için veda edemiyorum, tecrübesizim. Ellerinde küçük tek bavulla evini terk eden filmlerdeki esas kızı düşünüyorum, imkansız....

Bilmediğim yerlerde uyanmanın endişesi, ama bir o kadar merakı, yeni baştan bebek adımlarıyla hayata başlama sürecinin korkusu, ya anlatamazsam duygusunun verdiği endişe...

Üfff, şu sıralar durumum karışık, bu kadar yazmama rağmen ve tamamı neredeyse olumusuz veya karamsar gibi görünse bile yüzümde saçma bir gülümseme var.

Sanırım aklımı kaçıracağım New York New York diye...

Zeynep Elif

 
Toplam blog
: 7
: 542
Kayıt tarihi
: 03.11.08
 
 

İstanbul Üniversitesi Felsefe bölümünde öğrenim gördüm. Seyahat etmek, kitap okumak en büyük hobim. ..