Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Şubat '09

 
Kategori
Blog
 

Yazamadım...

Yazamadım...
 

Geç kalırdım hep okula. Ama geç kalmaktan mutlu olan bir çocuktum. Öğretmen kızarmış, ceza verirmiş umrumda olmazdı. Kural tanımayışımdan değil. Bunu nasıl anlatsam ki. Herkes içerideyken aynı anda ben dışarıda olmaktan ya da herkes erken gelmişken ben geç kalmaktan... Böyle mi? Değil, değil aslında, herkesin olmadığı anlarda olmaktan. Ben geç kalırdım herkese göre. Oysa geç kalan hissedilene, herkesti bana göre...

Geç kalırdım hep, ilk gün ışığına. Ama gün ışığında uyuyan bendim, belkide gün ortasına yetişirdim. Ben sabahlara geç kalırdım, gece karanlığına erken...

Şimdi karışık bir hikaye geç kalmak... Hiç saatim olmadı, kaç saat geciktiğimi nereden bileyim. Belki çok erkendi hep.

Yazamadım. Takvime bakmadım kaç zamandı geçen. Yazamadım, neyi yazacaktım ki? Hayatı, bir yanında yaşayıp gidiyor herkes. Kan ter içinde. Kimi hissediyor, kimi görmeden geçip gidiyor. Dünya yorgun, insan bi haber gerçekle hayalden...

Yazamadım. Biraz acıtıyordu canımı kalem. Yazamazken öylece siliyordum tüm bildiklerimi. Farkında olmanın en can acıttığı zamanlardı. Çocukların öldüğü, hastalandığı, işkence gördüğü zamanlardı. Yazamadım, dur diyecek farkındalığımı yitirmiştim. Ki yitirmesem de biliyordum, sesim kör kuyularda yankılanıyordu hep. Kimse duymuyordu. Duyanlar hep aynı fikirdeydi. Ama hep aynı kör kuyuda, karışıyordu sesimiz birbirine... O zaman susuyordu birileri. Bazan da herkes...


Yazamadım. Yaşananları okumaktan belkide. Yetişemedim değişene. Değişirken hızla değişemeyen herşey. Yetişemezdim. Öyle yalana, sahteye, riyaya, çıkara, kötülüğe... Yetişmekte istemedim. Ne yazdım, ne düşündüm bir an. Öylece karıştım hayata...

Geç kalacağım biraz kışa ama bahara herkesten önce gireceğim. Belkide geç kalmak bir yerde, başka bir yere erken gitmektir.

Şimdi karışık bir hikaye geç kalmak... Yazamadım ya, bu sebepten erken olsun yazacaklarım, geçince bu zalim çağ...

Şubat Yolcusu

Seni kim çizebilir şubat yolcusu
yalnız akşam olsun dağınık olsun
ceplerinde bozuk bir bulut uğultusu
geceleyin dörtte bir ölüm korkusu
dörtte dört sabaha karşı yağmursun
seni kim çizebilir şubat yolcusu
bütün çizgileri bozuyorsun...

Attila İLHAN


 
Toplam blog
: 90
: 875
Kayıt tarihi
: 19.05.07
 
 

 Ama hayatın farkındayım. Hem güzel, hem acı. İyi midir farkında olmak? Yoksa iyi midir farkında ol..