Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Kasım '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yazgı

Yazgı
 

Kendi el yazımla yazdım kaderimi. Sanki hayat benim değilmiş gibi özensiz ve çarpıktı harfler. Cümlelerde özne eksik, belirtisiz nesne bendim. Hayata devrik bir cümleyle girdim. Ne dilbilgisi tanıdım, ne imlama dikkat ettim. Edebi bir anlatımın içinde gereksiz bir kelime olup çıkıverdim.

Kırmızı kalemle çizildi yüzüm, anlam bütünlüğünü tümden bozdum. Türkçe dersinde dağıtılan notlar arasına karışmış geometri testi olup çıktım. Aklım, bir çemberin içine dağılmış gibi. Yüreğim, şeklini kaybetmiş bir çokgen gibi. İç açılarım toplamı çözümsüz olan havuz problemi gibi. Ruhum, sonsuzluğa teğet geçen doğru gibi.

Yine hayat bilgisi dersinde sınıfta kaldım. Ne hayatı bildim, ne de hayat içinde var oldum. Fotosentez yapan duygularımın, reaksiyon hızını kesen etken oldum. Asit yağmurları altında kaldı düşüncelerim. Eridikçe içime aktı sensizliğim.

Aklım edebiyat dersinde okunan şiirlerde kaldı. Ne aruzu bildim ne de ünlü şairler gibi fiyakalısından şiirler yazdım. İçim seni kaybettiğinde sarıldı dizelere ve kalemim konuştu kendi acemi diliyle;

Derin bir sessizliktir şimdi adın
Sağı solu olmayan, sonuna varılamayan bir yol
Uykuya dalamadığım, rahatını göremediğim yatağım
Karanlığına alışamadığım, perdesini aralayamadığım odam
Kederlerimi attığım dipsiz bir kuyu
Hayat, tadına varamadığım bir su
Kulaklarımda acı bir türkü şimdi. ( Eylül–2007)

Kendi elimle yazdım kaderimi. Bitmeyen bir ders gibiydi söylediklerin. Zil çalsın da kaçıp gideyim diye bekledim. Zil çaldı. En uzaklara gitti benliğim.

Yazgısı buysa yüreğin, ruhun kabul etmekten başka şansı var mıdır?

 
Toplam blog
: 2
: 1541
Kayıt tarihi
: 22.10.07
 
 

Bir Mayıs hatırasıyım. Kiminin kıymetlisi kiminin arkadaşıyım. Öylesine bir zamanda öylesine yazanla..