Yazıklar olsun

Üzülerek bloğuma bir yazı daha eklemek istiyorum.
Maalesef futbolda yine karabulutları şiddetle dağıtmaya çalıştık. Sonuç pek şaşırtıcı değil her derbide olduğu gibi yine bir sürü olay yaşandı 90 dakika boyunca. Bizler vatandaş olarak tüm olumlu ve olumsuz gelişmeleri elimiz kolumuz bağlı seyrediyoruz uzaktan. Ben ve benim gibi tepkili olanlar ise bu tip yollarla bir nebze sesimizi duyurmaya çalışıyoruz birilerine.
Peki yöneticiler ne yapıyor ?
Güvenlik güçleri ne yapıyor ?
Federasyon ne yapıyor ?

Yöneticiler şunu yapıyor. Meşalelerin içeri girişini sağlıyor.Saha içine kadar atılabilecek cisimleri tespit edip atımı kolaylaştırıcı önlemler alıyorlar. Karşı rakip bize kendi sahasında şunları yapmıştı biz daha iyisini yapmalıyız tarzında planlar yapıyorlar. Maçlardan önce ileri geri konuşarak taraftarları gazlıyorlar. Eski meseleleri pişirip pişirip gündeme taşıyorlar. Bugün sadece şu bizim dört büyük takımın başkanına bir bakın. Dördüde birbirinden kaliteli üst sınıf insanlar. Fakat konuştukları laflara bakın birbirlerine söyledikleri kelimelere bir bakın. Sokakta ufacık çocuklar bile mahalle maçında bu tip laflar sarf etmiyorlar birbirlerine. Çok yazık ve çok ayıp hiç bir klup yöneticisine yakışmayan kelimeler. Bir tanesi de yok biz yorum yapmıyoruz demiyor. Bir taneside diğer yönetici için yok o beyefendi biridir böyle söylemez demiyor. Siz yanlış anlamışsınızdır demiyor. Hepsi birbiriyle kavgaya heran hazır. Onlar gibi üst sınıf insanlar bu kadar kavga etmeye meğilliyken tribünlerdeki orta ve alt sınıf olarak adlandırdığımız taraftarlar nasıl kavga etmesinler demi. Balık baştan kokar diye boşuna dememiş atalarımız.

Güvenlik güçlerimiz şunu yapıyor. Girişte tüm vatandaşların üzerini arıyor. Hemde didik didik arıyor. Peki sahaya atılan cisimler nasıl sahaya geliyor. Demek ki gerekli arama yapılamıyor. Hadi bazıları cisimleri içeri bir şekilde soktu diyelim. İşte basından takip ediyoruz derbide şu kadar güvenlik görevlisi görev yapacak. Peki onca güvenlik görevlisinden bu insanları sahaya yabancı madde atarken hiç gören olmuyor mu acaba. Stadların hemen hemen hepsinde güvenlik kameraları var bu insanlar kameralar adamı yakalanmıyorlar. Kameralar bunları tespit edilemiyecek yerlere mi konuyor? Güvenlik görevlilerinin görevi olay çıkmasını bekleyip olay çıktıktan sonra taraftarları coplamak mı ? Yoksa olay çıkacağını anlayıp olay çıkmasını engellemek mi ?
Birde bu maçta özellikle güvenlik görevlilerine şu tembih edilmiş; sanıyorum bu tüm kamuoyununda ilgisini çekti.Bütün olaylar bir tarafa bırakıldı ve sahanın orta yuvarlağı korunmaya başlandı. Bende ne yapıyorlar diye şaşırmıştım. Meğer Fenerbahçeliler bayrak dikmesin diye önlem alıyorlarmış. Stadda alınan hiç bir güvenlik önlemi başarıya ulaşamadı fakat orta saha güvenliği başarıya ulaşmıştır. Bu konuda emeği geçen tüm güvenliklere, yöneti - cilere, futbolculara teşekkür etmek gerek diye düşünüyorum.

Gelelim federasyonumuza onlar neler yapıyorlar. Aynı benim gibi ve sizler gibi onlarda televizyonlarının başında olayları izliyorlar. Yarın birgün kalkıp Galatasaraya ne kadar ceza verdiklerini açıklayacaklar. Bir miktar para cezası,
bir kaç maç seyircisiz oynama veya saha kapatma cezası yani bildik cezalar. Bunlara hepimiz alıştık. Bunların hepsi hikaye gibi cezalar. Herkes yapacağını yapıyor sonrada bu cezalardan birini çekiyor. Bu cezalara bütün klüpler razı zaten. Fedarasyonun bu aşamada artık bu olaylara dur demesi lazım. Daha caydırıcı cezalar vermesi lazım. Bakın bugün bir İtalyada nasıl cezalar uygulanıyor bu sene herkes gördü. Dünyanın en büyük takımlarından biri olan Juventus ligden düşürüldü, Milan, Fiorentina, Reggina, Lazio, Siena takımlarının puanları silindi. Eksi puanlarla lige başladılar ve bu sayede Reggina ve Siena belkide küme düşecekler bu sene. Palermo Catania maçında çıkan olaylar sonucundada ligin tüm stadları seyirciye kapatıldı. Bir maçta olay çıktı tüm takımlar cezayı paylaştı. Daha sonraki günlerde prosedüre uyan stadlar seyirci almaya başladı. Catania takımı bırakın seyirciyi kendi stadını bile göremez oldu. İnanın bu sadece İtalyada değil daha bir çok ülkede böyle yani örnekler çoğaltılabilir. Fakat niçin Türkiyede böyle değil. Kim dört büyüklerden birini kümeden düşürebilir, kim puanını silebilir, kim sezon sonuna kadar saha yada seyirci cezası verebilir. Tabii ki federasyon. Peki neden yapmıyorlar neden bizim gibi onlarda maçları seyredip bildik cezalar veriyorlar. Türkiyede futbolu kimler yönetiyor belli değilde ondan.

Buradan bloğumun amacı olan fair-play çağrısını yinelemek istiyorum. Lütfen tüm taraftarlar, tüm yöneticiler, tüm futbolcular ve tüm sporlarla ilgilenen spor adamları birazcık fair-play. Gelin hepimiz futbolu alkışlayalım. Yenmek ve yenilmek doğanın tümünde var sadece futbolda değil. Şampiyon belli olmuş formaliteden bir maçta bile bu kadar olay çıkması gerçekten düşündürücü. Bir futbol müsabakasından bahsettim burda bir sayfa boyunca fakat dikkat ederseniz yazımda futbolla ilgili hiçbir şey yok. Artık futbol seyredelim, futbolu alkışlayalım, futbol konuşalım.

Futbol 7'den 70'e kimsenin unutmaması gereken bir spor dalıdır. Yazımı okuduğunuz için şimdiden teşekkür ederim.

HOŞÇAKALIN