Yine Bahar Geliyor

Yine Bahar Geliyor

Bir tahterevallinin tam ortasındayız.
Açmışız ayaklarımızı iki yana, denge kurmaya çalışıyoruz..
Hangi tarafa azıcık meyledersek, o tarafa eğiliyor tahteravallimiz....

İşte bunun gibidir insanın yaşam dengesi.
Yaşamla ölüm arasında gidip gelmedir yaptığımız..
Farkında bile olmadan heran salınır dururuz..

Her şey zamanı gelince yaşanacak...
Şimdi mi... yaşamın yükselen ucundan ortasına doğru gelmekteyiz, tek kişili tahterevallinin.
Tek kişilik… dengesi de tek kişiyle kurulur yaşam tahteravallisinin.
Denge bozulursa, tek kişi düşer, her ne kadar kalabalık içinde olduğumuzu zannedersek de.
İyi ki düşenle düşülmüyor…

İnsan en uçta doğar da, herkes kendi hızında yol alır diğer uca.
Üstelik her adımda biraz daha aşağıya eğilerek.
İki uç arasındaki mesafeye de ömür diyorlar.
Bazen tek salınımlıktır, bazen binlerce vals eder..

İp cambazı, ancak ip üzerindeyken yapar cambazlığını.
İnsan da öyle..
iki uç arasında gidip gelirken yaşar, yaşam sanatını.

Yaşamak kolay değil, ölmek de…
Dikkat edeceksin dengeyi kurarken iki uç arasında.
Düşeceksen de adam gibi düşmeyi bileceksin.
Her noktasında farklı karşılanır, insan düştüğü yerin.
Kimi yerinde çiçeklerle, kimi yerinde dikenlerle.
Kimi yerinde zamansız denir,
Kimi yerindeyse, zamanı gelmişti düşmesinin! denir.

Öyle bir düş ki, sadece iki damla olsun sevenlerinin gözünde.

Yine bahar geliyor…
Zamanıdır yükselmenin.
İnsanoğlu kelebekler gibidir, çabalarsa yükselir.
Bahar geliyor, zamanıdır kanat çırpmanın.
Bahar geliyor, zamanıdır tadını çıkarmanın..

Kuş gibi hafif olacaksın, heves edersen gönlünün yükseklerde gezmesine.
Ağırlık verirsen kendine, engel olamazsın tahterevallinin de aşağıya eğilmesine.

İyiliğin iyiliği çağırması gibi,
Bunalımlar da çağırmaktan geri kalmaz bunalımları…
Her şey sende başlar, sende biter.
Dengede durmak senin elinde…
Marifetine bağlı yükseklerde yer tutman…
Aşağılara inmek ise, beceri gerektirmiyor.
Daha rüşvetle iş gördüren de olmamış azraile…

Yine bahar geliyor...
Sıcakların, soğuğu, aydınlığın, karanlığı kovalaması gibi,
Yaşam sevinci de kovalasın mutsuzlukları..
Bir çiçek açacak, bir kuş ötecek, bir kelebek kanat çırpacak.
Bir tomurcuk açacak, bir fidan boy sürecek, yine kavak yelleri esecek.

Nasıl görmek istersen öyledir yaşam, baktığını değil, istediğini görürsün.
Nasıl duymak istersen öyledir yaşam, kulağına geleni değil, kulak verdiğini duyarsın.
Nasıl atmak isterse öyle atar yürek, önüne gelene değil, gönlüne düşene atar..

Kime aralarsan onundur, kapını çalan değil, ancak gönlünü açtığın girer içeri..

Yine bahar geliyor..
Yel gibi esecek duygular, istediğin tepelere.
Yağmur gibi yağacak umutlar, suya hasret gönüllere
Sular gibi akacak sevgiler, nehirlere, denizlere
Seller gibi coşacak gönüller, kanayan güllere
Kor gibi yanacak yürekler, ağlayan bülbüllere...

Yine bahar geliyor.
Eğer becerebilirsen
Salınım zamanıdır tahterevallinin
Yaşam iniş, çıkış değil mi?
.... ..........
Hayyam, bakma öyle ters ters, bu gün küsüm seninle...
.