Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ağustos '11

 
Kategori
İlişkiler
 

Yok! Sevmedim ben bu duruşu!..

Yok! Sevmedim ben bu duruşu!..
 

washa


İyi adı altında etiketlediğimiz insanlar, günü gelince bir diğeri tarafından canı yandığında kötü şeyler yapmayan insanlar için mi, söylenir? 

İyi insanlar, kime göre iyi veya neye göre kötüdür? 

Bir de; bir şeyin iyi veya kötü olduğunu kim, ne, ne şekilde ve neye göre, nasıl belirler? 

Bu konumda ki yüksek merciyi, tanımak ve karşısına geçip sormak istiyorum: 

Bundan çok daha genç olduğum yıllarda, cehalet sıkıntısı ile üst komşumuzun oğlunu, aylarca telefonda taciz etmiş, sonra da herkese anlatıp dalga geçmiştim... 

Şimdi ben “ne olacağım?” bundan sonra hiçbir zaman iyi insan sınıfında yer alamayacak mıyım? 

Tüm insanlık aleminin bu yaptığım ve şimdi anlatamayacağım buna benzer pek çok yaptığım kötülükleri affetmesi için ve yine sonrası olmayan şimdiyi, yaşadığımız bugünü; bugün ki aklımla iyi diye etiketlenen “doğru insanı” anlamak için, zihnimde şunları topladım: 

Yaşadığı doğal ortamda nefes alıp vermekten çok daha fazlasını amaç edinmiş,
Bir başkasının kendisine sahip çıkılmasını beklemeden, ele aldığı her işe sonuna dek sarılan,
Başkalarının ne düşündüğünden çok kendi ve sorumluluklarıyla ilgilenen,
Mutluluğu dans pistlerinde, peçete yırtmak yerine kendi yaratma yolunu seçen,
Sorunlardan uzak durmak adına boş insanlarla, boş muhabbetlerden medet ummayan,
Prensipleri olan, evet ve hayır demesini bilen, Kesin çizgilerle isteklerini belirten ve bunu belirttikten hemen sonra kıçı başı oynamayan,  

Şeyyy, yaaani, bilmem ki sözcükleri yerine lafı evelemeden, gevelemeden sadete getiren,  

Ya seven ya da sevmeyen insan iyi insandır ve hayata karşı bir duruş belirlemiş, düzgün insandır… 

Bunların tümüne katılıyor ve yürekten onaylıyorum… 

Peki nadir olarak sayıları yok denecek kadar az da olsa, tanıdığım böylesine karterlerin: 

Yolda yürürken bile yolun ortasında yürümemesi,  

Hatta yürümek için her zaman sağ tarafı seçmesi,  

Bilip bilmedikleri her konuda biraz inatçı olmaları,  

Mesela ; bamyanın hiç tadına bakmadıkları halde sevmiyorsam sevmiyordur tavırları,  

Ya siyah ya da beyaz mevzusu bahistir karşısında ki duruşları,  

Ara renkleri es gemeleri,  

Hani nerede mavinin sonzuluğu, yeşilin cıvıl cıvıllığı, pembenin tatlılığını yok sayma tavırları,  

Onların; durduğun yerde durmalısındır edaları…… 

Sizce de oldukça sıkıcı ve komik değil midir???!!! Ya!! Nedir o öyle; nöbet tutan Dolmabahçe’nin önündeki askerler gibi, insanlara kotacı bakışları…. 

“çık”sevmedim ben duruşu… 

Çömelip yere oturmak istiyorum belki. Hem oyunu kurallarına göre oynayıp, hem hayat ile eğlenemez miyiz, kadeşim!! 

Hı??!! Ne olcak şimdi? Ne yanii: Hayata karşı kuralcı ve keskin hatları olan bir duruşum olmadığı için ben yenilmiş mi sayılıyorum.. 

Hiç sanmam!… 

 

Selda Eruzun Katu Style… 

 

 

 

www.facebook.com/washatasarim 

 
Toplam blog
: 24
: 604
Kayıt tarihi
: 08.01.07
 
 

Tekstilci anne, ilaç sektöründe yönetici olan babasının küçük şımarık kızları olarak Şişli'de hay..