Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Haziran '07

 
Kategori
Spor
 

Yolun açık olsun Rüştü

Yolun açık olsun Rüştü
 

Futbolun profesyonel bir spor olduğunu artık anlamalıyız. Renklere olan bağlılık sadece taraftarlar için geçerlidir. Bu gerçeği anladığımızda belki maçlarda olay çıkarmanın ne kadar anlamsız bir şey olduğunu da düşünmeye başlayabiliriz.

Sahada bizim takımımız adına oynayan futbolcular, kulübümüzden aldıkları para karşılığında mücadele etmektedirler. Dün bize gelmeden önce başka takımda var güçleriyle performanslarını ortaya koyup, yeri geldiğinde bize karşı oynadıkları gibi, yarın yeni bir transfer döneminde, bizim takımımızı bırakıp yine başka bir takımda karşımıza rakip olarak çıkabilirler.

Futbolün güzelleşmesi, gollerle süslenmesi, takımların birbiriyle rekabet etmesi, maçların kazanılması, şampiyonlukların elde edilmesi, her yıl yeni turnuvalarda mücadele edilerek derecelerin paylaşılması için gösterilen gayretler, her kulübün o sezon kadrosunda bulunan oyuncularla paylaşılabildiği ortak bir başarıdır.

Düşünsenize Brezilya'dan, Sırbistan'dan, Gana'dan, Uruguay'dan gelen bir oyuncu, Fenerbahçe'nin galibiyetine sevinebiliyor, yenilgisine üzülebiliyor, şampiyon olduğunda sevinçten deliye dönebiliyor. Fenerbahçeli olduğu için mi? Hayır... Profesyonel oyuncu olduğu için...

Futbolcuların çok büyük rakamların telaffuz edildiği paralarla transfer edilebildiği bir dönemde, onları amatör bir oyuncu gibi düşünmek, renklere ihanetle suçlamak veya boğaz tokluğuna ömür boyu bir kulüpte ihtiyarlamasını beklemek, mantıklıca bir beklenti değil.

O yüzden Rüştü'ye kızmaya hakkımız yok. Güle güle gitsin. İstediği kulüpte oynasın. Bizim görevimiz, Rüştü'ye de gol atabilecek oyuncularla takımımız takviye etmek, Rüştü'den daha zor goller yiyen bir kaleciye sahip olmak. Ezeli rekabette şampiyonluğa oynamanın yolu bundan geçer.

Biz taraftar olarak renklerine gönül bağladığımız kulübün bizi sevindirecek sonuçlar almasını isteriz ve bekleriz. Bu sonucu sağlayan oyuncuların Ahmet, Mehmet, hatta Alex olması bir şeyi değiştirmez. Öyleyse ne diye üzülüp Rüştü'ye haksızlık ediyoruz ki...

Fenerbahçeli olarak anılmak, futbol hayatını bu kulüpte sonlandırıp kendini böyle vasıflandırmak, futbolcunun kendi kararıyla ortaya çıkacak bir davranıştır. Biz kimseyi zorlayarak Fenerbahçeli yapamayız, kimseye Fenerbahçeli ol da diyemeyiz, kal da diyemeyiz...

Bizi Fenerbahçeli olurken birinin baskısıyla mı olduk? Hayır...

Artık futbolun bu profesyonel yönünü anlayalım ve kabullenelim... Bu yüzden kimseyi de kırmayalım, üzmeyelim... Rakip takımların taraftarlarına ve oyuncularına da bu gözle bakmayı ihmal etmeyelim.

Güle güle Rüştü... Yolun açık olsun...

 
Toplam blog
: 859
: 979
Kayıt tarihi
: 21.06.06
 
 

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu, ekonomik..