Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Haziran '09

 
Kategori
Siyaset
 

Yorumları, yargıları iyi dinlemek gerek!

Yorumları, yargıları iyi dinlemek gerek!
 

Kaynak:İnternet


Yalanım yok, kimseyi doğru düzgün dinlemedim, itiraf ediyorum hep de burnumun dikine gittim, elimde değil, A şahsı B şahsı için “Yalancıdır o!” dese, B’nin yalancı olduğuna kanaat getiremedim!

Bedelini ödesem dahi, ille de o karara ben varayım istedim.

Bu huyumu bildiğimden anne-babamın önerilerine dahi kulak asmamış olan ben, birilerinin şahsi yargılarını mı can kulağıyla dinleyecektim yani! Asla!...

Yanlış yapmışım ama!

Bir insanı en iyi gözlemlemenin yolu o kişinin başkaları hakkında yaptığı yorumlar, vardığı yargıları iyi dinlemek olduğunu zaman bana öğretti!

“Kişi kendinden bilir işi” pek basmakalıp gelse de işin özü vallaha da budur!

Bu nedenle kişi kendisi kadar bilir, kendisi kadar kavrar, iyi niyeti kötü niyetli birine anlatmanız olası dahilinde değildir, bilmediği bir şeyi nasıl anlayabilir insan?

Bir kişinin başkası hakkındaki yorumları, olayları değerlendiriş şekli ve vardığı yargılar tümüyle o kişinin kendini ifade ediş şeklidir, öyleymiş yani, ah bilsem can kulağıyla dinlemez miydim vakti zamanında!...

Örneğin, sevgilisini, eşini çok kısıtlayan erkek bir başkalarının eş ve sevgililerine göz süzmüşlüğünden dolayı “Sana güvenim sonsuz ama erkek milletini bilmezsin sen!” teranelerini sıklıkla telaffuz eder.

Sürekli kandırılma kaygısı taşıyan insanlar neden başkalarına güvenemezler ve her işin altında bir bit yeniği ararlar dersiniz?

Hı hı, kendilerinden bilmektedirler işi!...

Herkes beni kıskanıyor diye düşünen insan kıskançtır, hatasız davranmaya çalışan insan başkalarında kusur arayandır ve bulduğu her kusuru günü geldiğinde biliniz ki kullanacaktır.

Bu liste uzar gider, iyi de siyasetle bu konunun ilgisi ne derseniz, şöyle ki: Başbakanı, her ne kadar yüreğim tamamına yetmese de, dinliyorum.

AKP ve şahsı için söylediklerini değil de, kişilerin kendilerini övmelerini dinlemeseniz de olur zira, medyaya, bazı vatandaşlara, muhalefete, orduya, yargıya değinmeleri karşısında kulağımı öyle bir açıyorum ki, kulak zarım bir öğrense konuşmayı “Yeterrrr!...” diye haykıracak, velhasıl kelam!

İstisnasız bütün konuşmalarında AKP’yi çekemeyen, yok etmek isteyen, komplo kuranlardan söz ediliyor, her yaklaşan vatandaşa suikastçı gözüyle neredeyse bakılıyor.

Demokrasi her bir cümlenin başında, ortasında ve de sonunda yer alıyor AKP’nin övgüleri esnasında, ancak basit bir eleştirme dahi AKP’ye uzanan eller oluyor, demokrasi yerini fesada, komplolara bırakıyor, ki bir yeni durum belirlemesi: bir takım ifadeler ne kadar çok tekrarlanıyorsa, o kadar tekrarlanmasına gerek duyulduğundandır!

Örneğin dürüstsem eğer, yeri geldiğinde söylerim ancak her daim bunu tekrarlama gereği dahi duymam, mesela, hatta “Yalancının tekidir!” diyen olursa, çok da ciddiye almam, hele ki kendimi aklamaya bile kalkışmam!

Güler geçerim! Anlayan anlar şekerim!

Bir yerlerde oy pusulaları bulunmuştu, konu öylece kapanıp gitti, denizde piyade tüfeği mermileri bulunmuş, yeni, beş mermi ise bulunan(!) kaç kişiye mal olacak bakalım!

Bilmem anlatabildim mi?

Gülgün Karaoğlu

Haziran,15/09

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..