Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Haziran '14

 
Kategori
Aile
 

Yuvaya dönüş

Yuvaya dönüş
 

Memleket hasreti


Nereye giderseniz gidin, yüreğinizin güçlü attığı tek yer memleketinizdir. Yine bir yaz mevsimi, bir yıllık sürecin omuzlarımızda biriken yorgunluğu ve dinlenme sürecine son bir hafta kala yaşanan tatlı heyecan... Her memleket sevdalısı, baharın gelmesiyle aydınlanan her günün sabahında, çiçeklenmiş her ağaç dalını gördüğünde içinde kıpırdayan o tatlı mutluluğun bir an önce doyuma ulaşacağı yazı bekler. Bir heves tüm işlerini yoluna koyup, kendisine engel oluşturmasın diye düzenli bir şekilde planlarını yapar ve tüm aileyi de buna göre hazırlamaya başlar. Sonrasında doyuma ulaşacağı o sürecin başlangıcı olan yolculuğa kendini hazır eder ve bekler. O bekleyiş herşeyin başlayacağı ve güzel anılarla dolu dolu yaşanmışlığın hafızalara kazındığı pek çok anıların şekillendiği hayallarin ilki olur.

Ben şimdi o hayallerin içinde gezinerek günün dolmasını bekleyen memeleket sevdalısından biriyim. Tüm yılın ben de yarattığı sıkıntıyı bir an önce atma tutkusuyla ve sabırla gelecek olan o günü bekliyorum, yani yazın ikinci yarısı olan 1 Temmuz'u. Memlekette toplanmış beni bekleyen aile efradı, dört gözle yolumu bekliyor. Annem ve Babam olmadan geçen bir yazın eksikliğini içimizde hissederek birlikte bir tatil yapacağız. Her sene olmasada fırsatını yakaladığımız her yaz da ailenin kızları bir araya gelir zaman geçiririz. Tabi çocuğu olmayan tek kişi benim. Diğerlerinin 3'lü ve 2'li olunca ev bir kalabalık oluyor. Bu yaz da evde yeğenlerle birlikte olacak kişi sayısı ise 10. Bu curcunanın çok daha fazlası ise diğer şehirlerde yaşayacak kişilerinde gelmesiyle bu sayının üç katına çıkıması ve sonrasında yaşanan o tatlı karmaşa. En ilginç olanı ise, bu kadar kişiyi doyurma telaşı, sonrasındaki kalan bulaşıkları yıkama derdi, yatakların serilmesi ve kaldırılması, kahvaltı telaşı.... diye bitmek bilmeyen iş silsilesi. Ancak bunlar insanı sıkan değil, bilakis mutlulukla yapılan işler ve ayrı bir zevk oluyor bizim için. Atrıca, Ramazan'nın da gelmiş olması en azından yemek yükünü biraz hafifletecek diye düşünüyorum. Evimizin üç tarafı bahçe ile çevrili, sabahın ezanıyla duyulan kuş cıvıltıları ise muhteşem güzellikte. Bol yeşilliğin içinde olunca insan tabiki börtü böcekle doluyor ev. Ancak bizim ailedeki her birey alışık bu canlılara.

Ailede yaşanan en güzel anlardan bir diğeri de, akşamları oynanan oyunlar. Evde her grup için oyun seçeneği mevcut, sıkılmak mümkün değil. Hele de işin içinde çerez ve farklı sıvı içecekler varsa  o zaman dokunmayın ahalinin keyfine. Özellikle benden büyük ablamla oynadığımız kart oyunları çok mücadele içinde geçer. Sırf yenebilmek uğruna uykusuzluk çekerek zar zor bitirdiğimiz oyunların sayısı belki 1000'ni geçmiştir. Ödüller ise daha bir mükemmel. Benim en favori ödül seçeneklerimden biri masajdır. Sağolsun ablam bu konuda yetenekli olunca, fırsatı kaçırmamaya çalışırım ve yenmek için herşeyi yaparım. Bir diğer eğlendiğimiz olay ise sinema keyfidir. Bunun için de seçtiğimiz pek çok filmi gün içerisinde 2 li partiler halinde izleme seanslarımız başlar. Sonrasında film ile ilgili yorumlar ve eleştiriler. Mangal ve semaver partilerimiz ise en can alıcı zevklerimiz arasında yer alır. İşte tüm bu güzellikleri koca bir yılın içerisinde sadece 1 haftaya sığdırmak ise ayrı bir maharet gerektirir. İşim sebebiyle zaman kısıtlaması yaşasam da bu 1 haftalık doping bana çok iyi gelecek ve ben bunun tatlı kıpırtısını şimdiden yaşamaya başladım. Umarım herşey bu yaz tatilimde çok daha fazla katlanarak enerji depolarımı tam doldurur. Şimdiden herkese iyi tatiller. 

 
Toplam blog
: 75
: 735
Kayıt tarihi
: 09.06.10
 
 

Dünü yaşamış yarını ise umutla yaşamaya devam etmek isteyen bir gönül dostuyum. Her söznüzle, her..