- Kategori
- Haber
" Saçmalama " hakkımı kullanıyorum

Diyorum ki, bu gün Pazar ve ben de Pazar günü yazmış olacağım ya. Pazar günü yazı mı yazılırmış, ama yazacağım, duramıyorum. O zaman bugün izninizle biraz “ Saçmalama ” hakkımı kullansam…
İşte geliyor saçmalıklarım…
Efendim, edindiğimiz bilgilere göre, namaz vakitlerinde otobüsleri “ Cami önünde ” mola verdirme taleplerinden sonra, şimdi de uçakların uçuş esnasında rotasının kıbleye çevrilmesi talebi geliyormuş.
Bu talep karşısında görevli hostesler de “ Kıble kalbinizdir ” diyerek talebi geri çeviriyorlarmış. Ne var yani, uçak içinde “ Şimdi namaz vakti ” diye duyuru yapılsa da uçak da beş dakika “ Kıble açısı ” rotasında uçsa!...
***
Başbakanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN, Amerika Birleşik Devletleri' nde “ PKK’ nın tankı da var ” demiş.
Yahu, adamlara normal piyade tüfeğini kabul ettirene kadar canımız çıktı. Nereden çıktı şimdi “ Tankları da var ” lafı?
***
Irak hükümeti ile yapılan ve imzalanan ama yürürlüğe girmesi için TBMM onayını gerektiren ve içinde “ Sıcak takip ” içermeyen antlaşma metnine “ Sıcak takip ” i sokamadık ya…
Diyorum ki acaba Iraklılar “ Yahu; bizim oralar zaten sıcak, bir de küresel ısınmanın etkisi ile daha da sıcak oluyor, bir de siz ‘ sıcak işler ’ sokuşturmayın ” mı dediler ki?
Madem “ Sıcak ” menüden hoşlanmadılar, o zaman onlara “ Soğuk ” menü mü sunsaydık ki!...
Gerçi ne sunarsan sun, bu antlaşma meclisten de bu şekli ile geçerse, zaten “ Sıcak ” sunma hakkımızı kaybediyoruz. Biz “ Soğuk ” tarafına bakalım…
***
Yine Sayın Başbakan’ dan…
Sayın Başbakan, iftar yemeği sonrasında Fetullah GÜLEN’ in mesajını dinlemeden salondan ayrılmış.
Niye ki?
Türkiye’ de iken dinliyordu?!…
***
Bazıları “ Dağdaki gençleri ovaya indirelim ” diyorlar. Ben di diyorum ki “ Onları ovaya indirmek için özel çabaya gerek yok. Zaten hep ‘ içimizde ’ geziyorlar ve arada, hatta sıkça da silahlarını kullanıyorlar. Ama onlar silah kullanınca da işte 13 kişi birden ölüyor. "
Bu nasıl oluyor böyle?
***
Adamın biri, çalıştığı fabrikadan her gün 3 - 5 vida aşırmış. Bir yıl sonra da vida sayısı çoğalınca satmaya kalkmış ve yakayı ele vermiş.
Abi… Niye bir yıl bekliyorsun… Yavaş yavaş çalıyorsun madem, yavaş yavaş da sat, öyle değil mi? Bizde öyle yapıyorlar da, yıllarca “ Çalıntılar ” “ Hortumlar ” belli olmuyor.
***
“ Ramazan bayramına 2 haftadan az bir süre kaldı, bankalar da düzenledikleri kampanyalarla düşük faizli “ bayram kredisi " verme yarışına girdi. Tüketici faizlerinin yüksek olduğu bugünlerde " Bayram Kredi " faizleri, diğer birçok kredi faizinden daha düşük seviyede bulunuyor. ”
Bu bir gazete haberi ama günlerden beri televizyonlarda reklamını izlediğimiz gibi, cep telefonlarımıza da iletiler geliyor.
Bu da bir “ Ramazan Paketi ” galiba…
Da… Alsak mı ki, almasak mı ki?
Hani olmayan “ Gelir ” ile geri nasıl ödenecek, bütün mesele orada. Bayramı “ sevinç ve huzur içinde ” geçirdikten sonra, kalan günler “ zehir içinde ” olmasın sonra!
***
Ben de biliyorum saçmaladığımı.
Ama yazımın başında açıkça belirttim, bende suç yok.
30 EYLÜL 2007
NOT: Fenerbahçe rozetini niye mi koydum? Yazının özüne uygun, saçmalayacağım ya...