''Şehidimin Son Örtüsü, Al Bayrağım ...''

Ay yıldızlı bayrağımı nerede görsem içime bir coşku dolar... Özgürlüğümü, zenginliğimi, yaşamayı, insan sevgimi doyarak hissederim...Uğruna dökülen kanları, şehitleri, gazileri, yetimleri anımsarım.

Yükseklerde mavi gökyüzüyle kucaklaşmasına hayran kalırım. Kale burçlarında, okul gönderlerinde, çocukların ellerinde, bayram törenlerinde bir başka güzeldir bayrağım...Askerimin dağlara kazıdığı geniş alanlarda dostlara güven ve coşku; düşmana korku verir azametiyle...

Şairin bayrak şiiri muhteşem:''Mavi göklerin kızıl ve beyaz süsü...Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü...''....''Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır;toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır...''

Bayrağımın boynu bükük kalışına hiç dayanamam.Hele bakımsız, rengi solgun halini düşünmek bile istemem.Bu duygular içinde yine bir bayrak törenime yetişmek için sevinçle yollardayım...Yürümeyi hep sevdim, çevreme selam vermek;yeni doğan güne:''Merhaba ''demek için...Yollarda, evlerde, şehirde bir huzur var...Herkes ekmek peşinde...Kimi okuluna koşmakta;kimi yarı uykulu çocuğunu kucaklamış servis bekliyor...

Yolum herzamanki gibi Zeytinli Zümrüt Parktan geçiyor...Aklıma Neruda'dan bir dize geliyor...''Her gün aynı yoldan yürüyenler;değişik bir yol denemeyenler...Yavaş yavaş ölürler...''diyor. Ben de yolumu hemen değiştiriyorum.

Sıra sıra zeytin ağaçlarına ''Günaydın...''diyorum...Günaydın yüzüme doğan aydınlık....Masmavi bir denize baka baka yürüyorum...Uzaktan denize yeni açılan takaların sesi geliyor...Öğretmenlerle selamlaşıyorum, hızlı adımlarla gidiyorlar...''Andımız''a yetişmek için...İstiklal Marşını söyleyecek çocuklar, bugün başka bir güzel...

Bir sanat merkezinin yanından geçiyorum.Gözüme takılan bir manzarayla aniden irkiliyorum...Durup yakından bakıyorum.Tanrım...! Böyle bir şey olamaz...

Gözlerime inanamıyorum...Sanat merkezindeki bayrak direklerinde solgun ve kirli , kırmızı bez parçaları...Hem de üç adet...Uçlarından direklere dolanmış, bağlanmış...iğreti ve çirkin...Nedir bu...? ''Yoksa bunlar bayrak olmasın ''diye kuşkuyla daha da yaklaşıyorum...

Korktuğum başıma geliyor...Bayrağım bakımsız birer paçavra gibi sarılmış direklere...''Kurtar beni bu durumdan''diye adeta yalvarır gibi...Düşmemek için de sarılmış da sarılmış...Günlerdir oradalar...Kaderlerine terkedilmişler...Basiretsiz kişilere makamlar hediye edenlere öfkeleniyorum...

Türk Bayrağını Koruma Yasası aklıma geliyor...Yetkili arıyorum...kimse yok...Kapılara kilitler vurulmuş...''Çocuklar görmesin bu rezilliği'' diye dua ediyorum..Mesai saati henüz dolmamış...Öfke ve burukluk dolu yoluma devam ediyorum...
...................

Mesai saati dolmuş...Yetkilileri uyarıyorum...''Ne var bunda kızacak canım...''der gibi yüzüme bön bön bakıyorlar...Bir taraftan korku , benizlerini uçurmuş...

Bayraklar özgürlüğüne kavuşuyor...Solgun benizlerine ''Kan ''geliyor...''Ders aldılar mı bu sorumsuzlar acaba?'' diyerek görevime dönüyorum...

Yaşam tüm hızıyla devam ediyor...

Özgürlük timsali bayrağımın kanatları altına sığınanlar, nimetlerinden sonuna kadar faydalanıyorlar...Bayrak için canını verenler, bayrağımı yere düşürmemek için 'Ant içenler...''Misak-ı Milli ''kahramaları bu kutsal topraklarda şerefle bekçilik yapmaya devam ediyorlar...Yeter ki Al Bayrak yere düşmesin diye...