Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Ağustos '13

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

'Ben Nesli' karşısında 'Biz Nesli'

'Ben Nesli' karşısında 'Biz Nesli'
 

1970, 1980 ve 1990’larda dünyaya gelen ‘Ben Nesli’ olarak tanımladığı kuşağın hoşgörülü, özgüvenli, açık görüşlü ve hırslı olmalarının yanında depresif, yalnız, sinmiş, kaygılı ve kışkırtıcı kişilik özellikleri ‘Ben Nesli’ yapıtında psikolog ve toplum bilimci Dr. Jean M Twenge tarafından anlatılmıştır.

Dr. Twenge, özgün araştırmacı bakış açısıyla 20 - 40  yaş grubunu psiko-sosyolojik anlamda irdelemiştir.

60 yıllık yaşam sürecinde 1.3 milyon kişiyi mercek altına alarak bugünün genel karakteristiklerini ortaya koymuştur.

Dr. Twenge’nin ‘Ben Nesli’ adlı yapıtı bana esin kaynağı olmuştur.

Blog yazımda bizim kuşağın temsilcileri olan 1940, 1950 ve 1960’larda dünyaya gelen ‘Biz Nesli’ ile ’Ben Nesli’ni ‘Davranış Bilimleri’ perspektifinden irdelemeye ve karşılaştırmaya çabaladım.

Diğer bir ifade ile 20 – 40 ile 50 – 70 yaş gruplarının karşılıklı psiko-sosyolojik bakış açısını sergiliyorum.    

Bu blog yazım ‘öznel’ ve ‘sübjektif’’ olup bir ‘sosyolojik araştırma’ ürünü değildir.

İlkokul yıllarımda, daha ‘60’lı yılların ilk yarısında ülkemiz gazlı içeceklerden Coca  Cola ile yeni tanışıyordu.

Daha o yıllarda ‘girişimci’ yeteneğimizin gelişmesi adına MEB İlk ve Orta dereceli okullarında ‘kooperatif’’ adı altındaki kantinler öğrenciler tarafından işletiliyordu.

İşte o kooperatiflerde Uludağ, Çamlıca, SuGa gibi gazozlar 20 – 25 kuruşa satılırken, Coca Cola’nın fiyatı 75 kuruş olması nedeniyle her öğrencinin harçlığı yetmiyordu.

Eğer biriktirdiğimiz harçlığımız Coca Cola satın almaya yeterli olursa aldığımız Cola’yı teneffüste ‘kanka’ ile mutlaka paylaşırdık.

Çünkü ‘biz nesli’ idik; ‘grup dinamiği’ her şeyden önce gelir,  yani ‘arkadaşlık,’ ‘kanka olmak,’ her şeyini paylaşmak demek idi.

‘Biz nesli’ tamamen şeffaf ‘grup dinamiğini’ oluştururduk ki; ‘grup dayanışmasını’ sağlayabilelim.

Diğer yanda ‘ben nesli’ temsilcisi, 02 Mart 1980 doğumlu oğlum Barışcan, Reebock Blacktop marka spor ayakkabılarını ‘kankası’na gösterebilmek için tüm gece gözüne uyku girmiyordu.

Barışcan yeni, en üst marka/model ve pahalı ayakkabılarını arkadaşlarına göstermekle sahip olduğu mutluluğu, keyfi yaşamak istiyordu.

‘Ben nesli’ arkadaşlıklar maddiyata dayalı rekabet ortamında geçmektedir.

‘Ben nesli’nde yaşanan rekabet ortamı başlıca ‘kibir,’ ‘maddiyatçılık’ ve ‘eşitsizlik’ unsurlarından oluşmaktadır.

Her iki nesil için de enerjisini değerlendirmenin en iyi yollarından biri ‘beden dilinin’ kullanımıdır.     

Hem ‘Ben nesli’ hem de ‘Biz Nesli’ insanları duygularını ve enerjilerini ne kadar gizlemeye çabalarlarsa çabalasınlar, beden dili konusunda ‘oynamaları’ olanaksızdır.

Örneğin; ‘biz nesli’ insanları günlük yaşamlarındaki iletişim kanallarında başlıca iki duyguyu, ‘ayıplanma’ ve ‘utanma’ duygusunu yaşarken yüzleri doğaçlama kızarıyor.

‘Ben nesli’ insanlarının duruşlarını, göz temaslarını, ses tonu ve mimiklerini gözlemleyerek ‘sosyal yargı’ ve ‘niyetlerini’ daha kolay algılayabilir ve okuyabiliriz.

Diğer yanda ‘biz nesli’ insanlarının daha edilgen, ‘mücadele yılgını’ psiko-sosyolojik yapısı ve düşük ‘mobil içgüdüsü’nü gözlemleyerek kimin moralinin yüksek olduğunu, kimin duygusal açıdan zorlandığını anlayabilir misiniz?

Teslimiyetçi ‘biz nesli’ insanlarının duygularını gizleyememeleri, kendilerini kolay ele vermeleri; onların moral gücünün seyrini algılayabilmede karşı tarafın işini kolaylaştırmaktadır.

Ancak, ‘biz nesli’nin iletişim sanatı’nda ‘beden dilinin kullanımında başarılı oldukları anlamını taşımamalıdır.

Geçmişten günümüze gelen evrensel ilkeler ve ortak paydaları göz ardı etmeden; başarılı iletişim kurabilmek öncelikle TÜRKÇE’yi doğru kullanmak ve hakkını vermekle başlar !

16.08.2013, İzmir, Türkiye

Not: Fotoğraf alıntıdır.                                      

 

      

 
Toplam blog
: 392
: 908
Kayıt tarihi
: 27.11.11
 
 

1951 Muğla doğumluyum. Ege Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi'ni 1974 yılında bit..