Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Nisan '08

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

"BORCUMUZ LEBLEBİ-ÇEKİRDEK, ÇEREZ!"

“Borcumuz leblebi-çekirdek, çerez!”

(Halkı sonsuzca fakirleştirme taktiği)

Birkaç ay önce kaleme aldığım aşağıdaki yazımı güncel sıcak gelişmeler ışığında bilgilerinize ve ilgilerinize…

Gırtlağına kadar borçlu ülke ve halk rehin alınmış demektir. Rehin alınan ise güdüm altındadır. Bağımsız ve özgür tavır koyamaz. Para veren genellikle her konuda bayrağı göndere diker ve dikmiştir.

Çevrenizde tefeciden sallama para almış borçlu insan görmediniz mi hiç?

İşte öyle bir şey!

Yıkılan sosyal devletin yerine kurulan “sadaka devleti”nden alınan makarna paketleri ve kömür çuvalları karşısında kitlelerin zavallılığı ve çaresizliği elini avucunu ovuşturmasında tezahür eder. Bu koşullarda oluşan, eskilerin deyimiyle haleti ruhiye denilen ruhsal durum makarna ve kömür paketlerinin yarattığı minnet duygusuyla maluldür.

Öte yandan makarna ve kömür paketlerinin üzerine inşa edilmiş demokrasicilik oyunuyla kendini aldatma da şifa verir herkese.

ANKA’nın verdiği, “Kamçıya Doymayan Yiğitler” adlı ATO araştırmasına göre, yarıdan fazla insanımız, 40 milyon kişi gırtlağına kadar borçlu.

Başbakan ise bu durumu her zaman yaptığı saptırmaca ve galesizlik içinde şöyle değerlendirmektedir:

“Borç yiğidin kamçısıdır, bizim borcumuz leblebi-çekirdek, çerez."

“Kamçıya Doymayan Yiğitler” raporuna dayanarak aşağıda borçluları ve borç durumumuzu belirledik.

En büyük borçlu olarak devlet karşımıza çıkıyor, balık baştan kokar deyişini kanıtlarcasına.

Hazine dışarıya 216, 9 milyar dolar borçlu.

Kamu ve özel sektörün dış borcu 237, 3 milyar dolara ulaşmış.

Dış borcun 147, 6 milyar doları özel sektörün yabancı ülkelere olan borçlarından oluşmaktadır.

“Borcumuz leblebi-çekirdek, çerez!”

Bankalarımızın toplam 32 milyon 326 borçlusu var. Bankaların 32, 3 milyon kişiden toplam 261, 4 milyar YTL alacağı bulunmaktadır. Başka bir deyişle söylersek, toplam 17 milyon Türk ailesinden yüzde 45’i banka borçlusu olmaktadır.

32, 3 milyon borçlu yurttaşın bir dökümünü yaparsak;

7, 6 milyonu tüketici kredisinden borçlu,

572 bini toplam 32, 4 milyar YTL olarak konut kredisinden borçlu,

810 bini 8, 7 milyar YTL’lik otomobil kredisinden borçlu durumda...

“Borcumuz leblebi-çekirdek, çerez!”

32, 3 milyon borçlu yurttaşımızı toplumsal konumuna göre incelersek;

2 milyon 199 bini küçük ve orta ölçekli işletmeler...

Ve bunlardan 1, 6 milyon mikro işletmenin toplam 29, 9 milyar YTL,

466 bin 277 küçük işletmenin 26, 1 milyar YTL

Ve 89 bin 501 orta büyüklükteki işletmenin 22, 6 milyar YTL kredi borcu bulunmaktadır.

“Borcumuz leblebi-çekirdek, çerez!”

Borçlanma araçları bazında incelersek sorunu daha değişik bir tablo çıkıyor karşımıza.

En gözde borçlanma aracı kredi kartları.

Başka ülkelerde ödeme aracı olan kredi kartları bizde bilinçli bir pompalamayla borçlanma aracı olarak kullanılıyor. Bankalar kredi kartlarını işportada dağıtıyor kaldırımlara kurduğu stantlarda. İktidar da buna bilinçli bir şekilde göz yumuyor. Zira borçlu halkın diyet borcu olacaktır iktidarlara. Nitekim 22 Temmuz seçimlerinde halkı “istikrar totemi”yle teslim aldılar.

“Borcumuz leblebi-çekirdek, çerez!”

Ülkemizde toplam 26 milyon 949 kişide 56 milyon 284 bin adet kredi kartı bulunmaktadır. İnsanımızın üçte birinden fazlasında, yüzde otuz beşinde tam bir borçlanma aracı olarak kredi kartı bulunmaktadır. Ve bunun da üçte biri, 12 milyonu son ödeme tarihinde asgari ödeme miktarından borç bırakmaktadır. Böylece kredi kartı borçlanma miktarı toplam olarak 26, 9 milyar YTL’yi bulmaktadır. Bu miktarın da 10, 9 milyar YTL’si taksitli alışverişlerden kaynaklanmaktadır.

“Borcumuz leblebi-çekirdek, çerez!”

Türkiye’deki “borç dağ”larının bir kısmını da, esnaf ve sanatkârlarla çiftçilerin Bağ-Kur’a, işyerlerinin SSK’ya olan borçları oluşturmaktadır.

1 milyon 417 bin bağımsız çalışan ve esnaf-sanatkârın Bağ-Kur’a toplam 23, 4 milyar YTL borcu vardır. Bağ-Kur üyesi toplam 734 bin 348 çiftçinin 6, 7 milyar YTL tutarında prim borcu bulunmaktadır. Buradan anlaşıldığına göre, esnaf ve sanatkârın yaklaşık yüzde 60’ı, çiftçilerin de yüzde 65’i Bağ-Kur’a borçlu durumda. Diğer yandan işçiden kestikleri paraları ödemeyen ve ucuz kredi kaynağı olarak kullanan 891 bin 390 özel sektör işvereni SSK’ya faizleriyle birlikte 8, 2 milyar YTL borçlu durumda. Buradan hareketle, özel ve kamu sektöründen toplam 898 bin 795 işveren SSK’ya toplam 10, 9 milyar YTL borçlu...

“Borcumuz leblebi-çekirdek, çerez!”

66 KİT’in 22 milyar YTL, 2 bin 624 belediyenin 2, 6 milyar YTL, diğer kamu kuruluşlarının hazineye 72 milyon YTL borcu gözükmektedir. En büyük borçlu TMSF; “ödenmeyecek borçlar” kapsamında, batık bankaların halkımıza çıkarılan faturalarından oluşan 84, 4 milyar YTL tutarında bir borç dağı. İkinci sırada ise Ankara Büyükşehir Belediyesi, yani Gökçek bulunmaktadır. ASKİ ve EGO’yla birlikte toplam borcu 4, 3 milyar YTL... Bu gidişle AKP Adıyaman Belediyesi’nde olduğu gibi belediyeleri de batırmak üzeridir.

“Borç yiğidin kamçısıdır, bizim borcumuz leblebi-çekirdek, çerez."

Aymazlık mı desek, ihanet sınırlarına varan cinlik mi desek!

Ne derseniz deyin, Türkiye bu hükümetten kurtulmalıdır. Aksi takdirde Türkiye diye bir şey kalmayacak.

Türkiye ilelebet payidar kalacağına göre, Türk milletinin bu krize de bir devrimle yanıt vereceği günler yakındır.

Ocak–2008

www.fatihozcan.org

 
Toplam blog
: 510
: 505
Kayıt tarihi
: 04.04.08
 
 

"Cv" Dedikleri Özgeçmişim 1953 yılının karanlık günlerinde Haziran ayının 24. günü, ağaçların mey..