- Kategori
- Söyleşi
"Keşke"lerime O da eklendi...
İyi ki... Bir kez de olsa, ziyaretine gidebildim...
Keşke...
Kaç kez söyleriz, yaşam boyu bu sözcüğü ...
" İyi ki" lerin "keşke" lerden çok olduğu yaşamlara, ne mutlu...
"Ne kadar çok düştüğün değil, kaç kere kalktığın, kalkabildiğin önemli" der bir düşünür... Bu anlamda; keşke dediğimiz hatalarımızdan ders alabilsek, bir daha keşke denilecek yanlışlar yapmaz ya da olabildiğince az yapardık.
Yaşamımızı olumsuz etkileyen hatalardan sonraki yıkımların ardı sıra, her toparlanıp kalkışımızda "bir daha olmayacak " deriz, dik durmaya çalışarak devam ederiz yola...
Hatalarından gerektiği gibi ders alabilenlere ne mutlu...
Kendini eleştirebilmeli insan ... Ne kadar zor olsa da, iğneleri kendine batırmayı bilmeli, canının yanmasına aldırmadan. Oysa ne çok severiz kendimizi beğenmeyi, hem de beğenilmeyi...
Ayrıntılara takılmak huyumu hiç sevmem ama gerek başkaları ile gerek kendimle ilgili olumsuz ayrıntıları kafama takıp onları dert edinmekten de alıkoyamam kendimi. Bugün yapılması gereken bugün yapılmalı örneğin... Yapılması gerekli en küçük eylemden, en büyüğüne kadar. Bilirim bunu ama her seferinde "Bu sefer , yarına bırakmayacağım" der yine ihmal eder, yine tembellik eder ertelerim o işi...
İlkokul öğretmenim... Antalya Dumlupınar İlkokulu... İlk üç yıl... Dördüncü sınıfta babamın tayini Tokat'a çıktı. Öğretmenim sınıftan iki arkadaşımla birlikte imzaladıkları bir kitabı bana bir ayrılış hediyesi olarak verdi. Adı "Binbir gece masalları" ...Sayfaları parlak,ciltli bir kitap. Saklıyorum onu, torunlarıma kalacak, eskilerden bir esinti olarak...
Bir tesadüf eseri olarak iki yıl önce öğretmen olan kızı ile tanıştık adresini aldım .Eşimle ziyaretine gittik. İsmimi ve öğretmenim olduğu yılları söyler söylemez hemen tanıdı beni... Babamın mesleğini, oturduğumuz evin yerini, benim kırılgan yapımı sanki bir iki yıl öncesini anlatır gibi anlatıyordu. Aradan tam tamına yarım asır geçmişti ... Benim öğrencilerimden bile emekli olanlar var...
O nasıl sevindi, ben nasıl heyecenlandım... Herkese nasip olur mu, bu yaşta ilkokul öğretmeni ile karşılaşmak... "Bu olmadı öğretmenim" dedim . "Ben yine gelirim, artık hep gelirim..."
Gidemedim...
Facebook'da onun öğrencilerinin oluşturduğu bir sayfayı gördüm... "O'nu unutmayacağız" diyorlardı... Öğretmenler gününden bir gün önce gördüm o sayfayı... Umarım aklıma gelen doğru çıkmaz diyerek , korkarak, kızını aradım... "Yirmi gün önce kaybettik babamı" dedi.
Nasıl kızdım kendime... "Yok".dedim. "Sen akıllanmadan gideceksin, öteki tarafa"
Keşke... Sürekli aklımda olanı ertelemeseydim. "Hoca'ma gideceğim yine; bu sefer geçen defa olduğu gibi eli boş değil, en azından çiçek yaptırıp gideceğim" dedim kaç kez , kendi kendime de, eşime de...
Anladım...
Sonu gelmeyecek , "KEŞKE" lerin...