"Play" di, "Off" oldu... of oldu...

Kadro çevrimi (rotasyonu) nedir?

Kadrodaki her oyuncuya, yetenenekleri, yapabildiklerine / yapamadıklarına göre, yaşına, deneyimine, kadro içindeki değerine, önemine göre gereken maçlarda, uygun rakiplerle, uygun zaman dilimlerinde yeterli süre vermektir.

Tabi bunu yaparken, kadronun ana kurgusuna, ana iskeletine, omurgasına ve maç kazanma alışkanlıklarina da zarar vermemek gerekir.

Mustafa Denizli bunu o kadar güzel anlatırdı ki " bazen bir oyuncunun 2 dakikalık işi, o sezon ona fazla forma veremesek bile takım için en önemli 2 dakika olabilir " diyerek.

Carlos Carvalhal'ın sezon başından beri en çok yapamdığı şeyleri sıralarsak, en üst sıraya rahatlıkla " kadro çevrimi"  diyebiliriz. Ve gelinen noktada, puan tablosu da gayet rahatlıkla der ki :

Otur! Sıfır !

***

Hugo Almeida, belki de sezonun en oyundan çıkmaması gereken anında oyundan alındı. Oysa harika bir kafa golü atmış, moralsiz takımına moral vermiş, kendi de bu morale mahsar olmuştu. 

Ricardo Quaresma bu sene oynadığı 25 maçın belki de en az yarısında oyundan çıkması gereken adamdı. Ve bugün de "hal" öyleydi. Ha! o da golün pasını verdi diyebilirsiniz...Ama spikelerin maç anlatırken değindiği  sorunun gerçek nedeni oldu maç boyunca...Önce spiker dedi ki, Trabzon, Beşiktaş'ın sağından çok tehlikeli geliyor....Bakıyorsunuz, o kanat Quaresma'nın kanatı...ve yenilen birinci gol geliyor...Üç dakika sonra aynı spiker bu sefer aynı cümleyi, Beşiktaş'ın sol kanatı için kuruyor, Ersan Gülüm orda zor anlar yaşıyor...Ve bir de ne görüyorsunuz, Quaresma o kanata geçmiş...Sonra yine sağ tarafa geçiyor...rakip 18' köşesinden yine ayağında fazlaca tuttuğu top nedeni ile 3 kişi basıyor, topu alıyor ve aktarıyor...devamında ikinci gol geliyor....

Ve aynı teknik adam çözümü Toraman'ı oyundan çıkarmakta buluyor...

Oysa maç 1-0 iken yapacağı tek şey Quaresma'yı oyundan almak ( ki bunu yapamacağını defalarca gördük, bizimkisi kuru gürültü aslında ) ve yerine Pektemek'i koymaktı...

Trabzon, bu gece Beşiktaş'ı, Beşiktaş'ın başındaki teknik direktörünün büyük yardımı ile tarihi bir hezimete uğratabilirdi... Eğer ki Cenk Gönen maça başladıği gibi güvensiz oyuna devam etseydi...Cenk Gönen, Burak'ın ilk yarının sonuna dogru yakaldıği net fırsata engel olunca maça döndü...Dönmeseydi, Beşiktaş da bu gece sahadan çok farklı bir yenilgi ile ayrılırdı...

Kadro çevrimi bu demek işte...Bu yetersizliğin sezon başından beri biriken toplam ışığının sahnesinde bir oyun daha oynadı Beşiktaş sadece...Bu yüzden :

Otur sıfır...

***

13 resmi maçta yenilmeyen dönemde zar zor kurdugu takım kimyasını bile iyi kullanamadı teknik adam...Quaresma aşkı pahalıya patladı...Quaresma'ya geçiremediği sözünü, bilerek ve isteyerek kırmızı kart gören oyuncusunu, cezası biter bitmez ilk 11'e koyduğunda tescillemişti zaten...

Uyarmıştı bu satırların yazarı...

Bu gerekçeyi de ekleyerek ve toplamda kadro çevriminin yapılamadığını bilerek Beşiktaş'ı çok kötü günler bekliyor diye...

Beşiktaş 7 resmi maçta 5 kez yenilmiş oldu...O kötü günler geldi, yaşanmaya başladı...

" Play "di " OFF"  oldu...Of ki of...

Hiçbir oyuncusunu gereken zaman diliminde, gereken maçta, gereken motivasyon ve gereken görev ile kullanamayan adam " uf " oldu...Kadro çevrimi duman oldu...

Play off'a kalsan yeterdi oysa...

Off oldu...

..............