Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

04 Ocak '14

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

"Şarkılar Hep Beni Çaldı, Sazlar İse Kıskandı"

"Şarkılar Hep Beni Çaldı, Sazlar  İse Kıskandı"
 

Fuat Edip Baksı


Her şarkının, bir hikayesi vardır. Şarkılara ruh veren  o güfteler, yani şiirlerin içindeki gizli aşk hikayelerini, aşağı yukarı sezinleriz. Ama, uğruna şarkılar yapılan sevgililer, parmakla  sayılacak kadar az.

Şair öğretmenlerimizden. Fuat Edip Baksı’nın evindeyiz. Bizi, eşi Kayhan Hanım karşıladı. O da emekli bir öğretmen.  Her taraf  kaybettiği kocasının resimleri, anılarıyle dolu. Şairimiz uzun yıllar Bartın, Zonguldak, Safranbolu’da öğretmenlik yaptı. Bartın Gazetesinde  şiirler yazdı. İzmir’e yerleşti. Her on İzmirliden birinin hocası olarak da ünlüdür kendisi.

Şairimizin esas ünü, şiirleridir. Ve  bunlardan bir tanesi olan “ Bir bahar akşamı, rastladım size” isimli şarkının da söz yazarıdır. İnsanlar ölür, şarkılar ayaktadır. İşte bunları konuşmak için çalmıştım kapılarını.

Oturduk konuşuyoruz. Ve sordum: “ Nasıl bir duygu? Hakikaten, derinden bakınca,  gözlerinizi niye yere indirdiniz?” dedim. Güldü. Ve herkes böyle bunu soruyor. Yanlış, dedi. Doğrusunu sordum.   "Bir yıl sonu balosunda, tuvaletleri, uçuşan,  yerlerde sürünen,  bir odadan bir odaya geçiş yapan  genç bir kız görürü  Fuat Bey. Göz göze geldiklerinde, kız, başını öne eğer mahcubiyetten. Ve oradan uzaklaşır. Mesele budur. Bana enlendikten sonra böyle anlatıldı." diyor Kayhan Hanım.

“ Bu, o şarkı değil. Bu konuyu herkes bana malediyor. Pek çok soran oldu bu böyle mi diye. Sizin gibi. Kendisi Kuşadası’nda yazlığındaydı. Her gün bana mektuplaşırdık... Daha yeni tanışıyorduk. O gün postadan mektup çıkmamış ve  “Uzun yıllar ötesinden” şiirini, yazdı. Rüştü Şardağ bunu besteledi. Sonra bu şarkı oldu. Eline o gün mektubum geçmeyince de çok üzülmüş. Her gün için benden çifter çifter mektup aldığı için, alışkındı tabi.

Bartın Ortaokulunda da öğretmenlik yapan F. Edip  Baksı, Bartın’lılarca kadirşinas bir insan olarak tanınıyor. Bartın Gazetesinin   60’lı yıllarda  yazdığı kutlama mesajı, şiir halinde gazetenin arşivinde. BU ARADA BARTIN GAZETESİ SAHİBİ ESEN ALİŞ'E TEŞEKKÜR EDERİM. kONUYU SEÇEREK ÖZEL OLARAK BANA  BİLDİRDİ VE BU YAZININ DOĞMASINA SEBEP OLDU.

Şairin güfteleri pek çok. Bunlardan “Aşkımın ilk baharı, Bakışın çağırır beni, Bir bahar akşamı rastladım sizse, Gönülden gönüle, Uzun yılların ötesinden, Rüzgar kırdı dalımı, Bakışın çağırır beni uzaktan, Aşkımın ilk baharı, ilk heyecanım benim” gibi.

Gazeteci Sabri Süphandağlı onun için, boşuna dememiş “ Şarkıların Şairi Fuat Edip Baksı” diye

O gün mektup ulaşamayınca, şairin aklı başından gidiyor. Ve o şiir yazıyor. Uğruna şiirler yazılıp besteler yapılan o kadın, şimdi karşımda, gözlerinden bulut bulur anılar dizisi geçiyor gibi geldi bana. Samimiyet, dostluk, bağlılık duygusu, temiz ve dopdolu sevgi, halis ve saf bağlılık  duygularının hepsi bu şarkıda şekillenmiş sözleriyle birlikte. İşte oı şarkının sözleri

Uzun yıllar ötesinden,  / Hatırını sorayım mı? / Sana gönül bahçesinden, /  Bir demet gül vereyim mi? / Senden haber gelmeyince / Bir kar yağar ince ince. / Sevgilim, diye her gece Karanlığı sarayım mı?/ Almamış gibi yazımı, / Güldürmesen de yüzümü, / Dile getirip sazımı, / Bir selâm göndereyim mi?

 

Uzun yılların ötesinden uzanıp soruveriyor sevdiceğine, bak gelmedi mektubun. Ah sorma, mektubunu beklerken, ince ince kar yağdı duygularıma. Sevdiğim, sevdiceğim diye karanlıklarda sızlanan, oysa bendim.

Almamış gibi yaptım o mektubu. Alsaydım, onu, aşkın sıcak havlusu ile sarıp sarmalayacaktım, her zamanki gibi. Aşkın sırmalı tılsımları da tel tel saçılacaktı ortaya.  Sevdiğim, baharım, özlemim geldi diye diye. Ama gelmedi mektubun. Sama, yine de Kuşadası’ndan selam yolluyorum. Kuşadası’nın kuşlarını, bir gün kapında görürsen, şaşırma. Gagalarının ucunda, benim öpücüklerim var. Yanaştır dudaklarını onlara…” Kayhan Hanım, hayalinde eşini böyle düşünüyor ve  konuşturuyor işte.

Toprağa dökülen su kaybolmakta, vefa bozasını bile hakiki vefa ile karıştıranların dünyasında yaşıyoruz. En vefalı dostumuz, bu duruma göre gölgemiz oluyor. Ama, o da yoldaşlık ederken bize, güneşli  havayı beklediğini biliyoruz.

Kayhan hanım, ondan kalanlarla yetiniyor. Kızı Prof. Dr. Güniz Baksı , Prof. Dr. Bilge Hakan Şen ile evli. Geride, oğlu Ediz ve torunu Ömer  Baksı var.

Kocasının Bartın’da çok anıları olduğunu biliyor. Aileden sadece kendisi gitmiş Bartın’a. Diğerleri gitmemiş. Ama ilk fırsatta gidecekler.

Kayhan Hanım, kendisine salonda bir  Fuat Edip Baksı köşesi yapmış. Bazen kendi şarkısını duyuyor etraftan, özlemek bir yana “burnumun direği sızlıyor” diyor. Ve ekliyor : “ O benim ilk aşkımdı” diyor. Ve dalıp gidiyor uzaklara bakarak ve gözlerindeki yaşı saklayarak.

Son olarak da ekledi: "Ne mutlu ki, şarkı olacak güzellikte duygulu şiirler yazdı bana. "Şarkılar hep beni çaldı. Sazlar beni kıskandı.."

İŞTE   "BAKSI" AİLESİ. TOPLU HALDE, KARŞIYAKA'DAKİ EVLERİNDE

F. EDİP BAKSI BARTINDA ÖĞRETMEN İKEN,  91 YILLIK BARTIN GAZETESİNDE

BAKSI' LAR, TOPLU HALDE

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara