"Üniversiteler Kamu Hizmetini Bırakıp Bilgi Üretmeliler"

Ege Üniversitesi tarafından düzenlenen 1. Ege Ar-Ge ve Teknoloji Günleri (AreGE) kapsamında İzmir’de bulunan devlet vakıf üniversiteleri rektörlerinin katıldığı “İzmir İçin İzmir Üniversiteleri Platformu” paneli ekonomik gelişmişlik, sanayi ve nitelikli bilgi üretimi ilişkileri kapsamında üniversitelerin ve eğitim kalitesinin değerlendirildiği söyleşi ile gerçekleştirildi.

İzmir Üniversiteleri Platformu’nun kurulmasına öncülük eden Ege Üniversitesi (E.Ü) Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz’ın oturum başkanlığıyla başlayan panelde Prof. Dr. Yılmaz, “ Yaşayan bir eğitim ve araştırma kalitesine ulaşılabilmesi için mücadele ettiğimiz ortak zeminde İzmirli üniversiteler arasında gerçekleşen bu birliktelik ve işbirliği duygusu tüm Türkiye’ye örnek olacak cinstendir. Hem akademik anlamda hem eğitimin niteliği açısından İzmirli üniversitelerimizin çalışmaları diğer üniversitelere de katkı sağlarken, bizleri mutlu ediyor. Günümüzde en büyük tartıştığımız konu artan teknolojik imkânlarla beraber bilgiye ulaşabilmek değil nitelikli bilimsel bilgiye ulaşmak” diyerek sözlerini noktaladı.

Dokuz Eylül Üniversitesi (D.E.Ü) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, “Ar-Ge Türkiye’nin gündeminde tartışılması gereken bir konu olması gerekirken maalesef ki bu yolda çok geç adım atmış bulunuyoruz. Dünya üniversiteleri yaptıkları araştırmaları paraya çeviriyorken bizim üniversitelerimiz halen kamu hizmeti gerçekleştirmeye çalışıyorlar ” dedi. Prof. Dr. Füzün gelişmiş ülkelerin milli gelirlerinden araştırma projelerine aktarılan payların %4’lerde olduğunu vurgularken, bu oranın ülkemizde 2009 yılında %0,67 olduğunu belirtti.

İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İ.Y.T.E) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Güden, Türkiye genelinde bulunan iki araştırma üniversitesinden biri olduklarını söyleyerek Türkiye’de üniversite eğitiminde geliştirilmesi gereken modelin yüksek lisans ve doktora odaklı eğitim anlayışı olması gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Güden: Tekerleğin bulunmasıyla başlayan teknolojik gelişmelerin günümüzde geldiği noktanın hayal bile edilemediği vurgulayarak Türkiye’de yapılan Ar-Ge çalışmalarının sonuçlarından yurtdışında bulunan araştırmacıların ve sanayicilerin yararlandığını, Türkiye’nin bu çalışma sonuçlarını değerlendirecek bir altyapısının bulunmadığının altını çizdi.

İzmir Ekonomi Üniversitesi (İ.E.Ü) Rektörü Prof. Dr. Atilla Sezgin, İzmir’de 2011 yılından itibaren sayıları dokuza ulaşacak vakıf ve devlet üniversitelerinin ortak platform çatısı altında araştırma ve akademik çalışmalar yapmasının önemine değindiği konuşmasında altyapısı ve öğretim üyesi olmadan üniversite açmanın ciddi sorunlara yol açtığını söylemesi diğer üniversite rektörlerinin de onayını aldı.

Yaşar Üniversitesi (Y.Ü) Rektörü Prof. Dr. Murat Barkan, “Ege Üniversitesi garantörlüğünde kurulmuş olan Yaşar Üniversitesi’nin Ege Üniversitesi ile yaptığı işbirliği üniversitenin çalışmalarına büyük katkılar sağlamıştır. Araştırma temelli çalışmalarla öğrenci ve öğretim kadrosunun desteklenmesi üniversitelerin temel hedefi olmalıdır” dedi.

Gediz Üniversitesi (G.Ü) Rektörü Prof. Dr. Seyfullah Çevik, “11 Eylül sonrası Amerika Birleşik Devletleri’ne eğitim hizmeti almak için giden yabancı öğrenci sayısı % 20 oranında azaldı. Bu öğrenci hareketliliğinin arayışlarına Türkiye’de cevap verecek üniversitelerimizin olması mutluluk verici. Her yıl 4 milyona yakın öğrencinin eğitim için farklı ülkelerde 100 milyar dolara yakın para harcadığını düşündüğümüzde bu pastadan pay alabilmek, araştırma hizmetlerimizin geliştirilmesi ile doğru orantılı olarak gerçekleşecektir” dedi.

“İzmir İçin İzmir Üniversiteleri” paneli katılımcıların sorularının yanıtlanması ve konuşmacılara plaketlerin verilmesinin ardından sona erdi.