"Urfa"nın namusu bizden sorulur "

"Yaralı Yürek" adlı Tv dizisinin çekimlerinden ve senaryosundan rahatsız olan bir grup dizinin ekibine saldırdığını gazete ve televizyonlarda izledik.

Mahkeme sürecinde şehrin ileri gelenleri araya girince dizi ekibi davacı olmamış anladığım kadarı ile.Sürecin devamını ileride göreceğiz ama asıl düşündürücü olan birilerinin - tüm Urfa'yı temsil ettiğini asla düşünmüyorum- " urfanın namusu bizden sorulur " diye adliye önünde bağırmalarıydı.

Başka bir gazetede okuduğuma göre saldırgan grup dayak olayından önce silah vb.gösterip oyuncuları ve ekibi ondan sonra dövüp hastahanelik etmişler. Ne tarafından bakarsanız bakın hiç bir yönü ile savunulacak tarafı yok.

Diziden rahatsız olabilirsiniz, izlediğim bir bölümü çok fazla gerçek dışı geldi . Hatta Kadir İnanır ve Melike Zobu'nun oynadığı -ismini şu an anımsamıyorum- bir filmi çağrıştırdı ama ; işin doğrusu o filmde malum ağanın oğlu iktidarsız biri olarak betimlenmişti. Ağanın oğlunun iktidarsız olacak hali yok ya , zavallı kıza iftira atılıp öldürülüyordu...

Neyse gelelim bu yaralı yürek olayına tekrar. Çağdaş ülkelerde beğenmediğini demokratik yollardan eleştirebilirsin, hukuksal yoldan hakkını arayabilirsin ama eline silahı alıp insanlara şiddet uygulayamazsın . Silahı alıp birileri gibi gazetecileri öldüremezsin.. Demokrasi her türlü fikrin -sanatın- kendini özgürce ifade edebileceği bir iklimdir.. Sakat olan , yanlış olan , birilerinin " Urfanın namusu bizden sorulur" mantalitesidir. Sonra bu otuz kişilik gruba Urfalılar vekalet mi vermiştir ? Bu tehlikeli bir tırmanışın işaretçisi sayılmalıdır.. Hukukun egemen olduğu ülkelerde cezayı mahkemeler verir.