Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Haziran '09

 
Kategori
Güncel
 

12 Eylülü, sonrasında yaşananları ruhumda affediyor, tarihe havale ediyorum.

12 Eylülü, sonrasında yaşananları ruhumda affediyor, tarihe havale ediyorum.
 

Siz, bugünün sivil darbecilerin yol haritasını okuyamadan 30 yıl öncesini nasıl okuyabileceksiniz?


12 Eylülün bana ve yaşamıma getirdiği problemlerin yaşamımı değiştirdiğini biliyorum. Aynı şekilde 12 eylül öncesi dönemin siyasetçisi, örgütçüsü, sağcısı, solcusu ve başka her tür odağıyla kendimi de dahil ederek yaratılan serbest olmayan, ölümcül, demokratik bir zeminde yürümeyen her şeyin de yaşamımı değiştirdiğini, öğrencilik bile yapamadığımı da biliyorum. Herkes 30 yıl öncesinden, 12 Eylülden elini çekmelidir

Bir tek ölüm bile fazladır. Siz hiç yanı başınızda bir arkadaşınızın, yolda yürürken öldüğünü gördünüz mü? Sokakların kan içinde kaldığını, günde 15-20 kişinin öldüğü kanlı boğazlaşma içinde bulundunuz mu? Bölgelerin paylaşıldığını, o bölgelere girenlerin ceplerindeki sıradan gazeteler için dövüldüğünü, öldürüldüğünü, eğitim yapılamadığını yaşadınız mı?

Bütün bunları onla, yüzle çarpın ve 12 eylülden öncesinin sadece maddi yanını kafanızda oluşturabilirsiniz. O dönemin birey ve toplumda yarattığı ruhsal ve psikolojik kırılmayı ise hesaplamaya yetecek bir yöntem olduğunu sanmıyorum.

Bugün, içiniz kaldırabilirse, dayanabilirseniz gazetelerin, internetten ulaşabileceğiniz 12 eylül arşivlerine ulaşın. Bazı günleri tesadüfen seçerek o günlerin yaşama ortamını inceleyin. Sokakta olanları, siyasetçilerin neler dediğini, neler yaşandığını görün.

Bunları görmeden 12 eylülü ve öncesini anlamak imkansızdır. O günleri bir de anne baba gözü ile düşünmeye çalışın. Akşam üniversiteden dönmesi gereken oğlunuzu ve kızınızı pencerede beklediğinizi hayal edin. Geldiğinde şükretmenizi, gelmemişse neler yaşayabileceğinizi, o anlarda çalacak bir telefonun sizde yaratabileceği etkiyi, telefonun öbür ucundaki gelen haberin oğlunuz veya kızınızın gözaltına alınmış olabileceğinden, ölümüne, yaralanmasına kadar geniş bir yelpazede canlandırın. Bir oyun oynayın kendinize, bu oyun size neler hissettirir? Bunu samimi şekilde düşünün.


Sebep sonuç bağlamını hep birbirinden ayırarak bakmaya çalıştım meseleye. 12 Eylülün sonuçlarını, problemleri hep listeleyerek yazdım, yazdıklarımız, o kötü şekilde yaşanmış sonuçlar 12 eylülün değil 12 eylülden önce olanların sonuçları. Ben bu konudaki görüşlerimi yıllardır bu eksen etrafında yazıp söylüyorum.

12 Eylülü keyfi ve yaratılmış bir uygulama göremeyiz. 12 Eylül öncesi aymazlıkları, sağ sol grupların had bilmezliklerini, siyasetin hırs ve aptallık çerçevesinde ülkeyi uçuruma sürüklemesini yaşadık.

12 Eylülü yaratan ondan önceki dönemde yaşanılanlardır.

Kendimle ilgili notlar yazayım, 120 gün toplam sorguda kalış, 3 yıla yakın askeri cezaevlerinde hapis. Benim kişisel etkilenmişliğim daha yüksek buna rağmen nedenleri 12 eylüle yükleyerek haksızlık yapmıyorum, bu nedenler toplumun tümüne ait.

Bu oyunu yaratan siyasi ve toplumsal kahramanların, şimdi bu oyunu kesmiş olan 12 eylülü yargılamaya, mahkum etmeye kalkmalarının psikolojik ve ruhsal sonuçlarını düşünün. Kim daha suçlu? Aynı mahkemede her iki yanında yer aldığı bir dava mı göreceksiniz? Bu acıları bir kez daha yaşamanın gözler önüne sermenin bir faydası olduğunu mu düşüneceksiniz?

Amacınız darbecilere hadlerini bildirerek bu ülkede darbe yapılmasının önüne geçmekse o kadar uzağa gitmenize gerek yok, çevrenize bakın sivil darbe girişimlerinden onlarca çeşidini, devlet kurumlarının bir bir ele geçirilişinin stratejisini anlayacaksınız. Siz, bugünün darbecilerinin yol haritalarını okuyamadan 30 yıl öncesini nasıl okuyabileceksiniz?

Bugün, bilinçli şekilde 12 eylülü gerçekleştiren askeri, başka amaçları da dahil ederek hedef tahtasına koymaya çalışanlar, yargılayacaklarsa, düşüneceklerse 12 eylül öncesini de aynı davada yargılamalılar ve düşünmeliler.

Kendi hesabıma bütün problemlerine rağmen bana göre12 eylül, 11 eylülden iyidir. 12 Eylül olmasaydı hemen o gün ölecek 15-20 kişinin ölmemesi adına, onlar adına da sevinçliyim.

12 Eylülün lideri, anayasa oylamasında %82 oy alarak devletin aynı zamanda cumhurbaşkanı olmuştur, yaptıklarından beraat etmiştir. İnsan, beraat ettiği bir davadan bir daha yargılanamaz....

Ben, 12 eylül öncesi yaşananlar ve sorumlular ile ilgili bir beraat kararını henüz göremedim. Ben de 12 Eylül öncesini, siyasileri ve yaşananları ruhumda beraat ettirmedim. Kendi hesabıma 12 Eylülü, sonrasında yaşananları ruhumda affediyor, tarihe havale ediyorum, öncesini ise hala anlamaya çalışıyorum.

 
Toplam blog
: 202
: 994
Kayıt tarihi
: 29.06.07
 
 

Sosyal medya danışmanı, grafik tasarımcı.  ..