- Kategori
- Siyaset
13 Eylül ve YAŞ 2013

Vatandaş gerçek düşüncesini söylemekten korkuyor.
Her ne olursa, milletin kararı başımızın üstündedir.
Önümüzde ramazan ayı, bayram ve müteakiben referandum var.
Ramazan’ın da, bayramın da hayırlara vesile olmasını dileriz.
Bayramın hemen akabinde vereceğimiz oyların neticesinde, 13 Eylül günü, güneş başka bir Türkiye üzerine doğacak.
Halkoylamasında sonuç ne olursa olsun, 13 Eylül’ün Türkiye’si farklı bir Türkiye olacak. Bunun böyle olduğunu en iyi idrak edenler AKP, CHP ve MHP liderleri… Anladığımız kadarıyla, her üç lider de 13 Eylül’ün sorumluluğunu ciğerlerinde, iliklerinde hissediyorlar.
13 Eylül tarihi, muhtemelen birilerinin tükendiği, başka birilerinin “yola devam” dediği gün olacak!
Erdoğan, Kılıçdaroğlu ve Bahçeli 12 Eylül günü hayatlarının sınavına giriyorlar.
Kim gülecek, kim ağlayacak?
Daha kampanya başlamadan, Meclis grubunda ağlayanlar sonunda gülecek mi?
Yoksa o ağlaşmalar, aslında mukadder akıbetin görülmesinden dolayı mıydı?
Bunun ortaya çıkmasına sadece 1 ay kaldı.
Peki, 13 Eylül sabahına dair hiç ipucu yok mu?
* * *
Ertuğrul Özkök’ün Hürriyet’teki köşesinde 06 Ağustos 2010 günü yazdığına göre; “Tecrübeli ve temkinli araştırmacı Adil Gür, bu referandum ve önümüzdeki seçimde kamuoyu anketlerinin çok yanılabileceğini söylüyor.
Neden mi?
‘Çünkü vatandaş, gerçek düşüncesini söylemeye korkuyor.’
Yani “fişleneceği”, “iktidarın zulmüne uğrayacağı” korkusuyla fikrini söyleyemiyor.”
“Fişlenmek”ten ve “iktidarın zulmüne uğramaktan” AKP’nin istediği doğrultuda oy vereceklerin bir korkusu olmayacağına göre; “düşüncesini söylemekten çekinenler”in kimler olduğu açık değil mi?
Bu vatandaşlar, kendilerini kimsenin görmediği, vicdanlarıyla baş başa kaldıkları sandık başında korkularını yenebilirlerse sonuç ne olur?
Sonucun ne olacağını bir de bizim yazmamıza gerek var mı?
* * *
2013 YAŞ’ı
Bize göre; komutan atamalarının 4 değil de 8 Ağustos’ta yapılması hiçbir şekilde anormal değil... Nihayet, komutanların hepsi TSK içinden, hepsi de neredeyse yarım asırdır üniforma giyiyorlar.
Şuraya veya buraya, şu orgeneral veya bu orgeneralin atanmasını hiçbir biçimde mesele olarak görmüyoruz.
Ve lâkin medyada atılan manşetler dehşet verici!
Hükümetle komuta katı arasında bir meydan muharebesi yapılmış da, bir taraf tuş ve teslim olmuş gibi fevkalade yakışıksız ve kışkırtıcı başlıklar gördük. Bu başlık ve değerlendirmelere karşı komutanların sabrını tebrik ediyoruz.
Yorumlarda dile getirilenler kesinlikle isabetsiz ve mesnetsiz.
Değerlendirmelerdeki anormalliklerin sadece birine değineceğiz: Söylenenlere göre; şimdi Jandarma Komutanlığına atanan Org. Necdet Özel, 2011’de KKK’lığına, 2013’te de Genelkurmay Başkanlığına getirilecek ve bu görevi 2017’ye kadar sürdürecekmiş.
Biz, Org. Özel’in de, en az eski kuvvet komutanları ve genelkurmay başkanları kadar bu görevlere layık olduğu fikrindeyiz. O bakımdan hiçbir endişemiz yok. Yalnız, Özel’in ve TSK’nin önündeki 7 seneyi, kendilerine göre “bloke eden” bu yorumcular; daha önceki “5-10 yıllık komuta katı planları”nı eleştiriyorlardı.
Şimdi, nedense Org. Özel’i kendilerine yakın bir komutan olarak görüyor ve onu öne çıkaran 5-10 yıllık komuta katı planına destek veriyorlar.
İbret verici!
18 AĞUSTOS 2013 NOTU: Yorumlara 3 sene sonra bakınca, 7 yıllık plan daha birinci yılda değişmiş... Özel, Kuvvet Komutanı olmadan Genelkurmay Başkanı olmuş. Dolayısıyla, toplam komutanlık süresi de 2 sene kısalmış! 5-10 yıllık planlar bana hep hayalî gelmiştir. Selâmlar...