- Kategori
- Aile
21 Eylül 2007: Bir yastıkta 50 yıl
Bugün 21 Eylül 2007... Annem ve babam evleneli tam 50 yıl oldu. Bir yastıkta 50 yıl. Babam Sacit, 20 Temmuz 1939 İnebolu Ibras Köyü doğumlu. Annem Feride, 7 Mayıs 1940 İnebolu Telle köyü doğumlu. 21 Eylül 1957 günü evlendiklerinde 21 Eylül 2007 günü 50 yıllık evli olacaklarını ve o tarihin oğullarının yazacağı bir yazıya konu olacağını düşünmediler mutlaka.
Babam ilk tanışmalarını anlatır hep... İlkokul 5 sınıftayken Ibras Köyünden 3 km uzaktaki Telle köyündeki okula gitmişler amcamla ve köydeki başka çocuklarla birlikte. Köy okulundan mezun olanlara öğretmen okuluna girmek konusunda avantajlar sağlanırmış o yıllarda. Köye daha yakın olan İnebolu’da okul yerine Telle köyündeki okula gitmelerinin nedeni buymuş. Annemlerin evi Telle köyünün ilk evidir. Kocaman bir köpekleri varmış, köye yabancıları yani babamları görünce saldırmasın diye annem köpeği tutarmış. O zaman görmüş ilk kez. Sonra tanışıp evlenmişler. Tam 50 yıl oldu o zamandan buyana.
27 Mart 1959’da bir oğulları oldu adına Aydın verdiler. 27 Mayıs 1960 günü bir kızları oldu adına Aysel verdiler. 16 Ağustos 1963 günü bir oğulları daha oldu adına Altan verdiler. 19 Ocak 1991’de ilk torunları Çağla Gizem ve 1 Mart 1997’de ikinci torunları Yade Sıla doğdular.
Çocukluk yıllarımda ilk anımsadığım Altan’ın doğduğu gündü, benim de doğduğum köydeki ahşap evde... Babaanneme doğumu haber vermek için beni göndermişlerdi, henüz dört yaşında tarlalarda babaannemi aramıştım. Beş yaşlarındayken babamı İnebolu'daki terzi dükkanında anımsıyorum.
Babam 1965 yılında Almanya’ya gitti, 1967 yılında annem de gitti babamın yanına, biz üç kardeş babaannem ve büyükbabamla birlikte yaşadık, çocukluk ve ilk gençlik yıllarımızı. Onlar bizi çok sevdiler, biz onları çok sevdik. 1966 Ekim ayının son günü köyümüzden İnebolu’ya göçettik.
1966 yılının yaz aylarından bir gün de hep aklımdadır. Hep beraber bir harman yerinde toplanıp fotoğraflar çekinmiştik. Babamın çok uzun yıllar kullandığı makinayla çektiği o renkli fotoğraflar şimdi albümlerimizi süslüyor. Kimi zaman heyecanla, kimi zaman hüzünle baktığımız fotoğraflar.
Güzel yıllardan sonra kimi yaşı gelip, kimi erkenden göçüp gittiler. Annem 1985 yılında annesini, ve 1988 yılında babasını yitirdi. Babam 1989 yılında babasını ve 2003 yılında annesini yitirdi. Annem ve babam anne ve babalarını yitirdiklerinde onların acılarına tanıklık ettim ben de acılarını paylaşarak.
En büyük acıyı 26 Ocak 2000 günü yaşadılar, küçük oğullarını yitirdiklerinde 37 yaşında yoktu henüz. Çağla ve Sıla’nın babası Altan’ın gidişi hepimizi yıktı. Hala görürüm babamın acısını nasıl gizlediğini, annemin acısının nasıl sürdüğünü.
Annem ve babam ellinci yıllarında kendilerini yalnız hissetmesinler diye İnebolu’ya geldim. Gelirken çocuklarının ve torunların selam ve sevgilerini de yanımda getirdim.
Mutlu elli yıl daha uzun yıllar sürsün, sevgiyle ve sağlıkla.
İnebolu, 21 Eylül 2007