- Kategori
- Futurizm
21. Yüzyılın Küresel Tezgahları (1)

Kırgız Devrimi Foto: A. Zemlianichenko
İçinde yaşadığımız yüzyılın dünyası ekonomik, sosyal, siyasal ve askeri oluşumlar devreye sokularak çok ciddi biçimde yeniden şekillendiriliyor. Sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada olup biten devrim niteliğindeki değişimlere geniş kitleler doğru dürüst bir anlam veremiyor veya kendilerine dayatılan alışılmadık anlam katmanlarına bakarak, zihinlerinde sadece silik bir ufuk çizgisi belirleyebiliyorlar! Binlerce paradigma kaymasının yarattığı kaygan zeminde yaşamaya zorlanan dünya halkları, birer sömürü aracı olarak kullanılan küresel kaosların dayanılmaz ağırlığı altında, “Ne olacaksa olsun; şu bulanık sular durulsun da gittiğimiz yönü görelim bari, yeter artık!” noktasına getiriliyorlar usul usul.
Peki, tüm yerküreyi kapsayan ve küresel bakamayan herkese imkânsız görünen böylesine devasa bir “oyun”u kimler, hangi amaç uğruna oynuyorlar acaba?.. Bir önceki yazımda (http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=284244), bir “küresel tezgâh” veya “makro plân” ile karşı karşıyayız görüşünü savunmuştum. Şimdi sıra bu “tezgâhtarlar”ın bu Binyıl’a girmeden önce kurgulayıp paketledikleri yüzyıllık plânlarını açmaya geldi (Yüzyıllık plân geleneğini 20’inci yüzyılı 19’uncu yüzyılın sonunda tasarlayan İngiltere başlatmıştı; ama tüm plânlarını Mustafa Kemal Atatürk gibi bir askerî deha ve silah arkadaşları önderliğindeki Türk Milleti’nin olağanüstü inancı ve direnci suya düşürmüştü!)...
“Sayın Başkan, üçüncü Binyıl’da ABD’nin küresel liderliğini koruması ve 22’inci yüzyıla girmeden önce -kendi siyasal, askerî, finansal ve teknolojik gücünü kullanarak- dünyayı arzu edilen biçime dönüştürmesi için hazırladığımız Makro Plân’ı onayınıza saygılarımızla sunuyoruz. İmza PNAC(Project for the New American Century = Yeni Amerikan Yüzyılı Projesi).
Öneriler: Ek-1 belgesinde sıralanan 67 maddelik özet rapordaki önerilerin başarı ile gerçekleştirilmesi ve yıkılacak Dünya Ticaret Merkezi’nin yaratacağı atmosferin başarılı bir operasyona dönüştürülmesi hâlinde; 2000-2100 arasındaki yüzyılda, 25’er yıllık 4 aşamada uygulanmaya konacak küresel stratejiler ve her bir çeyrekte gerçekleştirilmeleri hedeflenen somut amaçlar aşağıda sıralanmıştır: (2025 yılı sonunda başlatılacak “ikinci aşama değişim programı” 2023 yılındaki değişimlerin başarı oranlarına göre revize edilerek yeniden kurgulanabilecektir.)
1-) Amerika Birleşik Devletleri “United States of America” ve yakın müttefiklerinin maddî, teknolojik ve insan kaynakları Dünya Birleşik Devletleri “United States of the World” ülküsünü 2100 yılına kadar gerçekleştirecek kapasiteye ve güce sahiptir. Bunun için geliştirilen slogan “Tek bayrak, tek millet, tek vatan, tek dil, tek din!”dir. Bu yüzyıl sonunda tüm ülkelerin sınırları kaldırılabilir ve Erasmus’un “Bütün yeryüzü vatandır” ilkesi benimsetilerek, herkese dünya vatandaşlığı pasaportu verilebilir; 10 milyarda sabitleyebileceğimiz dünya nüfusunun ortak dilinin İngilizce olması sağlanabilir; üç büyük din “Dinler Arası Diyalog” kapsamındaki stratejiler aracılığı ile hem çatıştırılıp hem ılımlaştırılarak, “Tek Dünya Dini”ne dönüştürülebilir.
2-) Birinci Aşama/Birinci Çeyrek (2000-2025): Bir nesil 25 yıl olarak hesaplandığına göre, 2000 yılında doğacak çocuklar -Kuzey ve Güney Yarıküre ayrımı yapılmaksızın- 25 yaşına gelinceye kadar birinci kuşak sayılacak ve bu gençler arasından özel olarak seçilenler 2025-2050 yılları arasındaki ikinci çeyreğe bırakılan değişimlerin (evrim ve devrimlerin) öncüleri olarak ödüllendirilip eğitileceklerdir. (Ek belge-3’te detaylandırıldığı gibi, her ülkeden tüm branşlarda ikişer kişi ve 50’şer kişilik çekirdek kadro olmak üzere...)
2 a-) Birleşmiş Milletler Teşkilatı’na kayıtlı ve kayıtsız 250 ülkenin ortalama olarak 4 parçaya bölünmesiyle 1000 yeni yönetimin ortaya çıkarılması hedeflenmektedir. (Örneğin, Çin Halk Cumhuriyeti 18 parçaya, Hindistan 16 bölgeye, örnek olsun diye Belçika 2 parçaya, Afrika 160 devlete ayrıştırılacak; fakat bazı ülkelerin bütünlüğüne dokunulmayacaktır.) . Böylece 750 yeni ülkenin başına geçecek yönetimler, bizim tarafımızdan atanacağı için hem serbest piyasa sistemiyle işleyen ve ABD’ye bağımlı yeni demokrasiler kurulmuş olacak, hem de küreselleştirilecek dünyanın en az dörtte üçü ABD’nin mutlak kontrolü altına girmiş olacaktır.
2 b-) Bunu sağlamak için önce mikro-milliyetçilikler ile birlikte mezhep ve inanç farklılıklarının güçlendirilmesi ve ardından, oluşacak güçlü grupların birbirleriyle çatıştırılmaları gerekmektedir. Bu hedef uğruna hem dünya medyasının ve İnternet’in tüm olanakları etkin ve kesif biçimde kullanılacak; hem de ABD’ye yakın diplomatlar/siyasetçiler/din adamları/gazeteciler/akademisyenler/sivil toplum kuruluşları ve özellikle istihbarat örgütleri madden ve manen desteklenecektir. (Proje detayları ek belge-4'tedir.)
2 c-) Vatikan’ın katı Katolik çizgiden uzaklaşması ve Roma Başpiskoposu Papa’nın -halk nezdinde olmasa dahi- hükümetlerce tüm Hıristiyanların ruhanî lideri olarak görülmesi sağlanacaktır. ABD hükümetleri ile paralel düşünen ve ABD’ye sığınmış Nobel Barış Ödülü sahibi Tibetli Budist lider Dalai Lama’nın Uzakdoğu dinlerinin baş ruhanî lideri olarak kabulü için gereken plânlar devreye sokulacaktır. Bu yolla, dindarlaştırılacak dünyanın yarı nüfusunun inandığı iki dinin mensupları iki ruhanî liderin vereceği direktiflere uyacak konuma getirilecektir. Giderek sekülerleşen Hinduizm ise daha da sekülerleştirilip hükümetlerin kontrolünde tutulacaktır.
2 d-) Dünyadaki her beş kişiden biri Müslüman; bir yandan şiddet yanlısı Müslümanlar arasındaki mezhepsel ve siyasal ayrışmalar desteklenmeli, öte yandan birleşmeleri gerektiği fikri güçlendirilmelidir. Birleştirici unsur olarak -Osmanlı İmparatorluğu’nun mirasçısı ve demokrasiyi benimsemiş- Türkiye’nin seküler deneyimleri ve geniş İslamî potansiyeli kullanılmalıdır.
2 e-) Ek belge- 5’te görüleceği gibi, Kuzey Afrika ve Büyük Ortadoğu Projesi’nin eşbaşkanlığı Katar ve İspanya ile birlikte motor ülke olmasını düşündüğümüz Türkiye’de kurulacak yeni bir partinin başına geçecek kişiye verilecek; Osmanlı Milletler Topluluğu’nun (Ottoman Commonwealth) diriltilmesi amacıyla geliştirilen stratejiler peyderpey uygulamaya konulacaktır. Stratejilerin titizlikle uygulanması durumunda, 2023 yılında yapılacak 100’üncü yıl kutlamaları sırasında -TC'nin Kurucu Başkanı Mustafa Kemal tarafından kaldırılmış olan- Hilafet tekrar tesis edilecek ve Türkiye’deki en etkin dinî cemaatin lideri Müslümanların Halifesi ilan edilecektir. Böylece, 1,7 milyar nüfusa sahip olacağını öngördüğümüz Müslümanları bir ruhanî lider aracılığı ile kontrol altında tutmak ve gerektiğinde çatışmalara veya uluslararası anlaşmalara sokmak mümkün olabilecektir.
2 f-) Suriye, İran ve Kuzey Kore “Şer Ekseni” olarak ilan edilmeden önce -başlangıç olarak- somut bir adım atılmalı; ABD’nin askerî gücü ve kararlılığı tüm dünyaya abartılarak gösterilmelidir. Vietnam’dan günümüze kadar edindiğimiz deneyimlerin hepsi ABD lehine kullanılarak, Irak toprakları Saddam Hüseyin rejiminden -kamuoyunda sanıldığından çok daha kolayca ve çok az kayıpla- kurtarılabilir. ABD ve stratejik ortağımız Birleşik Krallık tarafından sıkıyönetim altında idare edilecek bu kilit ülkenin kontrolümüzden çıkarılması çabalarına -her ne pahasına olursa olsun- izin verilmemeli, denenmiş tüm geçerli stratejiler büyük bir kararlılık içinde uygulanmalıdır. Bu uğurda yapılacak bütün askeri harcamalar ile ABD’nin tüm maddî-manevî kaybı, Irak’ın toplam ham petrol rezervlerinin ABD doları cinsinden değerini birkaç kat aşacak biçimde ayarlanmalıdır.
2 g-) Afganistan’ın ABD’nin 21’inci yüzyıldaki hedefleri ve çıkarları bakımından sahip olduğu kilit önem ilişikteki rapor-2’de detaylandırılmıştır. Bu ülke NATO şemsiyesi altında ABD’nin kontrolüne girmeli ve tüm dünyadaki Müslüman radikal gruplar/bireyler bu ülkeye “cihad” etmek üzere yönlendirilerek, bu ülkede üslenmeleri/güçlenmeleri sağlanmalıdır. Böylece, hem Asya ve Ortadoğu’da yaratılacak kargaşa ve özgürlük çabalarına katılarak deneyim kazanmalarının yolu açılacak; hem canlı bomba yaratma tekniklerinin testinde kullanılmaları sayesinde edinilen kazançların net bir hesabı ve ileriye dönük projeksiyonu çıkarılacak; hem de 2025 yılına yönelik stratejilerimizin gerçekleştirilmesi uğrunda istihbarat örgütlerimiz tarafından kullanılmalarının önü açılacaktır.”
2 h-) Örtülü ödenek, savunma bütçesinin esnek imkânları ve ulusal şirketlerin cömert katkıları aracılığıyla sağlanacak maddî kaynaklar bu projenin uzun erimdeki başarısı için yeterli değildir. Hükümetinizin seçimleri kaybetmesinden sonra yönetimi 8 yıllığına devralacak Junior Bush (Oğul Bush) liderliğindeki çekirdek kadro -FED'in karşılıksız banknot basmasına gerek kalmaksızın- karşılıksız dijital para kullanımıyla tüm projeyi finanse edebilecektir. Demokratik ülkelerdeki bankaların konut-araç-işyeri kredileri ile birlikte kredi kartı kullanımını teşvikle piyasaya dijital para sürebilmelerine dair plân ek belge-6'da detaylandırılmıştır.
3-) İkinci Aşama/İkinci Çeyrek (2025-2050): Devam edecek...
.
Dip not 1: Üçüncü paragrafı yazarken, BOP kapsamındaki Tunus’un 23 yıllık iktidarının, adı Yasemin konan halk ayaklanması ile yıkıldığı haberini aldım! Sudan bölünmek için referanduma gidiyor; Lübnan'da aniden hükümet çöktü ve bölünmeye hazırlanmış bu ülkenin başbakanı "BOP'un eşbaşkanı" ile görüşme gereği duyup derhâl Türkiye'ye geldi! Daha nicelerinin yıkılışını ve bölünüşünü korkarım ki hep birlikte göreceğiz. Umarım 27 yıldır pilot bölge olarak kullanılan ülkemiz bu süreci daha fazla kan ve toprak kaybına uğramaksızın atlatır. Bu Küresel Tezgâh’ı herkes yakınlarına anlatmayı görev edinmelidir, diye düşünüyorum.
Dip not 2: Kaynak isteme benden, buz gibi soğurum senden! Bu tür gizli plânların kaynağına tam anlamıyla ulaşılamaz; ama kaynağa yakın kişilerin ve onların toplum önündeki temsilcilerinin beyanatlarından, yazdıklarından, tavırlarından ve destekledikleri tarafların dışa vurdukları ipuçlarından hareketle bir şablon çizilir ve gidişin bu şablona uyup uymadığı sürekli kontrol edilerek, gereken yerleri değiştirile değiştirile en az yanılgılı biçime dönüştürülür. Bu taslak benim 30 yıllık okumalarımın ve son 4 yıllık araştırmalarımın sonucudur. Okurlara düşen "görev" bunun gerçeğe yakınlığını veya uzaklığını test ederek saptamaktır.
.
.
Günün sözü: Wikileaks belgelerinin kontrollü ve dengeli olarak açıklanış sürecinde yaşanacak şiddetli tartışmalar, ayrışmalar, istifalar, kavgalar ve çatışmalar Makro Plân gereğince parçalanmaları tasarlanan ülkelerin, İnternet ve diğer medya organları aracılığıyla bölünmelerine oldukça başarılı bir örnek oluşturacaktır.