Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Mayıs '07

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

22 Mayıs Salı

22 Mayıs Salı
 

Gazeteler, kendilerine göre en önemli gördükleri haberi manşete taşırlar değil mi? Bütün gazetelerin manşetinde tek bir haber olması iyi olmuyor. Çünkü bu o haberin çok önemli olduğu anlamına geliyor. Çok önemli haberlerse Türkiye’de genellikle olumsuz olaylardan meydana çıkıyor.

Hepsinin farklı olması da öyle. O zaman onları sıralamak da problem, ayrı ayrı değerlendirme yapmak da… Çoğu kez gazete adlarına göre alfabetik sıra kullanmayı tercih ediyorum. Bazen de kendime göre bir önem sırası yapıyorum.

Duygularımız bu önem sırasını yaparken çok etkili olabiliyor. Mesela bakın bugün, Kayseri’de Polis Eğitim merkezi’nin bulunduğu Eskişehir yolu üzerindeki bir tarlada bulunan bebek, insani duygularımız açısında ilk sırada yer alabilecek bir haber gibi geldi bana…

Hemen hastaneye kaldırıp tedavi altına alınan bebeğin sarılık olduğu anlaşılmış. Hastane başhekimi, 3, 5 yıldır burada görev yaptığını ve hep aynı yere istenmeyen çocukların bırakıldığını söylüyor. Burası polis bölgesi olduğu için, kolay ve çabuk bulunacağı düşünülüyormuş.

Herhalde Türkiye’den başka hiçbir ülkede böyle bir dram yaşanmıyordur. Büyüklerin ortaklaşa yaptığı hatalar zinicirinin kurbanı, günahsız, savunmasız küçük bir yavru. Böyle bir şey insanlığa sığabilir mi? Ama biz sığdırıyoruz işte…

NE OLDU BİZE? (Takvim). Çaresizlik tek kareye sığar mı, ya da terk edilmişlik… Aynı kareye hem devletin müşfik eli dokunur, hem de aynı el bu kadar hoyrat olur mu? Maalesef oldu.

İnsanlığa bu kadar uzak kalışımız sadece günah mahsulü bebeklerde değil elbet. Aslında insanlık birleşik kaplar gibi, ya her alanda vardır, çoktur ya da hiçbir alanda yoktur, veya azdır. En son yaşanan derbi trajedisi bunun bir kanıtı.

Taraftarlığı rezil eden, sporun anlamını yerlerde sürüyen bir zihniyet… Sadece olayı çıkaranlara yüklenmek de yersiz… Sebep olanlar, ses çıkarmayanlar, engel olmayanlar, bundan rant bekleyenler, bundan rakibin lehinde veya aleyhinde kullanılacak malzeme çıkarmaya çalışanlar, hepsi suçlu, hepimiz suçluyuz.

Ortaya çıkan bir başka gerçek, yedi yıl önce İngiliz taraftarlarının öldürülmesi olayına adı karışanların bu olaylarda da aktif rol alması. Suça göre ceza vermeyi beceremedikçe, hiçbir alanda adaleti sağlayamayız.

HEPSİ SORUMLU (Bugün). Futbolda yetkililerin sorumsuz davranışları tribünde şiddetin büyümesinde baş etken oldu. Federasyon ve kulüpler arasındaki kavga, holigan terörünü körükledi.

7 YIL SONRA YİNE ONLAR (Hürriyet). Utanç derbisinde polise saldırdığı için gözaltına alınanlar arasında 7 yıl önce iki Leeds United taraftarının öldürülmesine adı karışan iki amigo da var.

Spordan siyasete geçerken Akşam gazetesinde ilginç bir manşet:

AKP’NİN SÜPER LİGİ (Akşam). Erdoğan’ın yüzü bu sezon futbolda gülüyor. Fener şampiyon, memleketi Rize bir hafta kala kefeni yırttı. İlk gözağrısı Büyükşehir Belediye nihayet Süper lige çıktı. Doğup büyüdüğü Kasımpaşa da süper lig kapısında.

Erdoğan’ın sporda yüzünün gülmesi pek önemli değil. Çünkü siyasette yüzü pek gülmüyor. Daha doğrusu bütün gelişmeler onun yüzünü güldürmemeye yönelik gibi… Söylediği her şey aleyhinde delil olarak kullanılan Erdoğan, bu hengamede hakim olamadığı dilinden çok çekiyor. Gerçi bu kadar strese ve baskıya dayanmak öyle her babayiğidin harcı değil ama, ne yapıp edip sakin olmayı becermesi lazım. Kendisi için de, ülke için de sükûnete ve itidale ihtiyaç var.

KİM ÇÜRÜK YUMURTA GÖRECEĞİZ (Tercüman). Baykal, Türk milleti iki güzide partisine çürük yumurta diyen Başbakan’a dersini sandıkta iktidardan indirerek verecektir, dedi.

Başbakanın sadece söyledikleri değil ki, yaptıkları da hemen bütün kesimlerce tenkit ediliyor. Dünkü manşetlerde hatırlayacaksınız, Terörle Mücadele Koordinatörü Edip Paşa, mekanizmanın artık çalışmaz hale geldiğinden dert yanmıştı. Bu demeç üzerine görevden alındı.

Aslında ona bu görevi veren hükümet olduğuna göre, alması da doğal. Ama gelgelelim kazın ayağı öyle değil. Edip paşa, paşa işte, yani bir asker ve hükümetin politikasına karşı. Onu görevden almak hemen farklı yorumlara sebep oluyor.

EDİP BAŞER SON KAPIYI AÇAMADI (Bugün, Güneş).

EDİP PAŞA DEPREMİ (Hürriyet). Konuştu, görevden alındı, yerine Dışişleri müsteşar yardımcısı Rıfat Akgünay atandı.

KONUŞTU GÖREVDEN ALINDI (Sabah). Terör koordinatörü Edip Başer’in Sabah’taki açıklamalarından sonra görevine son verildi.

BAŞER GİTTİ (Star). Mekanizma bitti sözlerini Star’ın manşet yaptığı Terörle Mücadele Özel Temsilcisi Edip Başer Bakanlar Kurulu kararıyla görevden alındı.

TERÖRLE MÜCADELEDE ASKER YERİNE DİPLOMAT (Yeni Şafak). Terörle mücadele özel temsilcisi emekli orgeneral Başer’in yerine Dışişleri müsteşar yardımcısı Akgünay getirildi.

Tabiiki söylediği ve yaptığı şeylerden insan mesuldür. Ama başbakan yapmadıklarından da sorumlu tutuluyor. İşte ucu yine başbakana dokunan adresi belli birkaç haber.

SEÇİME DALDILAR DÜNYAYI UNUTTULAR (Güneş). Türkiye AKP’nin köşk inadı yüzünden dış politikada büyük mevzi kaybetti.

El-KADI TUTUKLANDI MI? (Cumhuriyet). Erdoğan’ın kefil olduğu terör destekçisinin 2 aydır Suudi Arabistan’da sorgulandığı ileri sürüldü.

NEREDEN NEREYE (Posta). Akhisar’daki 19 Mayıs törenlerine Milli Eğitim Müdürü ve Kaymakam’ın emriyle kız öğrencilerin tümü eşofmanla katılmıştı. Bu tabloya üzülen Akhisarlılar, 43 yıl önce ilçede yapılan 19 Mayıs törenlerinin fotoğraflarını ortaya çıkardı. Kız öğrencilerin hepsi kısa kollu gömlekli ve şortlu.

367 meselesi gündeme geldiğinde herkesin aklına şu gelmişti. Akparti’nin cumhurbaşkanı seçtirebilmek için 13-14 kişiye ihtiyacı var. Eh, üç-beş gönüllü çıkarsa geri kalanları da bir biçimde AKP halleder. Çünkü Türkiye’de işler şimdiye kadar hep böyle halledildi.

Bunu çok iyi bilen muhalefet önlemini önceden aldı. Hemen arkadaşlarımıza ahlaksız teklifler var dedi. Sanırım milletvekillerini frenleyen, başkanların otoritesinden çok, bu ithamlı tehditti. Şimdi savcılık bunu ihbar kabul edince, bu konuda soruşturma başlatılmış.

Şimdi düşünüyorum da, 367 sağlanıp cumhurbaşkanı seçilseydi, daha büyük bir facia olacaktı. O zaman oylamaya katılanlar kesinlikle bu şekilde suçlanacaktı.

367 RÜŞVETİNİ KİM TEKLİF ETTİ (Vatan). Baykal ve Mumcu’nun cumhurbaşkanı oylamalarına katılmaları için iktidara yakın işadamları vekillerimize rüşvet teklif etti iddiasıyla ilgili soruşturma başlatıldı.

Seçime gidilirken partilerin birbirlerine karşı takındığı bu tür suçlayıcı tavırlar dışında dikkatimi çeken bir şey daha var. Yaklaşık 45 senedir her seçimi iyi hatırlıyorum. Hiçbir seçimde rahat bir tarzda sandığa gidip oy kullanamadık.

Her seferinde seçim bir ölüm kalım meselesine dönüştü. "Bu seferki seçim bambaşka" "Bu seçimin sonucu çok şey değiştirecek" "Bu seçimde oy vermemek ihanettir" gibi cümleler hep söylendi. Bir de "Bu seçimden çok bir referandumdur" sözünü hatırlıyorum. Mutlaka bir parti bunu slogan olarak kullanıyor.

Şimdi de Devlet Bahçeli aynı şeyi söylemiş. Bizim millet de maşallah her seçimde şaşırtıcı bir sonuç ortaya koyuyor. Bakalım bu sefer ne olacak?

BU SEÇİM DEĞİL REFERANDUM (Tercüman). MHP lideri Devlet Bahçeli Hollanda’da AKP’yi dünyaya anlatırken 22 Temmuz Türk milletinin varlığını birliğini geleceğini etkileyecek tarihi bir referandum olacak dedi.

Seçimler yaklaştıkça aday listeleri şekillenmeye başlıyor. Partiler vitrinleri süslemek için rakiplerinin gözde isimlerini bile kendi partilerine almaktan çekinmiyorlar. Ertuğrul Günay’ın AKP ile görüşmelerinin ardından en çok sansasyon yaratan bir isim de İlhan Kesici.

Bir zamanlar sağın liderliğine soyunan, fakat girdiği İstanbul Belediye Başkanlığı seçimini kazanamayan Kesici, bilgi ve becerisine rağmen, konuşmalarıyla pek etkili olabilmiş bir isim değil. CHP’ye ne kazandırır bilemem ama, DYP+ANAP’a da kaybettireceği bir şey yok gibi..

BAYKAL’DAN SON DAKİKA GOLÜ (Güneş). Seçime 80 trilyon ayıran CHP lideri sağın simgesi ve iş dünyasının liberal ismi İlhan Kesici’yi Ağar’ın elinden kaptı.

Aslında bütün bunlar kabul etmek gerekir ki, oy toplama metotları. CHP bu konuda Genç Parti’ye bile yakınlık gösterdi.

BAYKAL UZAN’A GÖZ KIRPTI (Bugün). Yazarımız Hakan Aygün’ün Flaş TV’deki Seçim Kulübü programına katılan Deniz Baykal DSP’den sonra yeni bir seçim işbirliği işareti çaktı. Genç Parti ile ilgimiz karşılıklı, dedi

BARAJ KORKUSU (Star). CHP mazot 1 lira olacak diyen Uzan’ın Genç Partisi ile flörtte.

Özellikle küçük partilerin yani seçim kazanma ihtimali olmayan partilerin nasıl olsa iktidara gelme ihtimalleri olmadığı için bol keseden attıklarını biliyoruz. Uzan’ın vaatlerini de bu kategoride değerlendirmek lazım.

Bir önceki dönemde MHP hiç beklenmedik şekilde koalisyon ortağı olup hükümette yer alınca bu yüzden bocalamıştı. Söylediklerinin hiçbirini yapma imkânı bulamamıştı çünkü.

Milletvekili adaylarının bu tür boş vaatlerini önlemek için bir çare aranıyormuş. Bakarsınız işe yarar.

OY AVCILIĞINA SINIR (Takvim). Seçim öncesi milletvekili adaylarının boş vaatlerine yasal sınır geliyor.

Bu arada CHP Kanaltürk ilişkisiyle ilgili bir iddia, sanki partinin başını ağrıtacak gibi.

CHP KAYIP TRİLYONDA KÖŞEYE SIKIŞTI (Yeni Şafak). Kanaltürk’e verilen 4 trilyon lira için avans diyen CHP paranın 3 trilyonu avans hesabında bulunamayınca panikleyerek RP’nin eski kayıp trilyon davasını gündeme taşıdı.

Seçimler sivil demokrasinin temelidir. Ancak bu seçime askerler de iyi hazırlanıyorlar anlaşılan…

ASKERİ KAMPA SEÇİMDE KİLİT (Sabah). Genelkurmay askeri personel sandığa gitsin diye bütün askeri kamp ve dinlenme tesislerini 22 Temmuz seçim haftasında kapattı.

Seçimle ilgili konuları farklı bir haberle kapatalım.

SEÇİM KAMPANYASI PİYASAYI CANLANDIRDI (Zaman). Seçim kararı bazı sektörlere büyük bir hareketlilik getirdi. Reklam şirketlerinin yanında mahalli basın ve internet siteleri seçim pastasından pay kapma yarışında 4 Haziran’da adayların kesinleşmesiyle propoganda çalışmaları daha da hızlanacak.

Hürriyet gazetesinden ilginç ve can sıkıcı bir haber var. Bu Otelin uyanıklığı, yönetici ihmali mi anlayamadım.

DEVLETİN SANATÇISI ÜÇ KİŞİLİK UYUDU (Hürriyet). Devlet Opera ve Balesi 13. Aspendos Festivalinde sanatçıların kaldığı otele normalde alınan fiyatın 3 katını ödedi.

Fırsat buldu mu fiyatı artıran sadece otelciler değil. İşte birçok veliyi ilgilendiren bir haber daha…

ÖZEL OKULLARA ZAM FURYASI (Milliyet). Çocuğuna iyi bir eğitim vermek için umudunu özel okullara bağlayan veliler şaşkın. İlköğretimde yıllık ücretler KDV hariç 20 bin YTL’ye dayandı. Yemek, servis, kitap, forma parası da cabası.

Bu da ev sahiplerini ilgilendiren bir haber.

EV SAHİBİNE KİRA SORGUSU (Türkiye). Kira gelirleri azalan Maliye konut sahiplerine yönelik kiracın ne oldu adıyla bir operasyon başlatıyor.

Kötü bir haberle sayfamızı kapatıyoruz. Buraya kadar çok kişi sıkılıp okumaz diye en sona sakladım.

MARMARA FAYINDAN KÖTÜ HABER DEPREM 7.6 OLUR (Radikal). Kuzey Anadolu fay hattının Marmara denizinin altında kalan kısmının röntgeni çekiliyor. İlk verilere göre olası deprem 7.6’nın üzerinde olacak.

Yarın yeniden beraber olabilmek umuduyla…

 
Toplam blog
: 859
: 979
Kayıt tarihi
: 21.06.06
 
 

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu, ekonomik..