30 Ağustos (Ulu önder Atatürk'ün uyardığı dikkat çektiği ne varsa yaşanıyor)

Daha düne kadar öylesine coşkulu kutladık öylesine büyük gurur duyduk ki;

Bugün içinde asker olmayı geçiren vatan uğruna gözünü kırpmadan can vermeye hazır olan kim varsa bildiğiniz hemen hepsinin ilham kaynağı “30 Ağustos” zafer bayramları olmuştur.

Çocukluğumda ben de annemin elinden tutarak gittiğim bir Zafer bayramı sonrasında “pilot” olmak için müracaat etmiştim, yazılı sınavları kazandım, burnumda et var diye beni “okula” almadılar…

Pişman mıyım? Hayır, değilim yaşanması gereken ne ise ancak onu yaşayabiliyorsunuz…

***

Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterim, diyenlerin savaşıydı 30 Ağustos. Biz şeref ve haysiyetiyle yaşayan bir milletiz diyenler el ele verip bitmiş tükenmiş ölüme terk edilmiş bir Anadolu’dan destanlar yazacak adsız kahramanlar, vatan için bayrak için yaratan için yollara düştüler. Yalın ayaktılar, çoğunun çarıklarının altı bile yoktu. Onları yollara düşüren içlerindeki ruhtu, düğüne gider gibi cepheye gidiyorlardı…

Böyle başladı 30 Ağustos zaferi ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk TBMM kürsüsünde;

“Efendiler cihanın bilmesi lazımdır ki Türk halkı, Türkiye Büyük Millet meclisi ve onun hükümeti uşak muamelesine tahammül edemez…”

***

Lütfen bu cümleyi iyi okuyunuz;

Bugün de yarın da herkes gözünü dört açmalıdır, kimin ve neyin hesabına birbirimizin gırtlağına sarılmamız isteniyor, bunu çok iyi düşünmek lazım…”

Çünkü 30 Ağustos zaferi yalnızca cephede işgalci düşmanlara karşı bir zafer olmasının ötesinde, içeride; TBMM’deki milletvekillerine karşı da kazanılmış bir zaferin simgesidir…

***  

İnsan üzülüyor tabi; bitmiş, tükenmiş bir imparatorluktan, yenilmiş kırılmış bir ulustan “milletten” yepyeni bir ülke kurup “Türk Milletine” armağan eden Atatürk ve arkadaşları bugün aklın almayacağı bir vefasızlıkla insanlık dışı düşüncelerle dışlanmaya halkın gözünde küçük düşürülmeye hatta unutturulmaya çalışılmaktadır.

Ülkenin çok büyük çoğunluğu bütün bu olanlara söylenenlere layık görülenlere duyarsız ve tepkisiz kalabilmektedir, bu nasıl vatanseverlik nasıl bir insanlıktır anlamak mümkün değil…

Memleketin yönetimi, ulu önderin defalarca ikaz etmesine yol göstermesine rağmen yobazların bağnazların dinimizi sömürenlerin tarikatların cemaatlerin şeyhlerin idaresine bırakılmış, ülke hemen her gün dini yönetim anlayışına ve yobazlığa doğru adım adım götürülmektedir. Ne yazık ki parmaklarımıza çalınan bir kaşık bal içinde bunları ve tüm gerçekleri görmezlikten gelip “din tüccarlarını” alkış sesleriyle zafer sarhoşu yapıyoruz…

***

Bugün Atatürk’ün ikaz ettiği dikkat çektiği aman ha dediği hemen her şey on buçuk yıl içerisinde gerçekleşmiştir.

Ve bugünün yönetenlerinin gözü öylesine dönmüş bir haldedir ki kazanımlarımızı değerlerimizi bir bir yok etmektedirler.

Ülke hemen her alanda ikiye bölünmüştür, ne acıdır ki dinimiz bile; “ gerçek anlamda inananlar” ile “kindar ve dindar” olanlar diye…

Dilimiz yozlaşmış yabancı şirket isimleri apartman isimleri sokak isimleri dört bir yanımız salmış insanımız birbirilerini yabancı dilde selamlar olmuştur.

Ve “Yurtta sulh cihanda sulh” diyen bir liderin emanet ettiği Türkiye Büyük Millet Meclisinde kapı komşumuz, din birlikteliği yaptığımız Suriye’ye yapılacak uluslararası güçlerin müdahalesi için “tezkere” çıkarmış ya da yenilemeye çalışmak üzeredir.

Yani bugün Atatürk TBMM hükümeti uşak olmaya tahammül edemez diyordu ya; bugün “hükümet” ABD nin ve emperyalist güç odaklarının “uşağı” olmuştur.

***

Yukarıdaki satırlarımı hatırladınız mı; “30 Ağustos..…içerideki; TBMM’deki “milletvekillerine karşı” kazanılmış bir zaferin simgesidir…”

Şimdi bahsedilen milletvekilleri ne yazık ki on bir yıldır meclistedir ve Atatürk ve silah arkadaşlarına karşı savaşı kazanmak üzereler..

30 Ağustos Milli bir Bayramdır ama bugün caddelerde sokaklarda doya doya bu zaferi kutlamak yasaklanmış, Başbakan ve Cumhurbaşkanı kutlamalarda bulunmamak için kaçacak delik aramaktadırlar.

Milli tüm bayramlar ya kaldırılmış ya da kısıtlanmıştır; dini bayramlar ise rahatlıkla kullanılmakta yeni yeni dini kutlama günleri icat edilmekte ve dayatılmaktadır.

Gerçekten çok üzülüyorum, insan olarak, millet olarak, nereden nereye geldik ne oldu bize, söyler misiniz?

***

Uzatmanın bir anlamı var mı?

Bugün bayram ve 30 AĞUSTOS Zafer Bayramınız KUTLU OLSUN…

Erdoğan ÖZGENÇ