40 Bin İthal İngilizce Öğretmeni Yolda!

İthalatı pek severiz; yabancı ürün hayranlığımıza diyecek yok!

Her şeyimiz ithal, saymakla biter mi?

Bitmez ama, biz, birkaçına değinelim:

İthal kurbanlık!

(Et ve Balık Kurumu aracılığıyla Urugay’dan geldi.)

İthal doktor!

(Sağlık Bakanı Recep Akdağ, “Yurt dışından sağlık personeli getirilmesinin önünün açılması lazım” diyor. Niye? Yeterli sayıda doktor yok! Var da, uzman yerli doktora kadro yok!)

İthal hakem yorumcusu!

(Emekli futbol hakemi Alman Markus Merk, Lig TV yorumcusu, Erman Toroğlu’nun yerine ithal edildi, hakemleri korumakla görevli, Toroğlu’nun tam tersi...)

İthal siyasetçi/ yazar!

(Joost Lagendijk, Hollandalı siyasetçi, AP Dış İlişkiler Komitesi Üyesi ve Türkiye-AB Karma Parlenmento Komisyonu Eşbaşkanı/ydı, Zaman gazetesi yazarı)

*****

Şimdi de, ithal İngilizce öğretmeni yolda!

(1970 öncesi, “Barış Gönüllüsü” adı verilen ABD’li İngilizce öğretmenleri vardı. Bu öğretmenler, özellikle Doğu ve Güneydoğu’yu çok sevdiler. Öğretmenliğin dışında, çevreyi/ yöreyi gezdiler. Bu öğretmenlerin, CIA ajanı olarak bilgi topladıklarını... Türkiye’nin feodal, etnik, mezhepsel yapısını araştırdıkları, haritasını çıkardıklarını duymayan kaldı mı?)

Milli Eğitim Bakanlığı, ''Yabancı Dil Öğretiminin Geliştirilmesi Projesi'' ile yeni ufuklara açılıyor. Çocuklarımız, İngilizce’yi “ana dili İngilizce olan öğretmenler” aracılığıyla öğrenecek.

Okullarda ''English cafe''ler açılacak!

Uygulamaya gelecek öğretim yılında başlanacak.

''Yabancı Dil Öğretiminin Geliştirilmesi Projesi'' 4 yıllık bir süreyi kapsıyor. Her yıl 10 bin öğretmen ithal edilecek, 4 yıl sonra ithal İngilizce öğretmeni sayısı 40 bine ulaşacak.

Türkiye’de 48 dolayında İngilizce öğretmeni olduğu söyleniyor.

Ya atanması yapılmayan binlerce öğretmen?

Ya İngilizce öğretmeni olmak için okuyan binlerce öğretmen adayı?

Ya İngilizce öğretmeni olmak için bu yıl sınava girecekler?

Kimse, “ya”lı cümlelere doyurucu yanıt bulamayacak. Verilen yanıtlar da, Star TV muhabiri Osman Terkan’ın güncel konularla ilgili sorularını yanıtlayan sokaktaki yurttaşın/ seçmenin yanıtlarından farksız olmayacak.

İthal öğretmenle yerli İngilizce öğretmeni sayısı, neredeyse, eşitlenecek. Çünkü yapılan açıklamaya göre, bu ithal öğretmenler, “bizim İngilizce öğretmeninin yanında derse girecekler.”miş. Bununla amaçlanan, “hem öğrencilerin hem öğretmenlerin konuşma kabiliyetlerini geliştirmeleri”ni sağlamak.

Ne ilginç değil mi?

Aynı sınıfta iki öğretmen olacak; biri yerli, öbürü ithal!

Sanki maç yönetecekler!

Bu, yetkililerin, yağcıların yaptıkları açıklamalara göre, bir “devrim”miş!

Yazık olmuyor mu bizim o güzelim “devrim” sözcüğümüze?

TURGUT ÇELİK/ Mersin