Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Mart '15

     
    Kategori
    İş Yaşamı - Kariyer
     

    7'den 77'ye Y Kuşağı

    7'den 77'ye Y Kuşağı
     

    Y JENERASYONU


    "Yeni nesil çocuklar çok zeki "

    "Bizim zamanımızda böyle miydi?"

    " Gençlik nereye gidiyor ?"

    Ve daha fazla yorum, soru ekleyebiliriz tanımlaması oldukça zor olmasına rağmen , yaşadığınız çevrede gözlemlediğinizde belki de öğreneceğiniz çok şey var Y kuşağından.

    ÖZGÜVEN  : Y kuşağının belki de farklılığındaki en temel özellik kendilerine olan güvenleri. Ülkemizde son zamanlarda bu konuda 3,5 yaşındaki kız / erkek çocuğuna bir birey gibi yaklaşılması artık olağanlaştı. Yazıyı okuyanlarınız X Kuşağından bireyler ise 3,5 yaşındaki halini bir durup düşünmeli aslında gerçekten kendimize o yaşlarda güvenimiz var mıydı? Çocuklar ve yaşlılar aslında mutluluğu çok iyi yaşayan yaş gruplarıdır. Yapılan psikolojik araştırmalar bunu söylüyor. Öyledir ki yaş ilerledikten sonra anne ve babalarınızın rolleri değiştirip sizi ebeveynleri gibi görmeleri bu süreçte karşımıza çıkıyor. Çocuklara birey gibi davranmak onlara sorumlulukları çok küçük yaşta vermek Y Kuşağı çocuk yetiştirme tarzına dönmüş durumda.

    Baktığımızda İŞ Hayatında yavaş yavaş yerini büyük organizasyonlarda alan Y Kuşağı bireyleri ile ilgili söylemleri aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz.

    “Sabırsız”

    “Saygısız”

    “Tembel”

    "SABIRSIZ"  Her işi kısa yoldan halletme odaklıdırlar. Fazlası belki zarar ancak "bazen yanlış bile olsa hızlı karar verebilmeli  bireyler " görüşünü savunmaktadırlar. Bir bakıma eski yöneticilik özellikleri ile karşılaştırdığımızda teknoloji ile ilgili çok geniş bilgilere sahip olmadıkları için bir bilgiye ulaşmak o bilgiyi işleyip ve kullanılabilir hale getirmek artık Y kuşağı için çok kolay ve vakit kaybedilmeden yapılabilecek bir iş olarak tanımlanmaktadır. Bu sebeple hedefe çok kısa yoldan ulaşmayı istemektedirler. Y Kuşağına dönüşebilen X Kuşağı yöneticileri aslında durumu iyi yönetebilmekte olup bu sabırsızlığı kabul edilebilir seviyelere çekmektedirler.

    İşe alımlardan sonra en sık rastladığımız durum ise çok çabuk yükselebilme hedefi. Özgüven elbette kişisel gelişimde fazlasıyla ifade de netlikler yaratıp çalışanları bir adım öne çıkarmaktadır ancak ; işe başlamadan hangi ayda terfi alacağını konuşan Y Kuşağı sakinleri X Kuşağı yöneticilerince " SAYGISIZ"  olarak nitelendirilmektedirler. 

    Birçok sektörde 2014 2015 Yılları aradığı personeli bulamayan yönetici ve aradığı işi bulamayan personel sorununu yaşıyor. Peki esas sebep Y Kuşağını anlamlandırdıktan sonra Y Kuşağı özelliklerinin arkasına sığınan TEMBEL bireyler olabilir mi??? 

    Bir iş ilanına, ilanın açık kaldığı 1 Haftalık süre içerisinde 100 ila 120 başvuru alınmaktadır. Uygun aday sayısı ise %10'u geçmemektedir. Mülakat davet edilen %10'luk bu kişilerin %4 ü mülakata gelmektedir. Ve kimi zaman o yüzdeye bile ulaşamıyor olmaktayız.

    Peki geriye kalan özgüveni ciddi anlamda yüksek olan ve başvurduğu ilan ile ilgili hiçbir iş deneyimi olmayan, sadece özgeçmişim kurumda bulunsun mantığı ile ilana başvuran Y Kuşağı hakkında ne düşünüyorsunuz?

     

    Elbette kişilerin başvuru özgürlükleri vardır ve buna müdahale etmek çok doğru olmaz ancak Y Kuşağı bireylerinde ağırlıklı olarak gördüğümüz durum şu ki; " deneyim ve donanım ile başvurulan ilanın görev tanımı ve istenilen özellikleri arasında çok fazla fark var ". Zaman zaman özgüven insanlardan farkındalık gözlüklerini karartıyor.

     

    "Turizm Rehberliği "bölümünü bitirip - Benim yeterli ingilizcem yok " cümlesi bunun en büyük kanıtı maalesef ki...

    Bıçak gibi keskin bazı özellikler de göze çarpmıyor değil sadece durumu kuşak çatışmasına veya kuşak ayrıştırmasına getirmek de zaman zaman çok doğru olmayabiliyor. Aynı süreçten geçen iki bireyin iş yaşamına bakış açıcı bambaşka olabiliyor.

    Kişilerin deneyimleri onları belli bir noktaya getiriyor ancak ; özgüven ve Y Kuaşağı etkisi ile o gelinen noktanın çok üstünde talepler doğuruyor bu da ülkemizde fazlaca işçi-işveren buluşamamalarına sebep oluyor.

     

    Kendini yetiştirebilmiş Y Kuşağı ne istiyor;

    Her geçen gün varlığını iş hayatında daha da hissettiren, 10 yıl sonra iş hayatının insan kaynağının %75 i oluşturacak olan Y Kuşağı ile birlikte bireyler ve şirketlerin de değişmesi kaçınılmaz görünüyor. Günümüz çalışma hayatının kurallarını önceki kuşaklar yazdı, ancak Y kuşağı değiştiriyor

    Y kuşağının yöneticiden ziyade Koç olarak görmek istediği orta ve üst kademedeki yöneticilerin liderlik becerilerini geliştirerek

    Rutin ve bürokratik işleri olabildiğince azaltarak; kişilere iş tariflerini adım adım veren bir sistemden ziyade kişilere hareket alanı sağlayan bir kültür geliştirerek,

    Şirket içi rotasyonu sistematik bir şekilde destekleyerek,

    Çalışanların teknik ve liderlik açılarından eksiklerini tespit ederek gelişimleri için yatırım yaparak,

    Esnek çalışma, evden çalışma, uzaktan çalışma gibi esnetilmiş çalışma şartları sağlayarak,

    Çalışanlarına fikirlerini açıkca dile getirebilecekleri ve bu fikirlerin hayat bulacağı bir ortam yaratarak,

    Hiyerarşinin yetki ve sorumlulukları belirlediği ancak kişiler araşı iletişimin ast üst ilişkisinden bağımsız gerçekleştiği bir çalışma kültürü oluşturarak,

    Performans değerlendirme sistemini daha adil ve rasyonel hale getirerek -İş süreçlerini, önceliklerini ve kaynaklarını çalışanlarının iş yaşam dengesini ön planda tutarak oluşturarak ve planlayarak,

    Kalıplaşmış iş yeri kurallarını esneterek, çalışanlarının rahat edebildiği, arkadaşları ile birlikte keyif alabildiği çalışma ortamları oluşturarak.

     

     

     
    Toplam blog
    : 1
    : 184
    Kayıt tarihi
    : 20.03.15
     
     

    İK- Yönetim Danışmanı ..